Genel başkanlık koltuğuna oturur oturmaz ilk işi etnik ve mezhepsel fitnelerin bayrağının taşıyıcılığını üstlenmekti.

CHP’yi fay hatlarından çıkarıp geniş kitlelere açıyorum diyerek her türlü terör örgütüne dümen kırdı. PKK’ya doğru kırılan dümenin kılıfı HDP’ye sahip çıkmaktı.

***

HDP barajı geçsin diye her evden bir oy kampanyası başlatıldı.

Barajı geçemezse korkusuyla ailecek HDP’ye oy veren CHP’li yöneticiler oldu. HDP’nin barajı geçmesi CHP’liler tarafından pilav dağıtılarak kutlandı.

***

Sırtını PKK’ya yasladığını söyleyen HDP’liye sahip çıkan CHP’ydi.

PKK sizi tükürüğüyle boğacak diye salya akıtan HDP’liyi kollayan CHP’ydi.

Terörist Öcalan’ın heykelini dikme hayallerini kuran HDP’linin şeytanlaştırılmaması gerektiğini savunan yine CHP’ydi.

***

Yaşananları CHP HDP’lileşme süreci yaşıyor diye yorumlayanlar yanılıyordu, asıl hedef CHP’yi HDP ile arasında bir fark olmayan PKK’lılaştırmaktı.

Bu nedenle hiç çekinmeden PKK’lı teröristlerin tabutuna sırt veriliyordu, bu sebeple terör örgütünü kaynağında kurutmak için yapılan sınır ötesi operasyonlara karşı çıkılıyordu.

CHP’liler kaynaklarını PKK’ya aktaran belediyelere kayyum atanmasına veyahut PKK övücü siyasetçilerin adalet önünde hesap vermesine sizce sadece demokrasi adına mı karşı çıkıyordu?

***

CHP tüm bunları PKK’nın partisi olma uğruna yaptı, amaç onların desteğini almaktı.

Nitekim bunu başardı.

Kandil’den gelen talimatla son yerel seçimlerde HDP belediye başkanı adayı çıkarmadı, terörist Murat Karayılan son yerel seçimlerde CHP’ye oy istedi.

***

Zillet ittifakının bileşenleri CHP, İP, SP, DP, Deva, Gelecek geçtiğimiz günlerde bir masanın etrafında toplandı.

28 Şubat’ta açıklayacakları metinde göreceğiz, birinci hedefleri terörle mücadelede ülkemize muazzam hız kazandıran Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni tedavülden kaldırmak…

İkinci hedefleri Anayasa’dan Türklüğü çıkarmak, Atatürk’ü tasfiye etmek, Türk vatandaşlığı kavramı yerine “Anayasal yurtseverlik” gibi safsataları getirmek…

***

Masada HDP yoktu, işin açığı HDP’nin olmasına gerek yoktu.

Çünkü PKK’nın istek ve arzularını karşılamak için o masada sadece CHP’nin oturması yeterliydi.

HDP’nin hem de CHP Genel Merkezi’nde “PKK ve Öcalan konusunda aramızda görüş ayrılığı yok” diyecek kadar güvence aldığını açıkladığı kişi varlığını PKK’nın varlığına adamış HDP’nin demokrat amcası Kılıçdaroğlu değil miydi?