Aylardır yurdun dört bir yanındaki üniversitelerden ihbar yağıyor…

Memleketin bu vaveylası içinde, oralarda olanı biten gözden kaçıyor…

Mikroskopik bir varlığın darmadağın edişinden beter mikrop, üniversitelerimize çöreklenmiş at koşturuyor…

İnanın üniversitedeki FETÖ artıkları ve sarı sendika kafası temizlendiği gün, ülke rahatlayacak…

Şu zamanda belki birilerinin dikkatini çeker de gereği yapılır diye kısaca yazıyorum…

Dosyalar dolusu belge ve delil var çünkü…

*

Hatırlayın: 5 Nisan 2018’de Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde manyağın biri bir katliam yapmıştı…

Volkan Bayar adlı bir kripto araştırma görevlisi, 4 akademisyeni şehit etti…

O günden beri ilginç gelişmeler oluyor ve bu adamı birileri koruyor…

Şimdi de akıl hastanesine gönderiyorlar… Rektörlük, YÖK ve savcılık dikkatli olmalıdır bu adam ve eşi hakkında…

Meselâ…

Katil Bayar ve eşi 15 Temmuz gecesi ESOGÜ matbaasındaki toplantıda ne yapıyordu?

Meselâ…

Bu katil yurt dışında silah eğitimi aldı mı, herkese 12 ay verilen hazırlık bursu neden bu adama 19 ay verildi?

Meselâ…

Devlet üniversitesinden atılmasına rağmen, usulsüz olarak göreve kim başlattı?

Meselâ…

Volkan Bayar, Gaziosmanpaşa Üniversitesinde dekanı ve ailesini ölümle tehdit ettiğine dair şahitler ve ses kaydı olmasına rağmen kimler bu katili beraat ettirdi?

Dosya kabarık ve önümüzdeki günlerde bir bir deşifre edeceğiz…

Gerisi çok uzun bir zincir ve bu pislik temizlenmeli…

Eski rektör, katil ve azmettirici eşini YÖK ve yargı yeniden gözden geçirmeli…

*

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi ayrı bir problem yumağı…

Temmuz 2019’dan beri sinsi bir tasfiye ve sindirme politikası sürüyor…

Çoğu mahkemelik… İdare Mahkemesi kararlarını bile dinlemez olmuşlar!

Malûm-Sen’in liyakatsizlik örneği işgüzarlıkları işbaşında…

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Devlet Ata’nın ittifak içinde bu salgın belâsıyla savaştığı dönemde şu sorulara bir cevap veren çıkar mı?

Meselâ…

Bu kriz döneminde alelacele Dumlupınar’da kimler kadrolaşma toplantıları yapıyor?

Neden mahkeme kararları uygulanmıyor?

Kendileri gibi olmayan değerli akademisyenlere “itibar suikastı” uygulayan kimler?

Üniversite neden hâlâ Koronavirüs’ten habersiz?

Bu kafanın Türk milliyetçisi-Ülkücü düşmanlığı neyin alâmetidir?

Üniversitenin uzaktan eğitim faaliyetleri neden zaafiyette?

Türk Eğitim-Sen Kütahya Şube Başkanı Erdoğan Aktaş’ı tanımak ve irtibat kurarak “birlikte hayır, ayrılıkta azap vardır” diyebilmeniz için daha ne yaşamamız lâzım ağalar?

Millet “Biz Bize Yeteriz Türkiye’m” kampanyaları ile meşgul, siz ötekileştirmek ve yangından mal kaçırmakla…

Mutlaka gün gelir hesap divanı kurulur!

*

Aksaray Üniversitesi’nde olup bitenler ise pes dedirten cinsten…

Pazartesi günü çok ses getirecek kalın bir dosyayı açacağım…