Kupada yoluna devam eden Beşiktaş, ligde de Avrupa potasında olabilmeyi hedefliyordu. Şenol Güneş’in “ilgim yok” açıklamasıyla iyice rahatlayan Önder Karaveli, üç beraberliğin ardından galibiyet istiyordu. Takımın gol ve asist kralı Batshuayi ile en golcü ikinci ismi Larin’den yoksundu. Toplam 15 gol atan ikilinin dışında, orta sahanın yaratıcı ismi Pjanic de yoklar arasındaydı. Karaveli, çözümü Güven ve Kenan ile aradı. 8 maçlık yenilginin ardından bir galibiyet, bir beraberlik alan Altay da, umudunu gelecek maçlara taşımak amacındaydı. Onların da önemli eksikleri vardı. Serkan Özbalta yönetiminde dikkatli, savunmayı önceleyen, ani atakları düşünen bir anlayışla oynadı. İki takımın taktik tercihi, oyunun Altay yarı sahasında oynanmasını sağladı. Beşiktaş’ın ilk yarının sonlarındaki taraftar destekli baskısı sonuç getirmezken, konuğun tek şutunda Ersin başarılıydı.

Altay, ikinci yarıya biraz daha cesur, biraz daha önde başladı. Bu süreçte çıkmakta zorlanan Beşiktaş, işini duran toplara bıraktı. Üst üste kullanılan iki kornerde yaşanan Vida-Pinares gerilimin getirdiği konsantrasyon bozukluğundan Hırvat stoper yararlandı. Gol Altay’ın güvenini kırarken, Beşiktaş’a birbiri ardına pozisyon üretme şansı tanıdı. Direkten dönen toplar, kalecide kalan şutlar, Altay’ın sonuçsuz çabası, üç puanı ev sahibine yazdı.