ABD’nin Demokrat Partili Başkan adayı Joe Biden’in açıklamaları bu vahşi sömürücülerin alçaklıklarını gözler önüne sererken, Türkiye’deki işbirlikçilerini de ibret verecek biçimde ifşa etmiştir. Hiç kimse, bu açıklamaları zamanlama veya başka eften püften gerekçelerle hafifletmeye, üzerini örtmeye veya sıradanlaştırmaya çalışmasın. Türkiye gündemine girmesinden sonra kimin ne dediğine, nerede durduğuna ve ne tepki verdiğine bakarak, işin aslıyla ilgili bir sonuca varmak mümkündür. Ne yazık ki, CHP ve yancıları yine yanlış tarafta kalmakla yetinmedikleri gibi, Biden’in açıklamaları ile ifşa olmanın telaşına kapılmışlardır. Sayın Bahçeli’nin bu vahim duruma dikkat çekmesiyle daha da paniklemişlerdir.

TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ

Biden’in sözleri ABD’nin Türkiye’deki darbelerde başrolde olduğunu bir defa daha teyit etmiştir. Ancak, 15 Temmuz kalleşliğinin millet iradesi ile şanlı bir şekilde bastırılmasından sonra, artık darbe yoluyla bir yere varamayacaklarına kanaat getirdiklerini anlıyoruz. Elbette vazgeçmiyorlar ve başka oyunlarını devreye sokuyorlar. Sözleri, toplum mühendisliği üzerinden yeni tezgahlar kurduklarını gösteriyor. Özellikle İstanbul seçimlerine vurgu yapması, mutlaka üzerinde durulması ve iyi incelenmesi gereken bir noktadır. Diğer taraftan genel olarak CHP’nin başta darbeler olmak üzere olağanüstülüklere sığınması, Kemal Kılıçdaroğlu’nun 15 Temmuz ihanetini bilerek ve isteyerek yumuşatmaya, hafifletmeye ve hatta yok saymaya çabalaması, FETÖ’nün sözcülüğünü üstlenmesi de Biden’in açıklamalarına çok uygun düşmektedir.

CHP’NİN ÜST AKLI

Bu açıklamalar bir şeyin daha izahını kolaylaştırıyor. Bir ucunda PKK terör örgütünün siyasi uzantısı HDP’nin, diğer ucunda milliyetçilik nutukları atan İP kaçkınlarının yer aldığı, AK Parti eskilerinin de dahil olmak için çok özel bir gayret gösterdiği zillet ittifakını, önce kimin bir araya getirdiğini, sonra da nasıl bir arada tutuğunu hep sorgulamıştık. Biden’in açıklamalarından sonra artık bu nokta da bizim için açıklığa kavuşmuştur ve zilletin şifresi çözülmüştür. Artık çok iyi biliyoruz ki, Sayın Bahçeli’nin de belirttiği gibi Biden CHP’nin üst aklı ve kan ortağıdır. Bu kadarla kalmayıp ileriye dönük başka kirli planların olduğu da yine bu açıklamanın ayrıntılarında net olarak ortaya konulmaktadır.

NAMUS BORCU

Geçtiğimiz aylarda yayınlanan Rand Corporation Raporu’nda da, Türkiye ile ilgili yapılan kirli planlar anlatılırken, muhalefet partilerine destek verilmesinden, hatta parti ve lider isimleri verilerek bahsediliyordu. Şu tesadüfe bakınız ki Biden’n sözlerinde de hemen hemen aynı şeyler var. Yine tesadüfe bakınız ki, CHP’nin 37’inci olağan Büyük Kurultayı’nda konuşan Kemal Kılıçdaroğlu’da dostlarıyla birlikte iktidar olacağını ilan ediyordu. Böylece Kılıçdaroğlu’nun, “dostlar” diyerek, aslında kimleri ve nereleri kast ettiği çok açık biçimde belgelenmiş oldu. Sayın Bahçeli’nin bu konuda yaptığı, “Kılıçdaroğlu’nun, dost kataloğunun hangi sayfasında Biden’in bulunduğunu, bugüne kadar iki tarafın teyit ettiği aracılarla temas kurup kurmadığını açıklaması aziz Türk milletine namus borcudur” çağrısı mutlaka karşılık bulmalıdır.

AÇIK DÜŞTÜLER

Bütün bunlar aynı zamanda CHP ve yancılarının Biden’in açıklamaları karşısında neden karınlarından konuştuklarını, meseleyi başka yerlere çekip sulandırmaya çabaladıklarını, yok sayıp üzerini örtmeye uğraştıklarını da anlamamızı kolaylaştırıyor. CHP ve yancıları bir defa daha açık düşmüştür. Neye ve kime hizmet ettikleri, Türk milletinden alamadıkları iktidarı nerelerden ve hangi bedeller karşılığında bekledikleri, vahim biçimde belgelenmiştir. Sayın Bahçeli’nin bu acı durumun üzerine gitmesi ve Türk milletinin daha iyi anlamasını sağlayacak açıklamaları karşısında iyice paniklemiş ve saldırıya geçmişlerdir.

KOKUNUN GELDİĞİ YER ALENİLEŞECEK

CHP’li Faik Öztrak’ın atmış olduğu seviyesiz tweetle tam olarak suçluların telaşı içinde olduklarını ibret verecek biçimde göstermiştir. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri Sayın İsmet Büyükataman’ın bu seviyesizliğe verdiği, “Başını kumun altına gömdüğünde saklandığını zannedenler, gerçeklerin mutlaka gün yüzüne çıkmak gibi bir huyu olduğunu unutmaktadır. Dün PKK’nın siyasi uzantıları nasıl çıkıp da kirli ortaklıklarını ortaya döktüyse, yarın da bugünkü kokunun nereden geldiği alenileşecektir” cevabı, aynı zamanda bundan sonra nelerle karşılaşıp, hangi rezilliklere, hangi ihanetlere tanıklık edebileceğimizi de ortaya koymaktadır.

MÜJDE!

Neresinden tutsak elimizde kalıyor, nereden başlasak aynı yere geliyoruz. Bu CHP yönetimi ülkenin en büyük sorunu, en ağır yükü haline gelmiştir. Sayın Cumhurbaşkanı bugün Türk milletine büyük bir müjde vereceğini duyurmuştur. Herkes gibi biz de bu müjdenin ne olacağını büyük bir merakla bekliyoruz. Çeşitli yorumlar, tahminler yapılıyor. Hepsini dinledik, ama hiçbirini dikkate almadık. Bizim için Sayın Cumhurbaşkanının ne diyeceği önemlidir. Müjde olduğuna göre, mutlaka çok sevineceğimiz bir haber verecektir. Bugünkü CHP zihniyetinden nasıl ve ne şekilde kurtulabileceğimizi söylerse, bu da bizim için bir müjdedir!