“Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi/ Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi” beyiti Kanunî Sultan Süleyman’a ait…

Hz. Peygamberimiz de “İman müstesna, hiçbir kişiye sıhhatten daha hayırlı bir nimet verilmemiştir” buyuruyor.

İnsan için, devlet için “sağlık” çok önemli ve devletin temel görevi vatandaşlarının sağlığı için gerekli tedbir ve yatırımı yapmak, halka sunmak… Anayasanın 56. Maddesi ile herkesin sağlığı devletin teminatı altında…

Bozkurt bakışlı Atatürk’ün “Beni Türk hekimlerine emanet ediniz” sözü adeta bir millî vasiyettir…

Acaba ülkemiz sağlıkta hangi durumda? Özel hastahaneler, şehir hastahaneleri nasıl çalışıyor,

MHP İstanbul Milletvekili, işadamı ve Doktor Hayati Arkaz ile “sağlık sektörü”nü konuştuk…

 ***

 - “Hocam, sağlık nedir, milletimiz için sosyal devletin görevi nedir?”

 Dr. H. Arkaz: “Sağlık hizmeti tüm bireylerin hakkıdır ve en ücra köşelere kadar ulaşmalıdır. İnsan için yapılan en güzel şey sağlık yatırımıdır. Sağlıkta başarı o devletin kendi insanına verdiği en büyük değerdir, sosyal devlet olmanın gereği de budur. Önleyici, koruyucu ve tedavi edici tedbiri devlet almak zorundadır.”

“Güvenin, güvenliğin ve huzurun olmadığı bir yerde sağlık hizmeti de olmaz, hiçbir yatırım da olmaz. Bugün, yurdumuzun doğusunda, batısında, güneyinde, kuzeyinde huzur var, güvenlik var. Terörün bittiği her yerde sağlık hizmetleri de güzel olur.”

“18 yaş altı tüm bireylerin sağlık hizmetlerinin devlet tarafından karşılandığı ülkemizde, sağlığa yapılan her yatırım vatandaşa yapılan yatırımdır. Sağlık hakkı her vatandaşın en tabii hakkıdır. Türk milleti ise bu hakkını emin ellerden temin ediyor. Türk hekimleri dünyaya nam salmış, son derece başarılı ve kaliteli hekimlerdir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Beni Türk hekimlerine emanet ediniz” sözünü akıllara kazıyan hekimlerimiz ve tüm sağlık personelimiz, Türk milletinin göğsünü kabartıyor.”

 -“Bütçe görüşmelerinde konuyu TBMM’ye taşımıştınız. Türkiye’de sağlık sektöründe durum nedir?”

 Dr. H. Arkaz: “Türkiye’de şu anda 160 bin doktor hizmet veriyor. 1 milyonun üzerinde sağlık çalışanımız var. Yatak sayımız 250 bini bulmuş… Sektöre büyük yatırımlar yapıldı, hastane binalarımız son derece modern hale getirildi. Türkiye, sağlık sektöründe her geçen gün kendini yeniliyor, hatta bir hekim olarak, tıp, teşhis ve tedavide, doktor kalitemizde Avrupa’nın çok çok önünde olduğumuzu iddia ediyorum. Amerika ile yarışır vaziyetteyiz ancak Avrupa’nın çok çok önünde olduğumuzdan kimsenin şüphesi olmasın.”

“Avrupa, Asya ve Afrika’dan çok sayıda hasta, tedavi için Türk hekimlerini tercih ediyor. 2019’da yurtdışından 600 bine yakın hasta ülkemize gelerek tedavi oldu. Dünya Sağlık Turizmi Konseyi’ne göre Türkiye, sağlık turizminde dünyada 3. sıraya yükseldi. Türkiye, Avrupa başta olmak üzere Asya ve Afrika’nın sağlık merkezi hâline geldi. Sağlık turizmindeki gelişmeler, ülke ekonomisi için büyük katkı sağlıyor.”

 -“Elde edilen başarılardan örnekler verebilir misiniz?”

 Dr. H. Arkaz: “Özellikle, cerrahi dallarda büyük aşama kaydettik. Bütün büyük ameliyatlar, kalp ameliyatları, beyin ameliyatları, batın ameliyatları artık yurdumuzda, kapalı yapılıyor… Da Vinci Robotik Cerrahi Sistemi'yle kalp ameliyatları, beyin ameliyatları, kanser cerrahisi kapalı yapılıyor… Organ naklinde çok önemli boyutlara ulaştık. Örneğin, eskiden organ alınır, soğuk ortamda tutulur, sonra nakledilirdi; şimdi organ alınıyor canlı bir şekilde, sıcak bir şekilde bir cihaza konuyor, ondan sonra hastaya naklediliyor. Bu da yurdumuzda ilk defa ve bir senedir yapılmaktadır. Bu ameliyatlar sadece İstanbul, Ankara, İzmir'de yapılmıyor, Edirne'den Erzurum'a, Erzurum'dan Diyarbakır'a, yurdumuzun önemli köşelerinde, önemli yerlerinde bu ameliyatlar yapılabiliyor.”

 -“Bunda Tıp Fakültelerimizde verilen eğitimin etkisi nedir?

 Dr. H.Arkaz: “Elbette önemli etkileri var. Tıp Fakültelerimizde verilen eğimin kalitesi dünyaca biliniyor ve dışarıdan çok sayıda tıp öğrencisi ülkemizde eğitim alıyor.”

Devamı edecek...