Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla bir kutlama mesajı yayımladı. Cumhuriyet’in 102’nci kuruluş yıl dönümünü “büyük bir kıvanç ve bahtiyarlıkla” kutladığını belirten MHP Lideri Devlet Bahçeli, “Türkiye Cumhuriyeti; tarih sahnesinde tezahür eden, aralarında kopmaz bağlar bulunan, yıkılanın kurulanla eklemlendiği Türk devletler zincirinin ebediyete kadar var olacak son halkasıdır” ifadelerini kullandı.
Lider Bahçeli, mesajında Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına “diriliş ruhu” ve “yüksek hedeflerin rehberliğinde” girildiğini vurgulayarak, Türk ve Türkiye Yüzyılı vizyonuna dikkat çekti. MHP Lideri Bahçeli, “Bir yanda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin kökleşmiş kurumsal yapısı, diğer yanda iç barış ve huzur ortamını derinleştiren milli birlik ve kardeşliğimiz gücümüze güç katmaktadır” dedi.
“Terörsüz Türkiye hedefiyle huzur ve istikrar kalıcı olacak”
MHP Lideri Devlet Bahçeli, Türkiye’nin bölgesinde ve küresel arenada itibarı artan güçlü bir devlet haline geldiğini belirterek, “‘Terörsüz Türkiye’ hedefinin gerçekleşmesiyle beraber ülkemiz ve milletimiz huzurla, istikrarla, muasır ve müreffeh bir şekilde yeni yüzyıla mühür vuracaktır” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet’in, Türk milletinin birlik ve kardeşliğini perçinleyen bir değer olduğunu söyleyen Lider Bahçeli, “Yeni yüzyılın ikinci yılında ‘Terörsüz Türkiye’ gayesiyle emperyalist prangalar kırılacak, ezeli ve ebedi kardeşliğimiz ortak kader mizanında billurlaşıp ayrılmaz bir bütün haline gelecektir” dedi.

“Cumhuriyet, Türk-Kürt kardeşliğinin şahlanış timsalidir”
MHP Genel Başkanı, bölücü terör örgütlerinin tamamen son bulmasıyla Türkiye’ye kalıcı bir bahar havası geleceğini ifade ederek, “Terörsüz Türkiye, Cumhuriyet’in kurucu ruhunun, Milli Mücadele yıllarında çekilen ıstıraplardan doğan milli zaferin yeni yüzyıldaki nişanesi, Türk-Kürt kardeşliğinin şahlanış timsalidir” sözlerini kullandı.
Lider Bahçeli, Cumhuriyet’in “kimsesizlerin kimsesi” olduğunu belirterek, “Cumhuriyet halka dayanan, halkla yaşayan, halkın iradesiyle var olan ve demokrasiyle taçlanan yönetim demektir. Cumhuriyet, milletle devleti birleştiren, devleti millete hadim kılan zamanlar üstü bir mananın sonucudur” dedi.
“Atatürk’ün en büyük eseri payidar olacaktır”
MHP Lideri Bahçeli, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “En büyük eserim” dediği Türkiye Cumhuriyeti’nin ebediyen yaşayacağını vurguladı. “Küresel şantaj ve iç-dış ihanet şebekelerinin oyunları, milli birlik azmi karşısında hükümsüz kalacaktır” diyen Lider Bahçeli, Cumhuriyet’in fikri ve iradi gücünün, özgür ve bilinçli nesillerin teminatı olduğunu söyledi.
Cumhuriyet’in sadece bir yönetim biçimi değil, “mütemadi bir sosyo-kültürel gelişim ve milletleşme sürecinin yeni bir aşaması” olduğunu dile getiren MHP Lideri Bahçeli, “Cumhuriyet vatandaşlarımız arasında eşitliği ve katılımı sağlarken, demokrasiye işlev, topluma da beşeri bir taban kazandırmıştır” dedi.
“Cumhuriyet, cumhurla geleceğe uzanacak”
Mesajını “Cumhuriyet, Cumhurla geleceğe uzanacak; istiklal ve istikbal haklarımız hiçbir tertiple zedelenemeyecektir” sözleriyle sürdüren MHP Lideri Bahçeli, büyük Türk milletinin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutladı. “Devletimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, Milli Mücadele kahramanlarına, muhterem şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor, Cumhuriyet’in ilelebet var olacağına inanmışlıkla ve kararlılıkla beyan ediyorum.” dedi.
MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin açıklamasının tamamı:
Türkiye Cumhuriyeti; tarih sahnesinde tezahür eden, aralarında kopmaz bağlar bulunan, yıkılanın kurulanla eklemlendiği Türk devletler zincirinin ebediyete kadar var olacak son halkasıdır.
Cumhuriyetimizin ilk yüzyılı geride kalmış, ikinci yüzyılının ikinci yılına hayranlık uyandıran diriliş ruhuyla ve yüksek hedeflerin refakatiyle ulaşılmıştır.
Önümüzde perde perde açılan Türk ve Türkiye Yüzyılının canlı, cüretkar ve cesaret dolu umutları bulunmaktadır.
Bir yanda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin kökleşmiş, temellenmiş, yerleşmiş, devlet ve toplum hayatını ilmek ilmek örmüş göz alıcı kurumsal yapısı, diğer yanda iç barış ve huzur ortamını derinleştirip genişleten milli birlik ve kardeşliğimizin övünç duyulacak gelişmesi gücümüze güç katmaktadır.
Bu gücün mahsulü bölgesinde ve küresel arenada itibarı sivrilen ve iradesi serpilen büyük Türkiye’nin muştusu olarak belirginlik kazanmaktadır.
Kaldı ki “Terörsüz Türkiye” hedefinin gerçekleşmesiyle beraber ülkemiz ve milletimiz huzurla, istikrarla, muasır ve müreffehle pekişmiş yeni yüzyıla mühür vuracaktır.
Türkiye Cumhuriyeti devleti geçmişe kıyasla bugün çok daha müessir, çok daha önü ve bahtı açık vaziyettedir.
Karanlığa, kargaşaya, karışıklığa, kavgaya, kutuplaşmayla ihatası yapılan korku ve kaygıya teslim edilecek bir geleceğimiz, bununla mündemiç milli gerçeğimiz asla yoktur.
Yeni yüzyılın ikinci yılında “Terörsüz Türkiye” gaye ve gayretiyle ayağımıza vurulan emperyalist prangalar kırılacak, ezeli ve ebedi kardeşliğimiz ortak kader mizanında iyice billurlaşıp ayrılmaz/ayrılamaz bütün haline gelecektir.
Bölücü terör örgütünün tamamıyla son bulması ülkemize kalıcı bahar havası getirecek, bunun bölgemize de muhakkak olumlu ve kayda değer yansımaları olacaktır.
Elbette “Terörsüz Türkiye” amacından rahatsızlık duyan, tahrik ve taciz ortamını diri tumanın çabasında olan yerli ve yabancı odakların varlığı az çok herkesin malumudur.
Barış ve kardeşlikten ürken, bu nedenle fitne aşılamak için pusuda bekleyen çevrelerin açık veya gizli provokasyonlarına her zaman hazırlıklı ve tedbirli olmakta fayda vardır.
Terörsüz Türkiye, Cumhuriyet’in kurucu ruhunun, kuruluş felsefesinin, Milli Mücadele yıllarında çekilen ıstırap ve çilelerden doğan milli zaferin yeni yüzyıldaki nişanesi, Türk-Kürt kardeşliğinin şahlanış timsalidir.
Cumhuriyet halka dayanan, halkla yaşayan, halkın hissiyat ve iradesiyle var olan, dahası demokrasiyle taçlanan ve gerçek anlamını kazanan yönetim demektir.
Cumhuriyet aynı zamanda kimsesizlerin kimsesi, geçmişle geleceğin köprüsü, milletle devleti birleştiren, daha yerinde bir ifadeyle devleti millete hadim kılan zamanlar üstü mana ve muhtevanın müşahhas sonucudur.
Aziz Atatürk’ün” en büyük eserim” dediği Türkiye Cumhuriyeti devleti elbette payidar olacaktır.
Küresel şantaj ve baskı mekaniği, iç ve dış ihanet şebekesinin bitmeyen şirret oyunları milli birlik ve dayanışma azmi karşısında hükümsüz ve etkisiz kalmaya mahkumdur.
Bunun teminatı büyük Türk milletinin hem bugünkü hem de gelecekteki asil evlatları, kahraman nesilleridir.

