Türkgün | Gündem | Kenevirde yeni dönem: Endüstriyel ve tıbbi kullanım için yasal zemin genişliyor

Kenevirde yeni dönem: Endüstriyel ve tıbbi kullanım için yasal zemin genişliyor

Endüstriyel ve tıbbi amaçlı kenevir yetiştiriciliği artık daha geniş yasal çerçevede, sıkı denetimle yürütülecek. Kamuoyunun merak ettiği tüm sorulara yanıt verilen bilgilendirme notunda; üretimden ilaca, çevresel etkiden genç istihdamına kadar tüm boyutlara dikkat çekildi.

Endüstriyel ve tıbbi amaçlı kenevir yetiştiriciliği artık daha geniş yasal çerçevede, sıkı denetimle yürütülecek. Kamuoyunun merak ettiği tüm sorulara yanıt verilen bilgilendirme notunda; üretimden ilaca, çevresel etkiden genç istihdamına kadar tüm boyutlara dikkat çekildi.

MUHABİR: Beybin Usanmaz

BMM'den yapılan bilgilendirmeye  göre, kamuoyunda son dönemde sıkça gündeme gelen kenevir üretimi ve kullanımıyla ilgili teknik, hukuki ve toplumsal detaylar netleşti. Kenevirin endüstriyel, tıbbi ve çevresel kullanım potansiyeline ilişkin kapsamlı açıklamalar içeren notta; üretim süreci, yasal altyapı, denetim mekanizmaları ve uluslararası örnekler ayrıntılı şekilde ele alındı.

Yasal Çerçeve ve Düzenlemeler

Türkiye'de kenevir üretimi, 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun’un 23. maddesi uyarınca düzenleniyor. Lif, tohum ve sap üretimi için "Kenevir Yetiştiriciliği ve Kontrolü Hakkında Yönetmelik", tıbbi amaçlı üretim için ise “İlaç Etkin Maddesi Üretimi Amaçlı Kenevir Yetiştiriciliği ve Kontrolüne Dair Yönetmelik” esas alınıyor. 24 Temmuz 2025 itibarıyla yürürlüğe girecek yeni düzenlemeyle, kenevirin tıbbi ürünler, kişisel bakım ürünleri ve destekleyici sağlık ürünleri üretimi için kullanımı da yasal çerçeveye alınacak.

Tıbbi Üretimde Sıkı Denetim

Tıbbi ve farmasötik kenevir üretimi, yalnızca Sağlık Bakanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı'nın denetiminde, izinli ve kapalı devre tesislerde yapılacak. Üretim süreci; kayıtlı sistemler, uydu verileri, insansız hava araçları ve dijital izleme araçlarıyla takip edilecek. Yerli tohum çeşitleri ‘Narlı’ ve ‘Vezir’ sayesinde kontrollü ve güvenli üretim sağlanırken, izinsiz ekim faaliyetleri yasal çerçevede ağır yaptırımlarla karşılaşacak.

Ekonomik ve Endüstriyel Katkılar

THC oranı düşük endüstriyel kenevir; tekstilden inşaata, gıdadan biyoplastik üretimine kadar pek çok alanda kullanılıyor. Kenevir tohumları, yüksek besin değerleriyle bitkisel protein ve omega yağ asidi kaynağı olarak öne çıkıyor. Bilimsel araştırmalar ise kenevirde bulunan CBD, CBC, THC ve CBN gibi bileşiklerin antiinflamatuvar, analjezik, antiepileptik ve nöroprotektif özelliklerini ortaya koyuyor.

Sağlıkta Umut Veren Gelişmeler

CBD ve THC içerikli ürünlerin epilepsi, multipl skleroz, kemoterapiye bağlı semptomlar gibi hastalıklarda destekleyici etkileri üzerine bilimsel yayınlar artarken, bu ürünler yalnızca Sağlık Bakanlığı onayıyla ve doktor kontrolünde sınırlı hasta gruplarında kullanılabiliyor. Devam eden klinik araştırmalar, bu bileşiklerin gelecekte ilaç geliştirme süreçlerinde daha yaygın kullanılabileceğini gösteriyor.

Geçmişten Bugüne Kenevir Politikası

Kenevir üretimi geçmişte, uluslararası anlaşmalar ve ulusal mevzuat kapsamında sınırlandırılmıştı. Ancak günümüzde dijital denetim imkanlarının gelişmesi, düşük THC içeriği ve artan endüstriyel ihtiyaçlar doğrultusunda üretimin yeniden yapılandırılması gündeme geldi. Bu kapsamda, üretim kontrollü, mevzuata uygun ve toplumsal hassasiyetleri gözeten bir anlayışla yürütülecek.

Genç Girişimcilere ve Kırsala Katkı

Kenevirin; biyomalzeme teknolojisi, sürdürülebilir moda, organik kozmetik, bitkisel takviye gıda ve e-ticaret gibi alanlarda sunduğu fırsatlar, özellikle genç girişimciler için önemli bir istihdam ve kalkınma alanı oluşturuyor. Bu yönüyle kenevir, sadece tarımsal değil, dijital ekonomiye entegre edilen hibrit bir kalkınma modeli olarak değerlendiriliyor.

Çevresel Yararlarıyla Öne Çıkıyor

Kenevirin az su tüketmesi, pestisit gerektirmemesi, toprak sağlığını iyileştirmesi ve yüksek karbon emilimi gibi çevresel faydaları, onu sürdürülebilir tarım ve iklim dostu sanayi için cazip hale getiriyor. Döngüsel ekonomiye katkısı ve Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamındaki potansiyeli de dikkat çekiyor.

Uluslararası Uygulamalar ve Türkiye’nin Yönelimi

Dünya genelinde İsviçre, Fransa, Almanya, İtalya, İspanya ve Hollanda gibi ülkelerde endüstriyel kenevir; düşük THC sınırları, izne dayalı sistemler ve sıkı denetimle başarıyla uygulanıyor. Bu ülkelerde kenevir; tekstil, otomotiv, yapı malzemesi, gıda ve kozmetik gibi birçok sektörde ekonomik değere dönüşmüş durumda. Türkiye de bu modeli referans alarak, kendi üretim sistemini planlı ve kontrollü biçimde güçlendirmeyi hedefliyor.

Kamuoyunu Aydınlatan Sıkça Sorulan Sorular

Bilgilendirme notunda ayrıca kamuoyunda sıkça dile getirilen sorulara da net yanıtlar verildi. Buna göre:

Uyuşturucu madde piyasası genişlemiyor, tam aksine denetimli üretim sayesinde kaçak faaliyetlerin önüne geçiliyor.

Gençlerin uyuşturucuya erişimi kolaylaşmıyor, yasal ve kayıtlı sistemler kamu sağlığını koruyor.

Devlet esrarı serbest bırakmıyor, yalnızca bilimsel ve tıbbi amaçlı kullanım yasal zemine kavuşturuluyor.

Tıbbi üretim, yüksek güvenlik önlemleriyle Toprak Mahsulleri Ofisi bünyesinde, kapalı tesislerde ve sürekli denetim altında yürütülüyor.

Kenevir üretimi uyuşturucu üreticiliği anlamına gelmiyor, çünkü endüstriyel kenevir psikoaktif madde içermiyor.

Kenevir kökenli bileşiklerin dünya genelinde onaylı ilaçlarda yer alması, Türkiye’nin de bu alanda bilimsel ve yasal temelli ilerleme kaydetmesini sağlıyor.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...