A Milli Futbol Takımımız, yarın Bosna Hersek'le bir hazırlık maçı yapacak, Pazar günü de Rusya ile UEFA Uluslar Ligi karşılaşması.

Gelin görün ki, ortada ne bir birlik var, ne de heyecan. Hatta daha da ileri gidelim, futbol kamuoyunun yüzde 80'i maçın oynanacağı şehir ya da stadın ismini bilmiyor.

Futbolcuları saymaya kalksak, 3-5'i bilinir, gerisi kimdir, nedir, maalesef bilinmez.

Milli takımın maç programı takip edilmez. Millet, milli takımına uzak, basın umursamaz, ferderasyon sessiz ve heyecanı yansıtamayan görüntüde.

Halbuki eskiden böyle miydi?

Milli maçlara, günler öncesi tam bir birlik içerisinde gelinir, takım idmana çıktığında, taraftarlar ortalığı birbirine katardı. Maçın oynanacağı şehir, hazırlıklarına takım daha şehre gelmeden başlardı. İlk 11'imiz ezbere bilinir, hatta oyuna sonradan girecekler bile net olarak konuşulurdu. Hoca ile konuşmak, ağızından iki kelam almak için televizyonlar, yazılı basın savaş verir sıraya girerdi. Maça çıkıldığında, tüyler diken diken olur, hep bir ağızdan, coşkuyla istiklal marşımız yeri göğü inletirdi...

Şimdi ne oluyor?

Milli takım sessiz sedasız toplanıyor, kampa çekiliyor. Hoca sessiz, futbolcular sessiz, yöneticilerde 'tık' yok.

Ne kamp yeri, ne de maçın oynanacağı şehirde heyecan var.

Herkes kendi dünyasında.

Maç öncesi bir basın toplantısı, iki futbolcu, teknik direktör açıklaması.

"Hadi hayırlı işler" maça.

Heyecan sıfır, bilgi sıfır, tanıtım sıfır, duygu sıfır.

Değişimden mi yoksa çok dışa dönük kadrolaşmadan mıdır nedir, futbolcu tanıyabilen oranı da düşük. İnsan işte böyle durumda hayıflanıp duruyor...

Nerede o eski milli maçlar, nerede?