Ergenlik döneminde ergenin yaşamında biyolojik, bilişsel, psikolojik ve sosyal değişimler yaşanır. Bu hızla gelişen ve değişen duruma hem ergen hem de aile uyum sağlamakta çoğu zaman zorlanır. Ergen birey için fiziksel ve psikolojik değişimlere adapte olmaya çalışmak hiç de kolay değildir. Yaşamındaki sorumlulukların artışı ve aile içi dengelerdeki değişim sebebiyle ailenin bundan etkilenmemesi mümkün olmamaktadır. Bu değişen dinamikler ergenin adeta bireysel bir kimlik oluşturmaya çabalamasıdır. Bu durum bazen ebeveynlerle yaşanan bir güç savaşı haline dönebilmekte bu da ergenin ya aileden uzaklaşmasına ya da sürekli halde büyük çatışmalar yaşamasına sebebiyet vermektedir. Bundan dolayı da aileler genellikle bu dönemde büyük karmaşalar yaşayıp bu durumla nasıl baş edecekleri konusunda büyük korkular yaşayabilirler. Ergenlik dönemi ani ruh değişimleriyle baş gösterir, genellikle bu dönemde ergen bireylerle iletişim kurmak çok zorlaşır. Herhangi bir durumda bazen de sebepsiz yere tartışmalar yaşayabilirsiniz. Bu durum ebeveynler tarafından genellikle bilerek beni sinirlendiriyor olarak yorumlanabilmekte. Fakat aslında durum bazen sandığımız şekilde olmayabiliyor. Gelin, ergenlik dönemini öncelikle yakından tanıyalım. Ergenlik döneminde yaşanan öfke problemlerinin çoğu ergenin değişen biyolojisi sonucunda hormonlardan kaynaklanmaktadır. Bu duygular bazen o kadar ani ve hızlı bir şekilde değişim gösterir ki duygular geliştikçe ve değiştikçe ergen bunlarla nasıl başa çıkacağı konusunda henüz deneyim sahibi olamamıştır. Artı olarak öfkesini daha da alevlendirecek dış yaşam olayları bu duruma eklendikçe kontrol dışı duygularının esir aldığı ergen birey neyi neden hissettiği nasıl davrandığı konusunda büyük bir bilinmezliğe kapılacaktır.