Üyesi olan hâkimlere “Çete” dediği YSK’ya başvurup, kararın ve “24 Haziran seçimlerinin iptal edilmesi”ni isteyen Dersimli Kemal Bey'in ruh halini nasıl tanımlayabilirsiniz?

Birinci Kemal, “çete” diyor, ikinci Kemal ise “çeteye başvurup adalet bekliyor”!

*

Onun İBB Başkan Adayı yaptığı adam, kısa süre önce şöyle diyordu:

Yüksek Seçim Kurulu şu an benim güvendiğim tek kurum… ‘Sonuna kadar’ güveniyorum.”

Mazbatası alınınca dengesini kaybetmiş, yargı-margı vız gelir tırıs gider:

YSK kararı yok hükmündedir! Ben İstanbul’u, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak geziyorum.”

YSK’ya güvenen Ekrem Müdafa da, güvenmeyen Ekrem İmamoğlu mu?

*

15 Temmuz gecesi, eşinin “Ülkemin beyin ölümü gerçekleşmiştir” yazdığı adam…

İBB adayı olunca “31 Mart’ta bir devrim olabilir” diyordu…

Daha mazbatayı almadan…

Koşa koşa Anıtkabir’e gidip deftere “Ekrem İmamoğlu- İBB Başkanı” yazmıştı…

Şimdilerde 17-25’te FETÖ’cü hain Emre Uslu’nun kullandığı “Her şey çok güzel olacak” sloganını kullanıyor…

Ama o sloganı 14 yaşında bir hayranı söylemişmiş…

Kime inansak, FETÖ’cü Samanyolu’nun yorumcusu muhafazakâr Ekrem’e mi, Y-CHP’li devrimci Ekrem’e mi?

*

Bir ara adamlarıyla karakol basarak polisi dışarıya çağırıp düelloya davet etmişti…

İBB adayı olunca videolarda “insanları incitmeyelim” incileri saçmıştı…

Mazbatayı alınca “Derneklere yardım işi bitti” dedi…

Bir de baktık, kutlamak isteyenleri ÇYDD’ye bağışa yönlendirmiş…

Devrimci İslamcı Eliaçık”ın talebelerinden misin mübarek!

*

İçkisiz mahalde” bulunan ve ortağı olduğu AVM’ye “içki ruhsatı almak” için Beylikdüzü Belediye Meclisini zorlamıştı…

Sonra… İBB Başkanlığı mazbatası alınınca…

Y-CHP’nin borazanı Halk TV’de muhabir şu haberi geçiyor:

Sabah saatlerinde gelen Kılıçdaroğlu, İmamoğlu ve Kaftancoğlu, genel merkezde çay içiyorlar”…

Akşama da oy avcılığına çıkan İmamoğlu, bir evde iftar açıyor:

Ramazan ayındayız, bu akşam Eyüpsultan'da güzel bir iftar sofrasına misafir olduk.” 

Derken Y-CHP’li vekil Tufan Köse, TBMM kürsüsünde su içiyor.

Olaya AKP tepki gösterince HDPKK’lı Tuma Çelik, “Müslüman Türkiye değil, laik Türkiye burası, ben Müslüman değilim” cevabı veriyor…

Adam, hem Y-CHP’nin hem HDPKK’nın adayı ya…

Ekrem Efendi de sabah devrimci Müdafa, akşama muhafazakâr İmamoğlu

*

24 Haziran’a kadar İBB Başkanlığına vekalet edecek Vali'ye dinî yayınlar fuarı için diyor ki:

Ben Vali Bey'e de dün çağrı yaptım. Test etmesini tavsiye ederim. Sekreteri yanlış bilgilendirmiş olabilir. Kendilerinin kaldırdıklarını söylemişlerdi. Orada emanetçi olarak bulunuyorlar. Ben seçilmiş büyükşehir belediye başkanıyım. Orada bir kişiye ya da bir partiye hizmet edenler var. 24 Haziran'da döndüğümüzde gereğini yapacağız.”

Türk milletinin, İstanbullu seçmenin iradesine ipotek koymuş ağamız…

Hâlâ “seçilmiş belediye başkanı” isen, “YSK çete” ise, “YSK’ya itiraz başvurunuz” neyin itirazı Ekrem Bey?

24 Haziran’da döneceğini ” nereden biliyorsun?

Size ne içiriyorlar Allah aşkına?

*

Her şey çok güzel olacak” demeyen sanatçıları hedef gösteriyor Y-CHP…

24 Haziran’da plajları kapatıyor… İstanbullulara seyahati yasaklıyor…

Y-CHP, hâkimleri tehdit ediyor, “İstanbul yanacak” mesajı veriyor…

PKK’lı katil Hozat, “İmamoğlu’nu destekleyeceklerini” açıklıyor…

İş kazasında uçurumdan düşen AA muhabiri için Cumhuriyet okuyucuları, “beter olsun” mesajı atıyor…

Y-CHP’li Ağbaba da hâlâ “İstanbul’da Ekrem İmamoğlu kazandı, barış ve hoşgörü dili kazandı” yalanında…

Bazen barış ve hoşgörü, bazen tehdit!

*

Y-CHP’li Öztrak, yandaş basının YSK üyelerinin resimlerini yayınlayınca, “YSK üyelerinin hedef tahtası yapıldığını, bunun kepazelik olduğunu” dememiş miydi?

Seçim iptal edildi. Y-CHP’nin itiraz süreci devam ederken “YSK hâkimlerini uyarıyorum. Yaratacağınız kargaşanın altından siz de kalkamazsınız!” tehdidi savuruyor!

Biri aslan sosyal demokrat Öztrak, diğeri faşist Öztrak mı?

Vay be, kaç kimlikli bunlar?

*

Ve bir not:

Yancı karanlık Oda TV’nin bir kalemşörünün överken itiraf ettiği gerçek korkunç:

Y-CHP, İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, Antalya gibi büyükşehirleri kazanarak diğer belediyeleriyle birlikte Türkiye nüfusunun yarısını ve sermaye üretiminin merkezlerini yönetir duruma geldi.”

Ve diyor ki: “Kılıçdaroğlu doktrini bu…”

Yani kriptolar/İP/HDPKK/SP/medya/sermaye=Kılıçdaroğlu doktrini!

Anladınız mı belâyı, bekayı?