Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkan Vekili Erkan Akçay, 23 Nisan dolayısıyla Meclis’te yaptığı konuşma yaptı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 103. kuruluş yıl dönümü nedeniyle toplandıklarını belirten ve MHP adına milleti ve Meclis heyetini selamlayan Erkan Akçay, sözlerine Kahramanmaraş merkezli asrın felaketinde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına ve millete başsağlığı dileyerek başladı.

Konuşmasının devamında “Aziz milletimizin mübarek Ramazan Bayramı’nı kutluyor, ülkemize esenlikler getirmesini temenni ediyorum” diyen MHP Grup Başkan Vekili Akçay, milletvekillerine seslenerek şunları dile getirdi:

“MİLLİ İRADENİN HAKİMİYETİ ‘YA İSTİKLAL, YA ÖLÜM’ PAROLASIYLA İLAN EDİLDİ”

“Tarihte öyle dönemler vardır ki manası çağları aşarak geçmişten geleceğe bir köprü gibi uzanır; büyük devlet olmanın, millet şuuruyla birlikte yaşamanın mihenk taşları da bu dönemlerde gizlidir; bir destan misali nice öğütler verir, doğru istikametler tayin eder. Bu sebeple bağımsızlık ve egemenlik destanımız olan 23 Nisan, büyük devletler kuran, üç kıtada, yedi iklimde bütün insanlığı kucaklayan nizamlar inşa eden Türk milletinin şanlı tarihinin müstesna bir örneğidir. 23 Nisan Türk milletinin işgallere, felaketlere, katliamlara ve ızdıraplı göçlere mahkûm edilişine karşı muhteşem şahlanışıdır. Bağımsızlık mücadelemiz işgalcilerden himaye dilenenlere “Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.” diyerek vatan için her bedeli göze alan Kuvayımilliye’de anlam bulur. Bu mücadele Hatay’da Kara Mehmet Çavuş, İzmir’de Hasan Tahsin, Ayvalık’ta Yarbay Ali Çetinkaya, Maraş’ta Sütçü İmam olmuş, düşmanın üzerine yıldırım misali yağmıştır. Düşmana atılan ilk kurşunlar, Atatürk'ün Samsun'da attığı ilk adımla perçinlenmiş, Anadolu'nun her köşesinde gür bir sesle yankılanmıştır. Amasya Tamimi’yle millî bağımsızlığın milletin azim ve kararıyla gerçekleşeceği ilan edildi. Erzurum Kongresi'nde “Millî sınırlar içinde vatan bir bütündür, parçalanamaz.” kararı dünyaya duyuruldu. Sivas Kongresi'nde manda ve himaye reddedildi. Millî iradenin bütün vatan topraklarında hâkim kılınacağı “Ya istiklal, ya ölüm!” parolasıyla ilan edildi.”

“23 NİSANDA ÜLKEMİZE HÜRRİYETİ MÜJDELEDİLER”

İngiliz kuvvetlerinin 16 Mart 1920’de İstanbul’u işgal ederek Meclis-i Mebusan’ı dağıtıp millet iradesine alçakça kastettiğini belirten Akçay, bu ağır şartlar altında Ankara’da olağanüstü yetkilere sahip bir Meclisin toplanmasının zorunlu kılındığını hatırlattığı açıklamalarında şunları kaydetti:

“Türkiye Büyük Millet Meclisi yüz üç yıl önce, memleketin dört bir yanından gelen kahramanların dualarıyla, azim ve iradesiyle açıldı. O kahramanlar, ümitleri boğan felaketlerden göz kamaştıran zaferler çıkartarak 23 Nisanda ülkemize hürriyeti müjdelediler, Meclis çatısı altında bölücü emellerle farklılıkların altını çizmek yerine, etnik köken, dil, mezhep, yöre ayrımı yapmaksızın millî devlet ülküsünde birleştiler, 23 Nisanı milletimizin geleceği olan çocuklarımıza ve dünyadaki tüm çocuklara armağan ederek umut saçan bir gelecek inşa ettiler. “

“SİYASİ İSTİKRARSIZLIK SÜRECİNDE MEMLEKETİMİZ AĞIR BEDELLER ÖDEDİ”

TBMM’nin Kurtuluş Savaşı’nın yöneten ve Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran yüce bir Meclis olduğunu vurgulayan Akçay, Türkiye’nin pek çok hamlesinin ve demokrasinin Meclis çatısı altında olgunlaştığını ve perçinlendiğinin altını çizdiği konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Bu Meclis, ülkemize çok büyük hizmetler yapmıştır fakat ne yazık ki siyasi tarihimiz aynı zamanda çok sayıda siyasi krizlerle, darbelerle, muhtıralarla, vesayet girişimleriyle de kesintiye uğramıştır. Sistemden kaynaklanan sorunlar nedeniyle pek çok hükûmet krizi çıkmış, istikrarsız hükûmetlerin deneme yanılma yöntemiyle ülkemizin temel meseleleri âdeta ortada kalmıştır. Yaşanan siyasi istikrarsızlıklar nedeniyle boşa giden emeklerimiz, yarım kalan yatırımlarımız, devam ettirilemeyen projelerimiz, iç ve dış odaklar tarafından engellenen hamlelerimiz, velhasıl kaybolan yıllarımız olmuştur. Terör örgütleri ve ihanet yuvaları, yaşanan siyasi istikrarsızlıklardan da yararlanarak memleketimize ağır bedeller ödetmiştir.”

PARLAMENTER SİSTEMLE GEÇEN 72 YILIN BİLANÇOSU

Açıklamalarının devamında çok partili hayata geçiş sürecinden bahseden Erkan Akçay, “Çok partili demokrasi tarihimizin 1946 ile 2018 yılları arasında geçen yetmiş iki yıllık döneminin bilançosuna kısaca göz atmakta yarar vardır. Ülkemizde çok partili seçimlerin ilk kez yapıldığı 1946’dan Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin yürürlüğe girdiği 24 Haziran 2018’e kadar geçen yetmiş iki yıl içinde tam 51 hükûmet görev yapmıştır. Bu yetmiş iki yıl boyunca 17 koalisyon hükûmeti, 6 azınlık hükûmeti, 3 darbe hükûmeti, 2 de geçici seçim hükûmeti kurulmuştur. Yetmiş iki yılda 20 genel seçim yapılmıştır. Bu 20 genel seçimin 11’i erken seçim, 7’si olağan seçim, 2’si de darbe sonrası seçimler olmuştur. Hükûmetlerin ortalama görev süresi bir buçuk yılı bile bulmamıştır.” dedi.

“CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ İSTİKRARI SAĞLADI”

2018 yılından itibaren geçilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi sayesinde parlamenter sistemle geçen 72 yıllık siyasi istikrarsızlık dönemine nokta koyarak Türkiye’de siyasi istikrarın sağlandığını belirten Erkan Akçay, “Bu çok önemli bir kazanımdır, bunu asla göz ardı edemeyiz. Beş yılı başarıyla geride bırakan bu sistemle ülkemiz kaybolan yıllarını telafi etmektedir.” dedi.

“PARLAMENTER SİSTEME GERİ DÖNME ARZUSU SİYASİ KÖRLÜKTÜR”

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle prangalarından kurtulan Türkiye’nin atılımlara engel olan kronik sorunlara yeni sistemle neşter vurduğunu belirten MHP’li Akçay, parlamenter sisteme dönme arzusunun siyasi bir körlük olduğunu aktardığı açıklamasında “Dünyada birçok ülke hükûmet krizleri ve siyasi istikrarsızlıklarla boğuşurken Türkiye, Cumhurbaşkanlığı Hükûmet sisteminin yönetimde sağladığı istikrarla adeta bir çınar gibi kök salmakta, yükselişe geçmektedir. Türkiye dünyanın ufkunda bir yıldız gibi parlamaktadır. Eski parlamenter sisteme dönme arzusu siyasi bir körlük, müzmin bir ufuksuzluk, geçmiş deneyimlerden ders almayan bir akılsızlıktır.” dedi.

“YÖNETİMDE SAĞLANAN İSTİKRAR HER ALANDA BAŞARILARLA PERÇİNLENDİ”

Yeni sistemle sağlanan istikrar sayesinde tarihte ilk kez Gazi Meclis’in 6’ncı yasama yılında çalışmalarını sürdürdüğünü ve tamamlanmak üzere olduğunu söyleyen MHP’li Akçay, “Türkiye Büyük Millet Meclisi 27’nci Yasama Döneminde 14 parti, 5 grup ve 4 bağımsız milletvekilliğiyle çoğulculuğu ve temsilde adaleti sağlamış, yüz üç yıllık tarihinin güçlü, fonksiyonel ve demokratik Meclisine sahiptir. Yönetimde sağlanan istikrar; ekonomik altyapıda, diplomaside, savunma sanayisinde, yerli ve millî teknolojide, terörle mücadelede, millî haklarımızın korunmasında, sağlıkta, sporda ve her alanda kazanılan başarılarla perçinlenmektedir. “ diye konuştu.

YERLİ VE MİLLİ TEKNOLOJİK ATILIMLARA DÜŞMANLIK GÜDENLERE TEPKİ

“Hükûmet krizleriyle, emperyalist müdahalelerle, darbelerle, vesayetle, istikrarsız yönetimlerle sekteye uğrayan atılımlarımıza sahip çıkılmaktadır” diyen MHP’li Akçay, gerçekleştirilen projeleri görmezden gelerek yükselen seslere karşı tepki gösterdiği açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“ ‘Otomobil yapıyormuşuz. Hani nerede?’ diyenler, İstanbul Rıhtımı’nda ziyarete açılan TCG ANADOLU askerî gemimizi, KIZILELMA insansız savaş uçağımızı görmezden gelenler, Karadeniz doğalgazının karaya ulaştığını görmemekte ve inanmamakta inat edenler, bor karbür tesislerinin yarattığı katma değerin kıymetinden habersiz olanlar, yerli ve millî teknolojik atılımlarımıza âdeta düşmanlık güdenler hayal kırıklığına uğramaktadırlar.”

“TÜRKİYE YÜZYILI BAŞLAMIŞTIR”

“Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını idrak ettiğimiz 2023 yılında Türkiye Yüzyılı başlamıştır” diyerek Türk milletine seslenen Akçay, MHP ve AK Parti sıralarından yükselen alkış sesleriyle tamamlanan konuşmasını şu şekilde bitirdi:  

“Türkiye'nin muhteşem yükselişi artarak devam etmektedir; 21’inci yüzyıl, Türk ve Türkiye yüzyılı olacaktır. Bu düşüncelerle, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm Millî Mücadele kahramanlarımızı, şehitlerimizi, Gazi Meclisin tüm üyelerini rahmet ve minnetle anıyorum. Muhterem heyetinizi saygıyla selamlıyorum.”

Editör: Ferhat Erdemir