Bayrampaşa yaygarası…
Yerel seçimler öncesi CHP’de en çok tartışılan konu, adayların hangi ölçüye göre belirlendiği üzerineydi.
Aday belirlenirken hiçbir objektif koşul, liyakat ve ehliyetin dikkate alınmadığı, eş, dost, akraba ilişkilerinin belirleyici olduğu dile getiriliyordu.
İster belediye başkanlığı ister meclis üyeliği olsun, makamların parti içi hemşericilik, gruplaşma, ekipleşme ile dağıtıldığı, buna karşın partiye emek veren insanların dışlandığı bizzat CHP’liler tarafından iddia ediliyordu.
***
Özgür Özel ise sürecin böyle ilerlemediğini belirtiyor ve “Aday belirleme sürecinde yapay zeka teknolojisini kullandık” sözleriyle konuyu bambaşka bir yere eviriyordu.
“Ön seçim” sözü verip tutmadığı konusuna değinmeden aday adayı olmadığı halde aday yapılan kişilerin isimlerini yapay zekanın belirlediğini söyleyerek partisine yönelen eleştirileri savuşturuyordu.
Bu savuşturmanın ardını aday listelerinin açıklanması izliyor ve artık partiye yıllarını vermiş insanlar niçin dışlandıklarını net bir şekilde görüyordu.
***
Bazı yerlerin geçmişte hangi partide siyaset yaptıkları fark etmeksizin çıkar ilişkisine girilen kişiler için ayrıldığı anlaşılıyordu.
CHP’de belirleyici aklın yapay zeka olduğuna işaret etmenin, eşe, dosta, akraba ve ortaklara geçilen kıyağın kılıfı olduğu açığa çıkıyordu.
Bu durum sonrasında kimi CHP’liler aday belirleme sürecinde genel merkezin kendi açıkladığı kurallara uymadığını belirterek birbiri ardına istifa ettiklerini duyuruyordu, kimileri de kol kırılır yen içinde kalır misali partileri için çalışmayı sürdürüyordu.
***
Şimdi gelelim CHP’nin aday belirleme sürecini neden hatırlattığıma…
Malumunuz Bayrampaşa Belediye Başkanı Hasan Mutlu birçok CHP’li belediye başkanı gibi “rüşvet alma, kamu kurum ve kuruluşların ihalesine fesat karıştırmak ve zimmet” suçları nedeniyle yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanıp görevden uzaklaştırıldı.
Görevden uzaklaştırma kararının ardından da başkanvekilliği için belediye meclisinde oylama yapıldı.
***
CHP’nin her konudaki ikiyüzlülüğü Bayrampaşa seçimlerinde de kendini gösterdi.
CHP’liler açısından görevden uzaklaştırılan belediyelerin meclis çoğunluğu kendilerinde olanlarda bir sıkıntı yoktu.
Fakat Bayrampaşa’da gerçekleştirilen seçimlerin usulü üzerinden tezvirattan geri durulmadı, “Bugün alınan karar, Bayrampaşa halkının iradesini hiçe saymak, belediyemize siyasi bir darbe yapmak anlamına gelmektedir” denildi.
***
Ne güzel İstanbul değil mi?
CHP’de kalacağı meclis çoğunluğunun elde olmasından belli olan yerlerde halk iradesini anma, belediye meclisinin oy kullanacağı seçimde kaybedince halkın tercihinin yok sayıldığını ileri sür…
Peki, CHP’nin çığırtkanlıkla gündeme getirdiği tek mesele kendi ikiyüzlülüğünü gizlemek mi?
***
CHP’nin asıl meselesi, Bayrampaşa Belediyesi’ni kaybetmelerinin gerçek sebebinin tartışılmasını engellemektir.
Bu belediyenin meclis çoğunluğu CHP’de değil miydi?
Ne oldu da CHP’li 4 meclis üyesi birbiri ardına istifalarını verdi?
***
Yapay zeka kazanacak aday diye önerdiği isimlerin ilk fırsatta topuklayacağı bilgisini paylaşmadı mı?
Bayrampaşa Belediyesi kaybedildiyse mesele CHP yönetiminin bizzat kendi eliyle meclis üyesi yaptığı isimler yüzünden kaybedilmedi mi?
CHP kurmaylarının yapması gereken yaygarayı bırakıp suçlarıyla yüzlemesi değil mi?
