Türkçe Düşün
İstanbul
HAFİF YAĞMUR
27°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Türkgün Gündem AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Tatar, kentsel dönüşümün önemini vurguladı

AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Tatar, kentsel dönüşümün önemini vurguladı

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, depremin etkilerinin en aza indirilmesi için riskli yapıların dönüştürülmesinin önemli olduğunu vurguladı.

4 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Tatar, kentsel dönüşümün önemini vurguladı

Sempozyuma katılmak üzere geldiği Sivas'ta AA muhabirine açıklamada bulunan Tatar, depremin ardından yaraların sarılması noktasında başlatılan çalışmaların her alanda aralıksız devam ettiğini belirtti.

Tatar, depreme karşı şehirlerin mutlaka dirençli hale getirilmesi gerektiğine dikkati çekerek, "Bir deprem olduğunda, bir afet karşımıza çıktığında binalarımızın yıkılmaması gerekiyor çünkü binalar yıkıldığında ne yazık ki vatandaşlarımızı da kaybediyoruz." dedi.

Ülkenin her yerinde riskli yapıların belirlenmesi gerektiğini ifade eden Tatar, "Riskli yapıları muhakkak belli bir plan dahilinde dönüştürmemiz son derece büyük önem taşıyor. Bu anlamda devletimiz ilk aşamada İstanbul'da 'Yarısı Bizden' kampanyasıyla bu projeyi başlattı. Bu, ilerleyen dönemlerde yüksek deprem riski altındaki diğer illerimizde yaygınlaştırılarak sürecektir. Vatandaşlarımızın buna muhakkak büyük bir heyecanla katılmaları, bu işin önemini kavramaları son derece önemli." diye konuştu.

Tatar, diğer önemli konunun ise vatandaşların afet öncesi, sırası ve sonrasında doğru davranış değişikliğine gitmesi olduğunu, bu kapsamda AFAD koordinasyonunda deprem tatbikatlarının süreceğini aktardı.

- "KONTEYNER SAYISI 200 BİNİ BULACAK"

Deprem bölgelerinde çok önemli işler yapıldığını vurgulayan Tatar, şu ana kadar 130 bini aşkın konteyner kurulduğunu, haziran sonuna kadar bu sayının 200 bini bulacağını kaydetti.

Bu sürecin aşama aşama devam edeceğini anlatan Tatar, şunları söyledi:

"Bunun bir sonraki aşaması da vatandaşlarımızın kalıcı konutlarına kavuşması, bir yandan da bu süreç devam ediyor. Bir yandan orada her gün 1,5 milyon öğün yemek dağıtılıyor, bu çok önemli. Her gün depremzedelere 4 milyon ekmek dağıtılıyor, kumanyalar, ayni yardımlar derken orada büyük bir operasyon yürütülüyor. Bu anlamda da devletimizin tüm kurumları Türkiye afet müdahale planı kapsamında AFAD'ın koordinasyonunda görevlerini çok ciddi biçimde yürütüyor."

- "7-10 METREYE KADAR YER DEĞİŞTİRMİŞ ALANLAR VAR"

Tatar, bölgede yaşanan iki büyük deprem sonrası birbirinden farklı 7 ayrı fay parçasının kırıldığını, dünyanın hiçbir bölgesinde, hiçbir jeolojik ortamında böyle bir afetin yaşanmadığını dile getirdi.

Fay kırılmaları nedeniyle 7-8 metreye varan yatay yönde yer değiştirmeler yaşandığına değinen Tatar, "Bunlar bölgede hem jeolojik anlamda yüzey kırığı oluştururken, diğer yandan afet kadastrosu diye adlandırdığımız 7-10 metreye kadar yer değiştirmiş parseller, tarla sınırları, binalar, yerleşim yerleri var. Bunların her birinin ayrı ayrı çalışılması gerekiyor. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü bununla ilgili çalışmaları yapıyor." ifadelerini kullandı.

Türkiye'de aktif 485 fay hattından her birinin 5,5 ve üzeri büyüklükte deprem üretme potansiyeli bulunduğuna işaret eden Tatar, bu fayların en son ne zaman yıkıcı deprem ürettiği, hangi büyüklükte sarsıntı meydana geldiği gibi parametrelerinin bilinmesi gerektiğini belirtti.

Tatar, bu parametrelerin bilinmesi durumunda o fayın gelecekte deprem üretme potansiyelinin daha iyi anlaşılacağını anlatarak, şunları kaydetti:

"AFAD'ın içinde olduğu Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız, MTA Genel Müdürlüğümüz ve TÜBİTAK ile bütün faylar çalışılmaya başlandı, bu çok önemli bir aşama. Sivas özelinde veya Orta Anadolu özelinde çok uzun yıllar deprem üretmemiş ama aktif olduğunu bildiğimiz, uzun yıllar suskun olan fay hatları var. Bu fay hatlarının hasar yaratması için illa bir yerleşim yerinden geçmesi de gerekmiyor, bunu Elazığ ve İzmir'de gördük. Tamamen zeminden kaynaklanan problemler oldu. O açıdan Sivas her ne kadar içinden aktif fay hattı geçen şehir olmasa bile Suşehri, Doğanşar, Koyulhisar, Gölova, Akıncılar ilçelerimizin içinden Kuzey Anadolu Fay Zonu'nun değişik kolları geçiyor. Şarkışla civarından Deliler fay hattının değişik kolları geçiyor. Buraların deprem üretme potansiyeli var. Bir deprem ürettiğinde de maksimum deprem üreteceği değerler biliniyor. Her halükarda bir deprem olduğunda Sivas ve bu bölgede bulunan tüm şehirlerimizde riskli yapıların belirlenmesi gerekir. Bizim bir an önce bu şehirlerimizi daha dirençli hale getirmemiz gerekiyor. Bu tür yerlerde zemin çok önemli ve Sivas'ın bu anlamda özellikle zeminin iyi olmadığını bildiğimiz alanlarını daha dirençli hale getirmemiz gerekiyor."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
ÖSYM'den 3 sınav birden! 6 bin 601 aday katılacak

ÖSYM'den 3 sınav birden! 6 bin 601 aday katılacak