Biz kavgadayız...

MHP, kirli algı ve kara propaganda olarak nitelendirilebilecek en ağır sosyal medya saldırılarını 1 Kasım 2015 seçimleri sonrasında yaşamıştı. O dönemde FETÖ merkezinde buluşan tüm MHP düşmanları, partiyi ele geçirmek amacıyla sosyal medyayı adeta bir seferberlik halinde kullanıyordu. Yalanlar, iftiralar, kirli tezgâhlar ve karanlık senaryolar birbiri ardına servis ediliyordu.

Ben de bu saldırılara karşı sosyal medyada Ülküdaşlarımızın algısını açık tutmaya çalışarak şu tweetleri paylaşıyordum:

• 3 Temmuz 2016:
  “Adam CHP paylaşımı yapmış, HDP paylaşımı yapmış, cemaat paylaşımı yapmış. Bir tane MHP paylaşımı yok. Ama MHP'li gibi nutuk atıyor…”
• 26 Haziran 2016:
  “Adamın sayfası renk cümbüşü gibi. CHP, HDP, cemaat… Ne ararsan var. Ama MHP’li, Ülkücü gibi ağıtlar yakıyor. Defolun başımdan…”
• 27 Mayıs 2016:
  “Engellediğim 600 cemaat trolünü yönetenler, MHP’deki kongre sizi niçin bu kadar ilgilendiriyor? Bu ‘MHP sevgisi’ birden nasıl oluştu sizde?”
• 18 Mayıs 2016:
  “Adamın tüm paylaşımları CHP, HDP, cemaat… ‘Partimiz MHP’yi ne hâle getirdiniz’ diyor. Trollüğün bile suyunu çıkardılar…”
• 17 Mayıs 2016:
  “Son günlerde silip silip tükenmeyen cemaat trolleri… Boşa yazmayın, sadece profilinizi inceleyip siliyorum. Gerçek kimliğinizle yazın.”
• 15 Mayıs 2016:
  “Dünden beri sildiğim cemaat trolü sayısı 360 oldu. Hayırdır, MHP’de size kim ne garantisi verdi? Çıldırmış gibi saldırıyorsunuz?”
• 14 Mayıs 2016:
  “3 günde 250 cemaat trolü engelledim. Bu nasıl MHP aşkıymış! Daha önceleri neredeydiniz? Ablanız seferberlik mi çıkardı?”

Bugün ise benzeri saldırılar, “Terörsüz Türkiye” sürecinde de çok yoğun bir şekilde başlatılmıştır. Binlerce trol, sahte kimliklerle oluşturulmuş hesaplar üzerinden bu sürecin hareketliliğini fırsat bilerek sosyal medyada yoğun bir şekilde harekete geçmektedir. Her MHP’linin, Ülkücünün bir paylaşımı üzerine adeta it sürüsü gibi doluşmaktadırlar.

Bu hesapların ortak profilinde şunlar öne çıkmaktadır: CHP, İYİ Parti, Zafer Partisi, FETÖ ve PKK’yı feshetmeye ve silah bırakmasını engellemeye çalışan bir atmosfer yaratmaya çalışan ve toplumu tahrik ederek bölücülük propagandası yapan, CIA ve MOSSAD kontrolündeki sayfalar…

Sosyal medyada MHP’ye adeta it sürüsü gibi saldıran trollerin, terör örgütü PKK’nın siyasi uzantılarıyla defalarca ittifak yapan CHP, İYİ Parti ve Zafer Partisi gibi partilerin “tasmalı propagandacısı” hâline gelmesi de ayrı bir trajikomik hadisedir.

O kadar ahmaklar ki, “PKK ile her türlü seçim ittifakına, misyon işbirliğine varız; ama terör örgütünün birleşenlerine teröre karşı cephe alın, örgütü feshedin, silah bırakın çağrısı yapılmasına şiddetle karşıyız” duruşunu sergileyebiliyorlar…

Sosyal medyada MHP’ye ve Ülkü Ocaklarına işte bu duruşun sahipleri saldırıyor. Dertleri gerçeklerle yüzleşmek değil. Ne kadar somut ve açık bir şekilde doğruları ortaya koyarsanız koyun, onlar sadece hakaret ediyor, küfür ediyor ve iftiralarla saldırıyor. Çünkü şartlandırıldıkları tek şey trollük ve dezenformasyon.

Sosyal medyada it sürüsü gibi MHP’ye saldıran, açık ya da sahte kimliklerle haddini bildiren ve gerçekleri yüzlerine çarpan Ülkü Ocakları mensuplarına, Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sayın Ahmet Yiğit Yıldırım şahsında teşekkürlerimi sunuyorum. Çünkü hepsi, gerçek kimlikleri, güçlü hafıza ve muhakeme güçleriyle, Ülkücü Hareketin davasına, liderine ve teşkilatına alçakça saldıranlara haddini bildirmektedir. Ayrıca Türkgün gazetesinin yazılarına ve haberlerine verdikleri etkileşim desteği de son derece takdire şayandır.

Her biri, bu anlamda Ülkücü Hareketin duruşunu ve değerlerini savunan, koruyan birer sosyal medya kalesi olmuştur. Ülkü Ocakları’nın bu tavrını ve görev ahlakındaki duruşunu görünce, Necip Fazıl Kısakürek’in şu sözleri aklıma geliyor: “Kim var!” diye seslenildiğinde, sağına soluna bakmadan fert fert “Ben varım!” cevabını verecek; her ferdi, “Benim olmadığım yerde kimse yoktur!” duygusuna sahip bir dâvâ ahlâkına ihtiyacımız var.

Ayrıca, MHP’ye yönelik her sosyal medya saldırısında tek başına bir ordu gibi mücadele veren, maskeleri düşüren ve çok sayıda trolün sayfasını kapattıran MHP Sosyal Medya Sorumlusu ve Türkgün Sosyal Medya Danışmanı Hüseyin Özkan kardeşimin hakkını da buradan teslim etmek istiyorum.

1 Kasım 2015 seçimleri sonrasında MHP’ye fırtına gibi başlatılan sosyal medya saldırısının bir benzeri, bugün de tekrar edilmektedir.
Her konuda nasıl haklı çıktıysak, “Terörsüz Türkiye” hedefinin mücadelesini de aynı kararlılıkla sürdüreceğiz.
Cemil Meriç’in dediği gibi: “Kavgasız insan, kavgasız düşünce olmaz. Kavga yoksa uyku vardır.”

İllerde ve ilçelerde, sağda-solda sıfat taşıyıp saldırılar karşısında bir paylaşım dahi yapamayan, hâlâ uykuda olanlara da “iyi uykular” deriz…

Biz kavgadayız, kavgada olan herkese selam olsun…