Karabağlar ilçesindeki bir restoranda muhtarlar ve sivil toplum kuruluşu üyeleriyle bir araya gelen Yıldırım, 2014'te İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olduğunu hatırlattı.

Aday olduğu dönemde kentsel dönüşüm konusunda adım atmak için uğraştıklarını belirten Yıldırım, şöyle konuştu:

"Biz 'kentsel dönüşüm' diyoruz, 'deprem dönüşümü' diyoruz. CHP'liler 'rantsal dönüşüm' diyor. Düşünün 30 Ekim 2020'de bir deprem yaşadık güzel İzmir'imizde. 117 canımızı verdik. Daha büyük depremi söylemiyorum. Eğer o günlerde bu dönüşüme karşı çıkmasalardı, yargıya taşımasalardı, bizim hızımızı kesmeselerdi bugün İzmir'de dönüşüm önemli bir noktaya gelecekti. Ne yazık ki 25 yılı aşan yerel yönetimler, CHP büyükşehir ve ilçelerinde vatandaşın isteklerinin karşısında hep belediyeleri bulduk, onların yönlendirdiği odaları bulduk. Bazı şeyler İzmir'e yaptıksa onlara rağmen yaptık."

Türkiye'nin ülkesini, milletini ve bayrağını seven nesillere ihtiyacı olduğunu kaydeden Yıldırım, "Bir seçime gidiyoruz ama görüyorsunuz neler olduğunu, iki tane ittifak var. Seçim yarıştır, seçim demokrasinin güzelliğidir. Sanki Millet İttifakı değil, karşımızda menfaat ittifakı oluşmuş." diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçiş aşamasında cumhurbaşkanı yardımcılıkları konusunda kendilerine eleştiri yapıldığını hatırlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Peki seçimden sonra cumhurbaşkanımız kaç tane yardımcı atadı, bir tane. Şimdi bu beyefendiler, hanımefendi, daha seçimi görmeden, sonucu görmeden sizin adınıza, bizim adımıza koltuk dağıtıyorlar, yardımcı koltuğu dağıtıyorlar. Beş tane dağıttılar, her bir ortağa bir koltuk. Yetmedi, İstanbul Belediye Başkanı'na bir koltuk. Ankara Belediye Başkanı'na bir koltuk. Bizim İzmir'in ne eksiği var, ona da bir koltuk verin. Burada zaten bir işi yok, gelsin o da sizinle beraber, çalışsın. Ülke yönetmek ciddiyet, tecrübe, mangal gibi yürek ister. Ülke yönetmek için Recep Tayyip Erdoğan yeter."

- MERAL AKŞENER'İN KENDİSİNE YÖNELİK AÇIKLAMALARI

Yıldırım, AK Parti İzmir milletvekili adaylarının da katıldığı toplantının ardından çıkışta gazetecilerin sorularını da yanıtladı.

İP Genel Başkanı Meral Akşener'in kendisine yönelik sözlerinin hatırlatılması üzerine Yıldırım, şöyle konuştu:

"Meral Hanım alınmış. Ben anlayamadım doğrusu niye alındığını. Benim söylediğim çok açık. Bizim Millet İttifakı adayına, onun ortaklarına bir sözümüz yok. Bu sözü söylememdeki ana sebep çok açık ve net. Dağ kadroları üst düzey yöneticileri Avrupa'dan, Amerika'dan FETÖ ve PKK örgüt mensupları, onların arkasındaki güçler, sabah akşam, sabah akşam seçimlere yönelik açıklama yapıyorlar. Yapılan açıklamalar yenilip yutulacak şeyler değil. '14 Mayıs seçimleri olacak, cumhuriyeti değiştireceğiz. 14 Mayıs seçimleri olacak, Apo'yu serbest bırakacağız. 14 Mayıs seçimleri olacak, Tayyip Erdoğan'ı göndereceğiz. Kapıları kıracağız, mahpusları dışarı çıkaracağız.' Daha neler neler... Peki bana Sayın Meral Hanım laf yetiştireceğine dağdakilere, okyanus ötesindekilere dönüp dese ki 'Kardeşim siz kimsiniz? Hangi sıfatla böyle konuşuyorsunuz, bu hakkı size kim veriyor' dese daha doğru olmaz mı? Benim söylediğim bu kadar."

Türkiye'nin 40 yıldır terörle mücadele ettiğini hatırlatan Yıldırım, 40 bin şehidin ruhunu incitecek hiçbir gelişmeye müsaade etmeyeceklerini dile getirdi.

Türk milletinin kazanılan bu güven ve huzur ortamının yok edilmesine izin vermeyeceğine işaret eden Yıldırım, "Seçime bölücüler, FETÖ'cüler karışırsa ona da gereken sözü söylemek bizim hakkımızdır." ifadelerini kullandı. AA