Türk Devletleri Teşkilatı Şuşa Zirvesi
Geride bıraktığımız gün Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev'in ev sahipliğinde Şuşa kentinde Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları Gayrıresmi Zirvesi düzenlendi.
Şuşa’da düzenlenen zirveye Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Japarov, TDT Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar katılım sağlamıştır. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in daveti üzerine KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ilk kez zirveye katılması ve aile fotoğrafında yer almış olması en dikkat çekici hususlardan olmuştur.
Bilindiği üzere KKTC, 11 Kasım 2022 tarihinde Özbekistan'ın Semerkant kentinde, “Türk Medeniyeti için Yeni Dönem: Ortak Kalkınma ve Refaha Doğru” temasıyla düzenlenen zirvede Türk Devletleri Teşkilatı’na gözlemci üye olarak kabul edilmiştir. Bu durum KKTC’nin resmi olarak tanınırlığının sağlanması ve Türk dünyası içerisindeki birlik ruhunun bizatihi Türklük temeli üzerine inşa edildiğini göstermesi açısından ehemmiyet arz ederken Şuşa’da düzenlenen zirveye KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın da katılmış olması TDT’nin her geçen gün güçlenen yapısını tekraren ortaya koymuştur. Diğer yandan zirvenin, coğrafi anlamda kartal yuvasını andıran, alınmasının imkansız olduğu değerlendirilen, gösterilen kahramanlıkla Türk milleti için imkansızın olmadığının ispatı olan, Türklüğün kudretinin pekiştiği Şuşa’da yapılmış olması da önemli bir anlamı ifade etmektedir. Ayrıca 2021 yılında imzalanan Şuşa Beyannamesi ile Azerbaycan ve Türkiye arasında resmi ittifakın temeli atılırken yine aynı yerde bu kez Karabağ Deklarasyonu’nun tüm üye devletlerce imzalanması dikkat çekici diğer bir husus olmuştur.
***
Güvenlik kaygılarının artması, gerginlik ve çatışma sahalarına her geçen gün bir yenisinin eklenmesi, sınırı aşan düzensiz göçler, artan terör olayları, yaşanan enerji-gıda arzı krizlerinin etkisiyle küresel nizam bozulmuş, böylesi şartlar altında insanlığın huzuru kalmamıştır.
Son dönemde vasat bulan ve yaşandıkları coğrafyalarda sınırlı kalmayarak küresel etkiler yaratan krizlerin çözümü noktasında mevcut uluslararası kuruluşların etkinliğini tamamen yitirdiği anlaşılırken insanlık yeni bir umut arayışına girmiştir. Türk Devletleri Teşkilatı, bu noktada göstermiş olduğu birlik ruhu, insanı temel alan, küresel barış ve huzuru önceleyen politikalar çerçevesinde hazırlanan “2040 Vizyonu” ile perçinlenerek gelecek yüzyıldaki koşulların belirlenmesi ve arzu edilen barış, huzur, istikrar ikliminin sadece Türk devletleri ile kısıtlı kalmayarak küresel anlamda da sağlanması hususunda tüm insanlığın umudu olarak ön plana çıkmaktadır.
