TBMM’nin açılışının 100’üncü, İstiklal Marşı’nın yazılış ve TBMM tarafından kabul edilişinin 99’uncu yılında istiklâl şairimiz Mehmet Akif Ersoy’a ait özel eşyalar, düzenlenen bir sergi ile ilk defa topluca halkın ziyaretine açılıyor.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Azasında Burdur Mebusu Mehmet Akif Beyefendi Hazretlerine Hatıra-yı Zafer 1338-1922

HACETTEPE Üniversitesi Öğretim Üyesi, gazetemiz yazarı Dr. Ali Güller’in verdiği bilgilere göre, Burdur Milletvekili merhum Akif’in Milli Mücadele yıllarında Ankara’da ikamet ettiği ve İstiklal Marşı’nı yazdığı Tacettin Camii ve Dergâhı’nın müştemilatı içerisinde bulunan İmam Evi’nde kullandığı ve şahsına ait olan özel eşyalar, 12 Mart 2020 Perşembe günü Ankara’da bazı bakanların da katılımı ile açılacak olan sergide Ankaralılarla buluşacak. Ankara Valiliği İl Kültür Müdürlüğü tarafından İstiklal Marşı ve Mehmet Akif Ersoy’u anma etkinlikleri kapsamında düzenlenen sergi, Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi’nde açılacak. Dr. Ali Güler, sergide, Akif’e ait 68 parça eşyanın yer aldığını, nerede olduğu kamuoyu ve Ersoy ailesi tarafından bilinmeyen pek çok değerli eşyanın bulunduğunu ifade etti.

MEHMET AKİF, ANKARA’DA NEREDE KALDI?

Dr. Ali Güler’in “Bayraklaşan Akif” isimli Akif biyografisinde anlattığına göre, Mustafa Kemal Paşa’nın özel çağrısı üzerine 10 Nisan 1920’de İstanbul Çengelköy’deki evinden oğlu Emin’i de yanına alarak Ankara’ya doğru yola çıkan Mehmet Akif, Üsküdar, Maltepe, İzmit, Geyve, Eskişehir üzerinden 24 Nisan 1920’de Ankara’ya gelmiştir. Daha sonra Burdur Mebusu seçilmiştir.

Müzeye teslim edilene serlerin tutanağı.

Mehmet Akif, Ankara’da Hamamönü semtinde bulunan Tacettin-i Veli Camii’nin imamı olan Akavanzade Tevfik Efendi’nin (Çiftdoğan) daveti üzerine onun evinde bir süre misafir olarak kalmıştır. Daha sonra, Tevfik Efendi’nin imamlık yaptığı caminin boş duran İmam Evi’ne yerleşmiştir. Ailesini Ankara’ya getirinceye kadar ikamet ettiği Tacettin-i Veli Camii İmam Evi’nde (ev bugün müzedir ve ziyarete açıktır.) kullandığı etnoğrafik malzemeler ve TBMM’nin hediyesi olan mavzer, tespih, saat, gözlük ve kılıfı gibi Akif’in özel eşyaları serginin özgün objelerini oluşturmaktadır. Yine araştırmacılar ve aile tarafından bilinen fakat nerede olduğu belli olmayan Merhum Akif’e ait yüz mulajı (mask) da bu sergide halkımız ile buluşacaktır.


Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi’ne bağlı Mehmet Akif Ersoy Edebiyat Müze Kütüphanesi’ne devredilen eserlerin listesi.

Sergide yer alacak olan eşyalar İstiklal Marşı’nın yazıldığı evde ve Milli Mücadele döneminde Mehmet Akif’in kullandığı eşyalardır. Teslim Tutanağı’ndan anlaşılmaktadır ki, objeler uzun yıllar Ankara Etnoğrafya Müzesi’nde muhafaza edilmiş, 22.12.2011 tarihinde, Ankara Hamamönü’nde Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi’ne bağlı olarak açılan Mehmet Akif Ersoy Edebiyat Kütüphane Müzesi’nde daimi olarak sergilenmek üzere buraya devredilmiştir. Zaman zaman bazı eşyalar burada sergilenmiş, fakat 68 parça eşyanın çoğunluğu Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi depolarında muhafaza edilmiştir. Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi’nin başarılı Müdürü Sayın Ahmet Çakmak ve personeli tarafından bu yıl sergilenmesi, Ankaralılarla buluşması sağlanmıştır.


Ersoy’un yuvarlak camlı gözlüğü ve kabı.

ZAFER HATIRASI MAVZER

Sergide yer alan objeler içinde en anlamlı eserlerden biri, Mehmet Akif’in tüfeğidir. Steyr marka bir mavzer olan silahın üzerindeki metal plakada şunlar yazmaktadır: Türkiye Büyük Millet Meclisi Azasından Burdur Mebusu Mehmet Akif Beyefendi Hazretlerine Hatıra-yı Zafer 1338/1922. 30 Ağustos Zaferi anısına bütün milletvekillerine isimleri yazılı olarak TBMM tarafından hediye edilmiştir.


Mehmet Akif’e ait Steyr marka tüfek.

AKİF’İN YÜZ MULAJI

İlk defa gün yüzüne çıkarılan objelerden biri de vefatının hemen ardından meşhur heykeltıraşlarımızdan Ratip Aşır Acudoğlu tarafından alınan Akif’in yüzünün mulajıdır. Mulaj daha sonradan büst ve heykel yapımları için alınmaktadır. Atatürk’ün de yüz ve el mulajları, dönemin Hıfzıssıhha Müdürü Dr. Nuri Hakkı Aktansel tarafından alınmış idi. Akif’in yüz mulajı, Ratip Aşır Acudoğlu’nun ailesine müracaatı ve ailesinin izin vermesi üzerine alınmıştır. Bilindiği gibi 27 Aralık 1936’da vefat eden Akif’in cenazesine İstanbul Üniversitesi öğrencileri sahip çıkar ve Edirnekapı Mezarlığı’na götürülür. Maskın kalıbı işte orada, toprağa verilmeden yüzü açıldığında alınmıştır. M. Âkif’in maskı, uzun yıllar Ratip Aşır Acudoğlu’nun atölyesinde durdu. Acudoğlu 17 Ocak 1957’de öldü. Eşi Fahrunisa Acudoğlu 1997 yılına kadar bu maskı kutsal bir emanet gibi korudu. 18 Kasım 1997 günü, kızı Dr. Seda Güzelçam’la birlikte ortak imza atarak bu maskı Mehmet Âkif Ersoy Özel Müzesi’ne bağışladı. Bu bağış işlemi 2 Aralık 1997 günü Kültür Bakanlığı yetkilisi tarafından da onaylandı.

BAŞKA NELER VAR?

Gazetemizde yer alan devir teslim tutanağı ve künye kayıtlarına bakıldığı zaman Merhum Mehmet Akif Ersoy’a ait tespih, gözlük ve kabı, Longines marka köstekli saat, rahleden mangala, halı ve kilimlerden, kap kacağa Mehmet Akif Ersoy’un bizzat kullandığı toplam 68 objenin sergide yer aldığı görülmektedir.


Fahrünissa Acudoğlu ve Dr. Seda Güzelçam’ın, alçıdan yapılmış hediyesi.


Mehmet Akif’in deri köstekli cep saati.

Ersoy’un 99’luk püsküllü tespihi.