MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin hibe ettiği arazi üzerine inşa edilen Hacıbektaş Horasan Erenleri Dergâhı Cemevi Külliyesi, Türkiye’nin en büyük cemevi olarak kapılarını açtı. Açılış öncesi Bengü Türk TV yayınına katılan sanatçı Yavuz Bingöl, hem ziyaretine ilişkin detayları hem de MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye olan teşekkürlerini anlattı.
Bingöl, konuşmasında şunları söyledi:
“Ben Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’ye, Alevi-Bektaşi geleneğinden gelen bir vatandaş olarak ve bu ülkede 40 yıldır halk müziğine, sanata, kültüre emek veren bir sanatçı olarak çok çok teşekkür ediyorum. Ziyaretimin amacı da buydu: Allah razı olsun demek. Çünkü bu sadece Türkiye’nin değil, Avrupa’nın da, hatta dünyanın en büyük cemevi külliyesi. Türkiye’nin bugün geldiği koşullarda, Alevi-Bektaşi felsefesine de uygun şekilde böyle bir şaheserin, böyle bir cemevinin yapılması hem kardeşliğimizi, hem millet sevdasını, hem de bir ve beraber olma sevdamızı pekiştirecektir. Kendisine tekrar saygılar sunuyorum.”

Sayın Bahçeli’nin bu konudaki çıkışını çok değerli bulmuştum
Bingöl, ziyareti sırasında yaşanan samimi anlardan da söz etti:
“Ziyarette oldukça samimi anlar yaşandı. Bağlama çaldım. ‘Çeke çeke’ deyişine minnettarız Alevi-Bektaşiler olarak, Sayın Devlet Bahçeli’ye dedim. Bu, Sayın Bahçeli ile üçüncü görüşmemdi. İlk ziyaretimi, terörsüz bir Türkiye temennisiyle yapmıştım. Çünkü 40 yıldır süren terör nedeniyle 50 binden fazla insanımızı kaybettik, trilyonlarca dolar ekonomik kayıp yaşadık. Sayın Bahçeli’nin bu konudaki çıkışını çok değerli bulmuştum. O dönemde terörün son bulması ve Türkiye’nin birliği için yaptığı konuşma çok kıymetliydi. O süreci desteklemek amacıyla kendisini ziyaret etmiştim.”
Sanatçı, o dönemde oluşturdukları sivil destek grubuna da değindi:
“Ben, Bahçeli’nin açıklamalarının toplumda yankı bulması için Sırrı Süreyya (rahmetli), akademisyenler, gazeteciler ve sanatçılardan oluşan 40 kişilik bir ekip kurmuştuk. Eğer bize bir görev düşerse, Türkiye genelinde ziyaretler yapacak, kahve sohbetleriyle, halk buluşmalarıyla terörün bitmesi için toplumsal bir farkındalık oluşturacaktık.”
Bingöl, MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye üçüncü ziyaretinde cemevi inşası nedeniyle teşekkür etmek istediğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Bu üçüncü ziyaretimdi. Gerçekten, dünyanın en büyük cemevi külliyesini yaptırdığı için kendisine teşekkürden çok daha fazlasını hak ediyor ama ben en azından bir bağlama götürmek istedim. Makamında Sayın Genel Başkan’a bir Pir Sultan Abdal deyişi okudum ve bağlamamı kendisine hediye ettim. Çok duygulandı. Genel merkezde müze gibi bir alan var, oraya koyulması için talimat vermiş. Henüz gezemedim ama bağlamamın oraya konulduğunu öğrendim. Bu benim için çok kıymetli.”
Yaradan bir kişiyi seçiyor ve o kişi toplumun kaderini değiştiriyor. İşte o kişi Sayın Devlet Bahçeli’dir
Bingöl, MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin ileri görüşlülüğüne dikkat çekti:
“Bu arsayı 15 yıl önce almış. Yani bu kadar geleceği görebilen, öngörüsü yüksek bir şahsiyet kendisi. Hem terörsüz Türkiye konusundaki duruşuyla, hem de bu eserin hayata geçmesiyle milletimizin birlik ruhunu yaşatan bir lider. Allah kendisine uzun ömür versin. Gerçekten böyle dönemlerde Yaradan bir kişiyi seçiyor ve o kişi toplumun kaderini değiştiriyor. İşte o kişi Sayın Devlet Bahçeli’dir.”

Bingöl, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da birlik politikalarına değinerek, “Sayın Cumhurbaşkanımızın da bu konuda çok ciddi katkıları var. Kürt meselesinde siyasete atıldığı ilk yıllardan itibaren Sayın Erdoğan da önemli adımlar attı. 2009’daki Demokratik Açılım sürecinde de ben destek vermek için yanındaydım. Şimdi geldiğimiz noktada, milletimizin birlikte yaşama iradesi daha da güçlenmiştir. Bu millet büyük bir millettir, dünyanın en güzel ülkesinde en güzel insanlarla birlikte yaşıyoruz. Eğer bu birliği korursak, aramıza nifak tohumları ekilmesine izin vermezsek, Türk milletinin önünde hiçbir güç duramaz.” dedi.
Bingöl, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Bu ziyaret benim için çok anlamlıydı. Sayın Devlet Bahçeli’ye ve Sayın Cumhurbaşkanımıza yürekten teşekkür ediyorum. Bu cemevi, hem kardeşliğimizin hem de birliğimizin simgesidir. Alevilik, tıpkı diğer inanç alanlarında olduğu gibi, siyasi istismar aracı olmaktan çıkarılmalı. Hiçbir inanç, kültür ya da geleneğin aşağılanması kimsenin hakkı değildir. Cami-cemevi karşıtlığı yaratmak isteyenlere fırsat verilmemelidir. Biz muhabbet bağında birlikte açan goncalar gibiyiz. Aşkla aynı vücudun iki eli gibiyiz. Çünkü biz biriz, beraberiz ve ilelebet böyle kalacağız. Hz. Muhammed hepimizin peygamberi, Hz. Ali hepimizin iftihar kaynağıdır.”
