Maç öyle bir başladı ki… 2 yıl 9 ay sonra Galatasaray maçına çıkan Hüseyin Göçek, Diouf’un yaptığı faul sonrasında Luyindama’ya sarı kart gösterdi. 88 dakikalık bir hataydı. Bir dakika sonra, yerden ceza alanına gelen topta, ilk kez forma giyen Nelsson ve Luyindama birbirini girince, Lobjanidze golü attı. Ligde ve Avrupa’da üstleri hedefleyen Galatasaray, rakip alana gitmeden oldu bunlar.

Konuk takım golle geriye yaslanıp kontratak düşününce, oyun Hatayspor sahasında oynanmaya başladı. Terim’in bu maçlık ‘tek santrfor’ tercihi Diagne, Fatih’in yakın markajı altında hareketsiz kaldı. Giresun’da olduğu gibi, Taylan’ın uzun pasıyla başlayan atakta Feghouli’nin bitirdiği top, skora ve oyuna denge getirdi.

Hedefleri açısından rakibinden bir adım daha ileride bulunan Sarı Kırmızılılar, ikinci yarıya aynı kadro ile ‘önde basın’ talimatı ile çıktı. Hedefi gol olan, ancak gol için ne yapması gerektiğine dair bir ezberi olmayan oyuncular, kendi bireysel becerileri ile bir şeyler yapmaya çalıştı. Ayağına her topu alan en boşta ve yakında gördüğü Sarı Kırmızılı formaya gönderdi topu. Geriye, yana, bir adım ileri, iki adım geri… Top takımda kaldı da kaleyi gören olmadı. Biraz Kerem, biraz Sacha Boey’in çabukluğu ortalığı karıştırmasa, hiç yoktu oyunda Galatasaray.

Sonra Terim oyuna müdahale yaptı. Rakibin atak sayısı arttı. Oyun Hatay kalesinde heyecan, Galatasaray kalesinde tehlike şeklinde sürdü. Ona yakın kornerde işe yaramayan fizik üstünlük, son dakikalarda Luyindama ile işe yaradı. Üç puan geldi. Ve ortaya çıktı ki, Galatasaray’ın iyi bir taktik ezbere ya da çok çok şansa ihtiyacı var…aa.com.tr/tr