"Her şey çok güzel olacak" sloganıyla Beylikdüzü Belediye Başkanlığından, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına uzanan siyasetteki yükselişini, büyük bir düşüşe bırakan Ekrem İmamoğlu, toplumdaki saygınlığını ve inandırıcılığını gün geçtikçe kaybediyor. Sosyal medyada yaptığı paylaşımlara da desteğin düştüğü açıkça belli olan İmamoğlu, kendisine inanan az sayıda topluluğu da, mahkeme şovlarıyla diri tutmaya çalışıyor.
Saraçhane mitinglerinin ilk günlerinde topladıkları kalabalığı kısa sürede kaybeden Özgür Özel, itiraflar ve belgeli iddianamelerin ardından İstanbul'da toplayamadıkları kalabalığı başka kentlerde aramaya başladı. Sık sık İmamoğlu'nu ziyaret eden, diğer tutukluları neredeyse unutan Özgür Özel, kendisinin seçilmesinde aktif rol oynayan İmamoğlu'nu diyet borcunu ödemeye çalışıyor.
Şaibeli kurultay davası, İBB'ye yönelik yolsuzluk operasyonları, sahte diploma skandalı, Ahmak davası ve Akın Gürlek Davası derken, ismi gündemden düşmeyen İmamoğlu, yolsuzluk soruşturmasına yönelik iddianamenin açıklanmasının ardından siyasi kulislere yansıyan bilgilere göre savunma yapmayarak mahkemeyi reddedeceği söylenenler arasında.
İşte Ekrem İmamoğlu'nun isminin geçtiği davalar ve soruşturmalar:
- “Ahmak davası”
2019 seçimleri sonrası yaptığı açıklamalar nedeniyle Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret suçlaması altında yargılandı, ceza aldı.
- “Akın Gürlek davası”
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na yönelik sözleri nedeniyle “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret”, “tehdit” vb suçlamalarla yargılandı. 2 ay 15 gün hapis cezası ve kamu görevlisine hakaret suçundan 1 yıl 5 ay hapis cezası verildi.
- Bilirkişi etkilemeye teşebbüs suçlaması
Ekrem İmamoğlu hakkında “bilirkişi, tanık veya hakimi etkilemeye teşebbüs” suçundan iddianame hazırlandı.
- Yolsuzluk / İhale Fesat / Rüşvet Soruşturması:
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında; “suç örgütü kurmak ve yönetmek”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap” (idare memurunun yasaya aykırı olarak çıkar sağlaması), “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek”, “ihaleye fesat karıştırmak” suçlamaları yer alıyor. İddianamede son aşamaya gelinmiş durumda.
- Aklama Suçu İddiası (Mali Suçlar):
Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporuna göre; İmamoğlu ve başka şüphelilerin, 25 gayrimenkul-taşınmaz, 63.550.151 TL, 637.106 EUR tutarında malvarlığı değerinin aklandığı tespit edildi.
- Terör Suçlamaları:
Soruşturmada, “PKK/KCK terör örgütüne yardım etme” suçlaması da yöneltilmiş; bu kapsamda İmamoğlu’nun bazı ihaleler, belediye iştirakleriyle bağlantılı olduğu iddia edildi.
- Diploma Sahteciliği:
Ekrem İmamoğlu, lisans diplomasının sahte olduğu iddiasıyla “zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik” suçlamasından 2 yıl 6 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis cezası istemiyle ikinci kez hakim karşısına çıktı. Duruşma, Silivri'deki Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu yerleşkesinde bulunan 2 No'lu salonda görüldü. Mahkeme, sanık avukatlarının savunma yapması için duruşmanın 8 Aralık'a ertelenmesine karar verdi.
- Şaibeli Kurultay Davası:
Ekrem İmamoğlu’nun adı, Cumhuriyet Halk Partisi’nin “şaibeli kurultay” olarak anılan dosyasında da geçiyor. Soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın dosyasında, 4-5 Kasım 2023 tarihli CHP 38. Olağan Kurultayı’nda “para karşılığı oy kullandırıldığı”, “oylamaya hile karıştırıldığı” gibi iddialar yer almaktadır. İddianamede İmamoğlu, “şüpheli” sıfatıyla yer alıyor.
İDDİALARIN YÜZDE 1'İ DOĞRU ÇIKSA…
Eski Devlet Bakanı Mehmet Sevigen, katıldığı YouTube programında olay ifadelerle CHP yönetimine göndermeler yapmış, şunları söylemişti:
İddianame'nin yüzde 1'i doğru olsa sokağa çıkamayız. Hepten yok demeyin, önce araştırın. Soruşturdun mu kardeşim! Bir anda milyarlık olanları neden sorgulamıyorsun. Bu devletin parası. Devletin parasını savuranları sokakta gördüğünüz de yüzüne tükürün. Bunu engelleyecek kişiler, babayiğit genel başkanlar. Genel başkandan korkmayan vekil olur mu? Korkacaksın. Saygı duyacaksın. Siyaset zenginleşme yeri değildir. Genel başkandan korkmuyorlar son dönemde CHP'de bu düzen bozuldu.
"Cumhuriyet Halk Partili yöneticilerin kendi içinde temizleyemediklerini devlet temizliyor. Bu çok kritik" dedi.