3 Mayıs ruhu

Tarihler 3 Mayıs’ı gösterdiğinde ülkemizde “Milliyetçiler Günü” kutlamaları yaşanıyor. Milliyetçiler Günü nedir? Önemi nedir? 3 Mayıs Milliyetçiler Günü neden kutlanır? 

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluş ülküsü Türk milliyetçiliğidir. Ziya Gökalp gibi Türk düşünürlerin ortaya atmış olduğu fikirler, Mustafa Kemal Atatürk’ün milli devlet politikasını oluşturmasında etkili olmuştur. Atatürk sonrası dönemde de tüm toplumsal hayatın Türkleşmesi ve Türkçeleşmesi noktasında yüksek Türklük şuuruna erişmiş Türk gençliğinin mücadelesi vardır.

Dönemin Başbakanı Şükrü Saraçoğlu’nun 5 Ağustos 1942 tarihinde Meclis kürsüsünde okuduğu ve alkışlarla karşılanan kabine programının sonunda “Biz Türk’üz, Türkçüyüz ve daima Türkçü kalacağız. Biz azalan veya azaltan Türkçü değil, çoğalan ve çoğaltan Türkçüyüz. Ve her vakit bu istikamette çalışacağız” demesiyle resmi bir ağızda Türkçülük kabul görmüştür. 

Bu sözlerden güç alan büyük Türk milliyetçisi Nihal Atsız yaklaşık iki yıl sonra Orhun Dergisi’nde 1 Mart 1944'te ve bir ay sonra 1 Nisan 1944'te olmak üzere iki açık mektup kaleme alır ve devlet yönetimine uyarılarda bulunur. Son dönemlerde devlet içindeki önemli bozukluklara işaret eder ve devletin her tarafına hain kadroların yerleştirilmekte olduğunu ifade eder. Yazılar hükümet ve toplum üzerinde büyük etki yaratır. Yazıda adı geçenlerden Sabahattin Ali yönetimin yönlendirmesiyle Nihal Atsız’ı mahkemeye verir. Bu durum hükümetin Türkçülüğü kısa vadeli politik bir argüman olarak ele aldığını, yaşanan acı olaylarla gösterir.

Sonrasında 26 Nisan 1944'te Ankara'da ilk dava görülür. Dava gençlik arasında büyük bir heyecan dalgalanışına sebep olur. İkinci duruşmanın yapıldığı 3 Mayıs 1944 günü Atsız ve milliyetçilik lehine gösterilerin daha da büyümesi üzerine gençlik kesiminde geniş tutuklamalara girişilir. 

Aralarında siyasetçi, asker, bilim insanı, aydın ve üniversite öğrencilerinin de bulunduğu Türk milliyetçileri, şairin "Öz yurdunda garipsin, öz yurdunda parya" dediği gibi tutuklanır. Devrin dalkavuk iktidarının uyduruk nedenlerle açtığı "Irkçılık-Turancılık Davası" başlar. Türk milliyetçileri tabutluklara atılırlar, işkencelere uğrarlar. 

Merhum Başbuğ Alparslan Türkeş ve Hüseyin Nihal Atsız’ın da arasında bulunduğu 23 şuurlu Türk milliyetçilerinin yargılanmalarına Türk milliyetçi gençliği büyük tepki gösterir. 

3 Mayıs, Atatürk'ten sonra değişen yönetim politikasına karşı ilk milliyetçi çıkış olması bakımından milliyetçi hareketin dönüm noktası olan gün olarak kabul edilir. 3 Mayıs, Türk milliyetçilerine en acımasızlığı yaşatanların karşısında "Çileler bizim rütbemizdir" diyerek, her türlü olumsuzluk ve zorluk karşısında Türk milletine en derin sevginin tüm dünyaya ilan edildiği gün olur. 

3 Mayıs ruhu, dünyanın neresinde olursa olsun bütün milliyetçileri daha da güçlendirir, daha büyük bir azimle, şevkle, heyecanla bu davaya daha çok sarılmaya vesile olur. 

O günün baş mimarı Nihal Atsız 3 Mayıs 1962’de Orkun Dergisi’ndeki makalesinde “3 Mayıs Türkçülüğün tarihinde bir dönüm noktası oldu. O zamana kadar yalnız duygu ve düşünce olan, edebi ve ilmi sınırları pek de aşmayan Türkçülük, 1944 yılının 3 Mayısında birdenbire hareket oluverdi.” değerlendirmesinde bulunmakta ve 3 Mayıs 1944 gününü “Türk tarihinin geleceği üzerinde son derece tesirli” bir gün saymaktadır. 

3 Mayısın yıldönümünde, 3 Mayıs 1945'te Tophane Askeri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Nihal Atsız, Alparslan Türkeş, Reha Oğuz Türkkan, Nejdet Sançar ve diğer Türk Milliyetçileri Atsız'a destek vermek için bir toplantı düzenler. Bu tarih Türkçüler Günü'nün kutlanmasının başlangıcı olur.

“3 Mayıs Türkçüler Günü" ismi altında kutlanan gün 1980’li yılların sonuna doğru Milliyetçi Hareket Partisi lideri Başbuğ Alparslan Türkeş tarafından "3 Mayıs Milliyetçiler Günü" olarak değiştirilir. Bundan sonra her yıl 3 Mayıs’ta Milliyetçiler Günü olarak kutlamalar yapılır. 

Görülen odur ki, 3 Mayıs'ta çekilen eziyet ve çileler asla heba olmamış, toplumun her kesiminde filizlenmiş ve nihayetinde aziz milletimizce kabul görerek, gönlünde yer etmiştir. Türk milliyetçiliği, cumhuriyet kurulduğundan beri Mustafa Kemal Atatürk'ten Başbuğ Alparslan Türkeş'e ve ondan sonra da Bilge Lider Devlet Bahçeli'ye emanettir.

Türk milliyetçiliği fikri ve Turan ülküsü, Bilge Lider Devlet Bahçeli döneminde Türkiye’de, Türk Dünyasında, İslam Dünyasında, gönül coğrafyamızda ve tüm dünyada bugün daha net anlaşılmakta ve saygı duyulmaktadır.

Türk'üm diyemeyenlerin, Türklük şuurunu sorgulamaya açanların var olduğu ülkemizde, 3 Mayıs Milliyetçiler Günü'nün önemi bir kat daha artırmaktadır. Sadece 3 Mayıs günü değil, Türk milletinin Türk kimliğine sahip çıktığını gösterdiği her an, her gün birlik, mücadele ve vatan sevgisinin simgesi olan 3 Mayıs ruhuyla milliyetçilerin günüdür.