[email protected]

AKP medyası içinde AKP-MHP ittifakından rahatsız olduğunu çok net belli eden kişiler var. Bunlar kendini referandum ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde göstermişlerdi, şimdi de yerel seçim öncesi “Cumhur ittifakına nasıl gölge düşürürüz” çabası içinde kendilerini gösteriyorlar. Bu çaba içindekilerden birisi de Yeni Akit yazarı Kenan Alpay’dır. Onun asıl derdi Cumhuriyet değerleri, Atatürk ve Türklükle ilgili olduğu için aynı zamanda MHP’ye karşı da büyük bir alerjisi vardır. Geçtiğimiz günlerde MHP Genel Sekreteri Sayın İsmet Büyükataman da Kenan Alpay’a hak ettiği cevabı vermişti.

Kenan Alpay, her ittifak dönemi AKP-MHP ittifakından rahatsız olduğuna dair yazılar yazıyor. CHP rahatsız, HDP rahatsız, İP rahatsız bir de Kenan Alpay gibiler rahatsız…

Kenan Alpay geçen gün yine “Cumhur İttifakı, MHP İpoteğine Dönüşmesin” ara başlıklı bir yazı kaleme aldı. Referandumda ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde AKP-MHP ittifakına yönelik makul yazılar yazsa dersiniz ki; “ O dönemlerde destek oluyordu, şimdi düşünceleri değişti.”

Ama öyle değil, AKP-MHP ittifakına ilk günden beri topyekûn karşı çıkmaktadır.

Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimleri öncesi Nuh Albayrak, Süleyman Özışık, Faruk Aksoy, İlnur Çevik, Kurtuluş Tayiz gibi yazarlar da bu ittifaka darbe vurmak için elinden geleni yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ortaya koyduğu tüm hassasiyetlere aykırı yazılar yazdılar.

Ama hakkını yemeyelim Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler öncesi MHP’ye oy vermenin zararlarını yazan Süleyman Özışık geçtiğimiz haftalarda MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin yerel seçim ittifak açıklamalarına yönelik “Şunu tüm samimiyetimle söylüyorum. Sayın Devlet Bahçeli siyasetin ve devlet adamlığının nasıl yapıldığına dair tez konusu olması gereken bir siyasetçi. İnandığı bir ülkü ve dava var. O davanın adı Türkiye...” cümlelerini barındıran bir yazı yazdı.

Şimdi bu ittifaka yönelik rahatsızlığını devam ettiren ise Kenan Alpay’dır. Belki bu isimler içinde en azılı olanı da o’dur.

Bu durumunu da yazısı içinde her boyutta gösteriyor. Hele şu cümlesindeki düşmanlık temeli her şeyi ele veriyor: “Küçük ama kritik, kendi iç sorunlarıyla boğuşan bir partinin manevra kabiliyetiyle siyaseti ne düzeyde tanzim edebileceğini birlikte izliyoruz.”

Kenan Alpay’ın içinde barındırdığı düşmanlık unsurlarına baktığımızda yarın bir gün AKP HDP ile ittifak yapma kararı alsa en çok ona mutlu olacağından şüphemiz yoktur. Çok şükür, AKP HDP ile tüm bağını kopardı, ortada kalan HDP’yi ise CHP ve İP şimdi ittifaklarında tepe tepe kullanıyor.

Çok net söylüyorum. AKP-MHP ittifakından rahatsız olan kim varsa gerçek Türkiye düşmanı o’dur. 15 Temmuz sonrası AKP-MHP ittifakı Türkiye’nin düşman unsurlarına karşı çok doğru ve milli duruş sergilemiştir. El-Bab, Fırat Kalkanı ve Afrin operasyonu, PKK terör örgütüne karşı içte ve dışta yapılan mücadele, Barzani’ye yönelik referandum tavrı, Türk dünyasıyla yakınlaşma, ABD operasyonlarına karşı duruş bunların en başında olanlardır.

Şimdi bu ve benzeri duruşları göstermiş bir ittifak kimleri, niçin rahatsız ediyor?

Mesele sadece makam, mevki kapma yarışı mı?

Belediyeleri çok kazanma rekabeti mi?

AKP ve MHP oluşturduğu “Cumhur ittifakının” protokolünde “Türkiye’nin inşası için yola çıkmış, şeffaf, bağımsız, kirli hesaplardan uzak, hasbi duygularla kurulmuş…” şeklinde cümleler yazarken şimdi kim siyasi menfaat peşinde koşabilir?

Cumhur ittifakının siyasi ve günübirlik menfaatler için oluşmadığını anlamayanların ne AKP içinde, ne de MHP içinde olmaması gerekir.

Elbette kimse kimseye muhtaç değildir. Elbette demokratik sınırlar içinde eleştiriler olacaktır. Düşünülecek, üzerinde tartışılacak, makul ve mantıklı çözüm bu şekilde bulunacaktır.

Fakat kendini çok belli eden art niyetlilerin önüne de geçilmelidir.

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “Yeri gelmişken, Milliyetçi Hareket Partisi hiç kimseye, hiçbir çevreye, hiçbir şeye muhtaç ve mecbur değildir. Bizim derdimiz Türkiye’dir, Türk milletidir, Cumhur İttifakı’nın tıpkı Kuvay-ı Milliye ruhunda olduğu gibi, diri ve dik duruşunu devam ettirmesidir.” şeklinde sözü herşeyin özetidir. Bu özet içinde anlayana, görene, duyana çok anlam vardır.

Bu süreçte Kenan Alpay gibi yazarlara dikkat edilmelidir. Aksi halde onların yaratacağı bu fitnenin zararı AKP ve MHP’den daha çok Türkiye’ye dokunacaktır.

Cumhur İttifakına zarar verecek her türlü fitne ve fesat, Türkiye’ye karşı kurulmuş sinsi bir tuzaktır.