Bizdeki hocalar panik. Bir kere özgüvenini kaybederse, futbolcular arasında adaletli tercihler yapmazsa, çevresindeki çok sayıda insanı dinlerse, her hafta ayrı isimlere şans tanırsa dengeleri bozuluyor. Tamam sakatlıklar var, tamam virüs belası da var ama bu bütün takımlar için geçerli değil mi ? Fenerbahçe gibi bir takımın hocası tüm futbolcularını hazır tutmaz mı ? Stoperleri değiştir, sağ-sol bekleri değiştir, orta sahayı kurcala, kanatlarda her hafta farkı isimleri sahaya sür, golcülerle oyna, nereye kadar.

Bir tek Altay ve Tisserand’ın takımdaki yeri değişmemiş. Onlarda da denge kaybolmuş. Altay “abuk” çıkışı ile kırmızı kart görmüş, Tisserand geldiği günlerdeki oyununu mumla aratıyor. Onun da her hafta değişik arkadaşıyla oynamaktan kafası karışmış. Bir de saha içi kargaşası var Sarı Lacivertli takımda. Herkes birbirinden şikayetçi, herkes dert yanıyor. Bir bakıyorsun Gustavo bağırıp çağırıyor, bir bakıyorsun Mert Hakan hocasına celalleniyor. Kupa maçında yazmıştık, yine yazıyoruz. Bu takımda hoca da dahil, bir çok futbolcunun birbiriyle sorunu var. Yoksa böyle derinliği olan, böyle usta ayaklara sahip bir takım bu hallere nasıl düşer.

Yazacak tek şey var, Fenerbahçe için tehlike çanları çalıyor. Ali Koç ve yönetimi bir an önce takıma müdahale etmeli, düzene sokmalı. Bu sene de beklentileri karşılayamazlarsa, vay hallerine. Ve Gaziantep SK, taş gibi bir takım. Bazı hareketlerine, söylemlerine kızıyoruz ama Sumudica bu işi biliyor. Tebrikler ona ve takımına.