Japon Kyodo ajansının haberine göre, 17 Kasım - 25 Aralık 2022'de, hükümet tarafından gerçekleştirilen ankete katılanların yüzde 86'sından fazlasının "Japonya'nın bir savaşa katılması tehlikesi olduğunu düşündüğünü" söyledi. Bu oranın, 2009'dan beri gerçekleştirilen benzer anketlere oranla en yüksek olduğu, en son yapılan 2018'deki ankette yüzde 85,5 olduğu anımsatıldı. "SAVAŞLAR NEDENİYLE KÖTÜLEŞEN GÜVENLİK ORTAMINDAN KAYNAKLANDIĞINA İNANIYORUZ" Savunma Bakanlığından bir yetkili, anket sonucunun, Rusya-Ukrayna savaşı, Çin'in Doğu ve Güney Çin denizlerindeki askeri hamleleri ve Kuzey Kore'nin tekrarlanan balistik füze denemeleri nedeniyle kötüleşen güvenlik ortamından kaynaklandığına inandıklarını aktardı. Ankette katılanlara "neden böyle bir tehlike gördükleri" de soruldu. Katılanların yüzde 85,7'si uluslararası gerilim ve çatışmaları, yüzde 38,2'si Birleşmiş Milletler'in yeterince çalışmadığını ve yüzde 28,2'si Japonya'nın yeterli savunma sistemine sahip olmadığını gerekçe gösterdi. Ayrıca 2018'deki yüzde 60,1'e kıyasla, ankete katılanların yüzde 53'ü, Japon Öz Savunma Kuvvetlerinin (SDF) mevcut kapasitesinden memnun olduğunu vurguladı. Yüzde 41,5'i askeri kapasitenin geliştirilmesi gerektiğine inandığını, yüzde 3,6'lık bir kesim ise azaltılmasını istediğini dile getirdi. KUZEY KORE'NİN NÜKLEER SİLAH GELİŞTİRMESİNDEN YÜZDE 68 ENDİŞELİ Savunmayla ilgili hangi konuların endişe verici olduğu sorulduğunda, yüzde 68,9 Kuzey Kore'nin nükleer silah ve balistik füze geliştirmesini yüzde 64 ise Japonya'nın savunma kapasitesini söyledi. Ankete katılanların yüzde 61,3'ü Çin'in ordusunu modernize etmesini ve Japonya çevresindeki denizlerdeki hareketlerini, yüzde 52,1'i ise Rusya'nın Ukrayna'yı işgalini endişe verici bulduğunu kaydetti. Üniversiteler ve özel şirketler tarafından geliştirilen ileri bilim ve teknolojinin savunma amaçlı olarak kullanılmasına ilişkin bir soruda yüzde 83,6'lık bir kesim lehte veya ılımlı olduğunu, yüzde 15,1'lik bir kesim ise bu fikre karşı olduğunu belirtti. Hükümet yetkilileri, COVID-19 nedeniyle anketlerin yüz yüze görüşmelerden posta ile iletişime kaydığını, bu nedenle en son verilerin önceki rakamlarla doğrudan karşılaştırılamayacağını ifade etti. Ankete katılan 18 yaşından büyük 3 bin erkek ve kadından yüzde 53,4'ü yanıt verdi.