İmamoğlu'nun rotayı CHP genel başkanlık koltuğundan İBB adaylığına çevirmesi kulislerde, "CHP'deki değişim rüzgarı delege duvarına çarparak sona erdi, İmamoğlu havlu attı" yorumlarına neden oldu. 28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçimi ardından partinin yenilginin sorumluluğunu üstlenemediğini belirten İmamoğlu, "CHP, ikinci parti olmakla övünmemeli. Asla durumu idare edemez" dedi.

CHP’de seçim sonrası başlayan 'değişim' tartışmalarının başında gelen isimlerden İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu Haliç Kongre Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi.

İstanbul'u bir kez daha savunmak için yola çıktığına yönelik adaylık mesajı veren İmamoğlu, CHP'deki değişimin de şart olduğu vurgulayarak yeni yol haritasını açıkladı.

İmamoğlu'nun açıklamalarından satır başları;

"İstanbul'u kazanan Türkiye'yi kazanır. Ben bu sözü çok önemsiyorum. Yerel seçimlerde İstanbul'u kazanmak büyük siyasi başarıdır. İstanbul'u kazanan belediye başkanı dünyanın en önemli şehrine hizmet etme onuruna ulaşır.

O kişi milletin takdirini kazanırsa bu başarı onu ulusal ve uluslararası siyasette önemli yere ulaştırır. Ben İstanbul'u kazanan Türkiye'yi kazanır sözünü seçim galibiyeti olarak algılamıyorum sadece.

'KENDİMİ İSTANBUL İLE MÜHÜRLÜ KABUL EDİYORUM'

İstanbul'un bu devasa sorunlarını çözmek, aynı zamanda Türkiye'nin sorunlarının nasıl çözüleceğinin de sınav yeridir. Tam da bu nedenle benim anladığım şekliyle 'İstanbul'u kazanmak Türkiye'yi kazanmaktır. İstanbul ve Türkiye'nin kaderi mühürlüdür. Ben de kendimi İstanbul ile mühürlü kabul ediyorum.

'CHP İKİNCİ PARTİ OLMAKLA ÖVÜNEMEZ'

CHP'deki değişim ve dönüşüm sürecinin önemine dikkati çeken İmamoğlu, şunları söyledi:

İBB'yi hep birlikte korumalıyız. İBB'nin bu iktidarın eline geçmesinin maliyetinin idrakına hep birlikte varmalıyız. İBB'yi gayrihukuki yollardan elde etmek için birçok yol denendi ve denemeye de devam edecekler. Bunu şimdiye kadar hep birlikte engelledik. Seçimlerde İstanbul'u hep birlikte kazanmak için bir araya gelmeliyiz. Aramızdaki tartışmaları bir kenara bırakıp milletçe bu sürece odaklanmalıyız. Parti ayrımı yapmadan, beraberce hareket etmemiz gerekiyor. Ben, 2019 seçimlerindeki gibi partiler ötesi İstanbul ittifakını kurmak için elimden geleni yapacağım. Muhalefet partilerinin de bu şuurla hareket edeceğine, bu meselenin partiler üstü bir mesele olduğunun anlaşılacağına ben yürekten ve gönülden inanıyorum.

Özellikle, CHP'li yol arkadaşlarıma da seslenmek istiyorum: Mayıs 2023 seçimlerinde yaşadığımız hayal kırıklığı beni çok derinden üzmüştür. Ben, bunu birçok vesileyle de dile getirdim. Halkımızdan, bu seçim mağlubiyetinden dolayı özür diledim. Bu hayal kırıklığının nedenlerinden biri de yenilginin sorumluluğunu üstlenme, gerçekle yüzleşme konusunda gerekli duyarlılığın gösterilememesidir. 28 Mayıs gecesinden başlayarak ortaya konan tavır partililerimizi, seçmenlerimizi anlamak ve hissetmek kaygısından ne yazık ki çok uzaktır. Ne var ki ifade edeyim ki benim dünyamda asla umutsuzluğa yer yoktur. Umudun önündeki engelleri hep birlikte kaldırmalıyız. Ben, bu mağlubiyetin partimizde köklü ve kapsayıcı bir tazelenme sürecinin başlamasına vesile olduğunu da görüyorum. Şunu ifade etmeliyim: Bu uğurda partimin değişimi, döğüşümü siyaset hayatımın çok önemli bir misyonudur. Yürüdüğüm menzil de bu değişimdir. Sevgili CHP'li yol arkadaşlarım: Artık CHP seçim kaybedemez, kaybetmemeli. CHP, ikinci parti olmakla övünemez, övünmemeli. CHP önderliğindeki toplumsal ve siyasal muhalefetin yerel seçimleri kazanması da bir zorunluluktur. CHP'liler bu yüksek kazanma arzusu, azmi ve bilinciyle hareket etmek mecburiyetindedir. Önümüzdeki seçimlerde sadece belediye başkanlıklarını değil, belediye meclislerini de hep birlikte kazanmalıyız.

CHP'deki kadrolar, önlerinin açılmasını beklemektedir. Yenilenme, değişim, dönüşüm tabii ki kolay değildir ama bunu hep birlikte gerçekleştirmek zorundayız. Başaramadığımız takdirde milletimizin seçim sonrası oluşan hayal kırıklığının kalıcı hale gelmesi en önemli risktir.

Ben, partimin bir evladı olarak bu dönüşüme en içerikli ve etkili şekilde katkı sunmaya devam edeceğim. İstanbul'a ihanet edilemez.

Ben, Büyükşehir Belediye Başkanı olarak ilk yola çıktığımda tüm halkımıza bu mukaddes şehrin en başarılı belediye başkanı olacağıma söz verdim. Bu sözümü tutmaya devam edeceğim.

'CHP'DE GENEL BAŞKANLIK İÇİN ÖZGÜR ÖZEL'İ DESTEKLEYECEK MİSİNİZ?' SORUSU

İmamoğlu, CHP'deki kurultayda kimi destekleyeceğine ilişkin soruya, "Varsayımlar üzerine konuşmayı doğru bulmuyorum. Kurultay tarihi belli değildir. Şu anda kongreler sürüyor" cevabını verdi.

Değişim, dönüşüm sürecinde temennileri olduğunu belirten İmamoğlu, "Bunları dört kez genel başkana ilettim. Ben hala Sayın Genel Başkan'ın değişim, dönüşüm sürecinin liderliğini yaparak partimizin tüm kadrolarıyla yenilenmesiyle geleceğe coşkulu şekilde ulaşmasını sağlayıcı bir süreci hazırlaması gerektiğini düşünüyorum" dedi.

"BEN ADAYIM DEMEDİM, YOLA ÇIKIYORUM DEDİM"

İmamoğlu, parti içinde kendisine yönelik eleştirilerin sorulması üzerine de, "O eleştiriler nasıl disiplin sorunuysa benim adaylığımı ilan etmem de disiplin sorunudur. Ben adayım demedim. Tam 7,5 ay kampanya yürüttüm. Şu anda da bir seçim kaybeden olarak bir travmamız var. Ama buradan sıçrama gücümüz de var. Bunu toplumla başarabiliriz" diye konuştu.

Editör: Bilge Güler