Türkgün.com spor yazarları Tayfun Özsoy, Hakan Yaşar ve Ali Kunak; Galatasaray ile Trabzonspor’un Süper Lig ve Türkiye Kupası’nda oynayacağı karşılaşmalar, Fenerbahçe’nin Jose Mourinho yönetiminde aldığı sonuçlar ve Ole Gunnar Solskjaer’in Beşiktaş’taki geleceği ile ilgili sorularımızı yanıtladı.
“Galatasaray sezonun sonunu ‘aç’ getirdi”
TG-Spor: Puan farkının açılmasıyla Süper Lig’de şampiyonluğa bir adım daha yaklaşan Galatasaray, farklı galibiyetlerine devam ediyor. Sarı-kırmızılılar, önce ligde ardından Türkiye Kupası finalinde Trabzonspor ile karşı karşıya gelecek. Bu karşılaşmalarda Galatasaray’dan nasıl bir performans bekliyorsunuz?

Tayfun Özsoy: Galatasaray sezonun sonunu beklenenin çok ötesinde ‘aç’ getirdi. Şampiyonluk yolunda takipçisi ile farkı açınca psikolojik olarak da rahatlayan sarı kırmızılı futbolcular, Trabzonspor maçlarına gerginlikten uzak çıkacaklardır. Camianın sürekli vurguladığı gibi henüz matematiksel olarak şampiyon olmayan Galatasaray, geri adım atmadan ve kendi oyunlarından alabildiğince keyif alarak oynayacaktır. Bu eşleşmenin gergini özellikle kupada Trabzonspor olacaktır.
Hakan Yaşar: Son haftalardaki form durumuna bakıldığında Galatasaray 2 kupayı da alacak motivasyon ve form durumuna sahip. Eğer futbol kazası yaşamazsa Galatasaray hem ligi hem kupayı kazanır. Gerek sahada gerek saha dışında; camia, yönetim, hoca ve futbolcular işin ciddiyetinde. Bir baskı ve stres de yok. Geriye sadece maçlara çıkıp takımın bekleneni yapması kalıyor.
Ali Kunak: Puan farkının 8'e çıkmasıyla Galatasaray ligde biraz daha rahatladı. Bu da maçlarını daha stressiz oynayacağının belirtisi bence. Stressiz oynamanın avantajıyla ve son başlardaki her iki takımın form durumlarına bakarsak her iki maç içinde Galatasaray'ın favori olduğunu söyleyebiliriz.
“Mourinho geldiğinden beri teknik adamlık yapmıyor”
TG-Spor: Bu sezon Süper Lig’in üst sıralardaki takımlarına karşı oynadığı maçlarda zorlanan Fenerbahçe, derbide Beşiktaş’a evinde mağlup oldu. Jose Mourinho’nun bu sezonki performansını nasıl değerlendirirsiniz, yaşanan puan kayıplarının ortak sebepleri var mı?

Tayfun Özsoy: Jose Mourinho, futbolun karanlık, kuytu köşelerini çok iyi bilen ve kullanan bir teknik direktör. Avrupa’nın en büyük kupalarını kazanırken de bu becerisini kullandı, son dönemlerde kaybederken de. Uzun süredir eski başarılarının gölgesinde yürüyen Portekizli hoca, Fenerbahçe’ye gelir gelmez önüne sunulan bahanelerin arkasında bu zamana kadar geldi. Kendi geliştirmek, yenilemek için çabası olmayan Mourinho’nun, “Ligin başında sonu belliydi” sözleri de aslında işini ne kadar benimsemediğini anlatan bir itiraftı.
Hakan Yaşar: Mourinho’nun Fenerbahçe’ye cismi değil de sadece ismi gelmiş gibi. İmasını ve izini göremedik. Sadece ocak ve şubat aylarında taraftarlarına hayal kurduran bir takım vardı. Ama devamı gelmedi. Rangers maçıyla başlayan çözülmenin önüne geçilemedi. Bu kadar kaliteli ve o meşhur deyimle çileklerle süslü bir takım Mourinho’nun elinde normal mevcut potansiyelini bile gösteremedi. 70-80 milyon Avro yıllık maliyeti olan bir kadronun derbi kazanamaması takımın başındaki liderin suçudur. Mourinho’nun en büyük hatası sahaya odaklanmaması. Balık baştan kokar ve öyle de oldu.
Ali Kunak: Mourinho ülkemize geldiğinden beri teknik adamlık yapmıyor. Saha dışı ile ilgilenmekten saha içine bir türlü giremiyor. Sezon başından beri Fenerbahçe'nin, Fenerbahçelileri mutlu edecek şekilde oynadığı bir 90 dakika bile yok. Sadece 3-4 maçta 20-25 dakikalık bölümler var akılda kalan. Tablo öyle olunca da Mourinho'nun performansı için söylenecek tek şey var: REZALET!
“Soru işareti Solskjaer değil, kadro”
TG-Spor: Bu sezon aldığı istikrarsız sonuçlarla dikkat çeken Beşiktaş, ‘büyük’ maçlardaki başarılı performansını sürdürdü. Kalan maçlardaki performansı merakla beklenen Ole Gunnar Solskjaer, Fenerbahçe derbisini kazanarak gelecek sezona devam etmek için yerini sağlamlaştırdı mı yoksa soru işaretleri devam ediyor mu?

Tayfun Özsoy: Ne gerideki maçlar ne de kalan maçlar Ole Gunnar Solskjaer’in kaderini değiştirmez. Çünkü, Beşiktaş’ın kadrosu ‘yaratıcı güç anlamında’ yetersiz. Savunan ve hızlı oyunculara sahip siyah beyazlıların, kazanabilmesi için rakibin kendisinden güçlü, kazanmak için öne çıktıkça, arka alanda boşluk bırakabilecek ‘büyük’ takım kimliğinde olması gerekir. Örneklemek ve anımsatmak gerekirse, derbileri kazanan Beşiktaş 9 kişilik Konyaspor’u yenemedi. Öne geçtiği maçta 10 kişi kalan Gaziantep FK’dan 2 gol yiyerek kaybetti. Bu nedenle Beşiktaş için sezonun en zor bölümü alt sıralarda yer alan. önce savunmayı düşünecek takımlara karşı oynayacağı son 4 maç olacaktır.
Hakan Yaşar: Üç büyük rakibine karşı 7 maçta 5 galibiyet almak ne kadar büyük başarı ise elde bir derece olmaması o kadar ciddi başarısızlık. Madem bu kadar iyisin, ligde, Avrupa’da, kupada niye yoksun. Solskjaer bu dalgalanma ve istikrarsızlığa çözüm buldu mu? Hayır. Derbi galibiyetleri camiayı elbet mutlu eder ama kesmez. Topu rakibe bıraktığı maçlarda sonuç alan bir kadro yapısı var. Ama Beşiktaş büyük takım, 50 maç oynuyorsa 45’inde dominant olmak zorunda. Bu da 3-4 kaliteli “çimento oyuncu” ile mümkün. Yani soru işareti Solskjaer değil, kadro. Yeni sezonda göreceğimiz kadro Beşiktaş’ın kaderini belirler.
Ali Kunak: Beşiktaş'ta soru işaretleri Solskjaer ile ilgili değil. Kadro kalitesini belli düzeye yükseltmek ana hedef olmalı. Eğer 5-6 isabetli transfer ile önümüzdeki sezona başlarsa kara kartallar, şampiyonluğun en büyük adaylarından biri olur. Solskjaer takıma temiz oyun oynatıyor, hakemle ve rakiple uğraşmıyor, sadece futbol hedefleniyor.
"Trabzonspor’un asıl hedefi kısa yoldan Avrupa"
TG-Spor: Fatih Tekke’nin gelişiyle ciddi bir ivme yakalayan Trabzonspor, kupa finali öncesi Süper Lig’de Galatasaray’ı konuk edecek. Uğurcan ve Savic gibi önemli isimlerin sakatlıkları göz önünde bulundurulduğunda hafta sonu oynanacak karşılaşma Türkiye Kupası finali öncesi Trabzonspor’u nasıl etkiler?

Tayfun Özsoy: Trabzonspor’un asıl hedefi Ziraat Türkiye Kupası’nı kazanarak kısa yoldan Avrupa’ya açılmak. Bu nedenle lig maçından daha çok hedef kupa olacaktır. Fatih Tekke’nin ivme kazandırdığı bordo mavililer, ligin ilk yarısında oynadıkları maçın aksine formda bir Galatasaray ile karşılaşacak. Tahminen ligde Galatasaray kazanırken, kupada çok kora kor bir mücadele yaşanacaktır.
Hakan Yaşar: Trabzonspor açısından iki maçın havası aynı olmaz. Ligi kaybetmeleri kupa motivasyonunu etkilemez, hatta hırs faktörü oluşturur. Temposu, fizik kalitesi, motivasyonu rakibe göre değişebilen bir kadro var. Kupa için bazı oyuncular ligde risk edilmeyebilir. Ancak Galatasaray’ın Lemina sonrası iyileşen takım savunmasına karşı hücumda ne kadar başarılı olabilecekler, bu 2 maç için de ciddi soru işareti. Savunma zaafı zaten ortada. Trabzonspor, üç büyük rakibi karşısında son 8 maçta galibiyet elde edemedi, hatta 7 yenilgi aldı. Bu kötü seriye en azından kupada son vermeleri için olağanüstü performans ve savaşmaları gerekecek.
Ali Kunak: Fatih Tekke'de Solskjaer gibi yetersiz bir kadronun başında görev yapıyor. 35'lik Visca ve Nwakaeme birlikte olmayınca takım istenileni veremiyor. Kaleci Taha Kasımpaşa maçında fena kurtarışlar yapmadı. Ama Uğurcan hafta sonu kaleyi tekrar geri alacak gibi görünüyor. Bu da Galatasaray'ın golcü isimlerinin işini zorlaştıracaktır.