Şimdi herhangi bir lig takımı Vitor Hugo ve Edgar Ie gibi iki ‘ezber’ savunma ikilisinden yoksun olsa, kim bilir o takımın sorumluları neler söyler… Üstüne bir de takımın gole en çok katkı yapan Nwakaeme gibi oyuncusu yoksun olsa, kelimelerin arasında en çok “ama” sözcüğü sıkışırdı.

Trabzonspor’un başında 50 maçı geride bırakırken yalnızca 4 kez yenilen Abdullah Avcı, bu kadar eksiği sol bekten stoper, formsuzdan savunmacı yola çıktı. Rakip de sıradan değil, Emre Belözoğlu yönetiminde 10 maç oynayıp, 8’ini kazanıp, hiç yenilmemiş Medipol Başakşehir. Eksiklere rağmen ilk yarıda rakibine top göstermedi bordo mavililer. İki şutu direkten döndü. Etkiliydi. Rakibi, hiç öyle son haftaların formda takımına karşı değil de, “yenilmesem, derde girmesem” taktiği ile oynayan bir takım görünümündeydi. Ya da öyle olmak zorunda bırakıldı.

Belözoğlu, belli ki devre arasında ayar yaptı. Takım öne çıktı. Bu kez Trabzonspor, savunmak zorunda kaldı. Zaten 9 puan önde olmanın avantajına sahipti. Oyunu dengede götürmeyi tercih etti. Avcı diğer maçlardan farklı olarak değişiklikleri eski maçlarda yaptığı gibi riskli üç puan hamlesi olarak değil, dengeyi bozmamak adınaydı. İlerleyen dakikalarda konuk da ev sahibine uyunca, maçın kalanı sessizlik içinde sona erdi. Her iki hoca da yenilmeden yol aldı.