Nerede usülsüzlük, nerede şaibe, nerede rüşvet ve yolsuzluk varsa, ismi her zaman öne çıkan Ekrem İmamoğlu, Türk siyasetine hızlı giren, hızlı yükselen, düşüşü ise aynı hızda ilerleyen bir figür oldu. Suçlandığı konularda savcıya verdiği ifadelerde ‘hatırlamıyorum’ diyerek geçiştiren, mahkemede ise kollarını sıyırarak şov peşinde koşan Ekrem İmamoğlu'nun, kendisi hakkında çıkacak iddianame sonrası savunma yapmayarak mahkemeyi reddetmeye çalışacağı da konuşuluyor.
Casusluk iddiasıyla tutuklanan Hüseyin Gün ifadesinde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde yürütülen yolsuzluk soruşturmaları sonrası tutuklanan eski İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve kendisine danışmanlık yapan Necati Özkan’la ilişkisini anlattı.
KİŞİSEL YAZIŞMALARA DA ERİŞMİŞLER
Seçim kampanyası süresince, İmamoğlu'na teknik destek verdiğini açıklayan Gün, OSINT (açık kaynak istihbaratı) ve Darkweb üzerinden elde ettiği verileri analiz ederek raporlaştırdığını da bildirdi. Yeni Şafak'ta yer alan habere göre, OSINT araştırmalarında yalnız kamuya açık kaynaklardan değil, bazı durumlarda kişisel yazışmalara da erişildiğini itiraf eden Gün, “Verilerin analiz edilmesi için ortağım olan eski CIA çalışanı Aaron Barr’a talimat verdim. Teknik ekibim açık kaynak verilerini kullansa da önemli bilgi ihtiyacında iki kişinin arasındaki konuşma verilerini analiz edip raporlara ekliyordu. Raporları Wickr kriptolu mesajlaşma uygulaması üzerinden Necati Özkan’a ilettim. O da OSINT ve Darkweb kaynaklı bu raporları İmamoğlu’na ulaştırdı” dedi.
Verileri yalnız açık kaynaklardan değil, kişilerin özel yazışmalarından elde edilen gizli içeriklerden oluştuğunu ifadesinde açıklayan Hüseyin Gün şunları anlattı:
Rakip olarak bulunan parti destekçilerinin kendi aralarındaki yazışmaları Aaron Barr ve teknik ekip tarafından analiz edilirdi. Oluşabilecek olumsuz haberlere karşı önlem alınırdı. Bu verilerin gizli, insanların özel yazışmalarından da oluşan verilerden analiz edildiğini Necati Özkan da bilirdi. Ben bu konuda aldığım riskleri Necati ve kampanyada bulunan kişilere, hatta İmamoğlu'na bile Özkan üzerinden aktarmıştım.
tam bir ajan faaliyeti
İBB'ye ait İstanbul Senin uygulaması üzerinden milyonlarca vatandaşın verilerinin kopyalandığı ve iki ülkeye sızdırıldığı ortaya çıktı. Katıldığı bir televizyon programında, yaşananları değerlendiren gazeteci Nedim Şener, "Tam bir ajan faaliyeti" dedi, "İBB Başkanı seçilen bir adamın aklına ilk gelen İstanbullunun bütün verilerinin yedeklenmesi ve kopyalanması olabilir mi?" ifadelerini kullandı.
Nedim Şener şunları söyledi:
Necati Özkan, Hüseyin Gün ile ilişkimiz yok deyip reddediyor. Ancak, haberleşme sistemi üzerinden yazışıyorlar. Veri elde etme konusunda birbirleriyle yazışıyorlar. Necati Özkan, daha önceki görüşmelere binaen, ‘açık istihbarat sistemine bak’ diye Hüseyin Gün'e söylüyor. Ajan filmlerinde olur ya, bankın altına bir şey bırakılır, öteki gider alır. Onun gibi. Tam ajan faliyeti. Bir bakıyor oraya, İBB'nin tüm kurumsal mailleri ve şifreleri orada. Hüseyin Gün anlatıyor. Necati Özkan bize verdi bunları diye. Tüm kurumsal yazışmaları görüyorduk. Ne varsa tüm belgelere ulaşıyorlar. İBB'nin yaptığı her şeye ulaşıyorlar.
İmamoğlu'nun konusu, casuslukla ilgili. Belge ve bilgileri sızdırmakla ilgili. Hatırlayacaksınız. Başkan olduktan sonra nisanda, İmamoğlu, verileri dışarıdan seçilecek üç kişiye kopyalama yetkisi vermişti. Sonra bunu mahkeme durdurmuştu. Başkan seçilmiş bir adamın aklına ilk gelen, “İstanbul'un tüm veri sisteminin yedeklenmesi ve kopyalanması olabilir mi?” Yedekleme başka kopyalamak başka. Kopyalayıp ne yapacaksınız!