Vinton, Türkiye'de yaşanan depremlerin büyüklüğü, hasara ilişkin veriler ve bu konuda atılabilecek adımlarla ilgili AA muhabirine yazılı açıklamada bulundu.

Türkiye'de 6 Şubat'ta Kahramanmaraş merkezli çok büyük iki depremin yaşandığını anımsatan Vinton, Akdeniz sahilinden kuzeyde Diyarbakır'a kadar 500 kilometre uzunluğunda ve sınır ötesinde Suriye'nin kuzeybatısındaki kentlerde birçok binanın yıkıldığını, çok fazla enkaz yığınının oluştuğunu belirtti.

Vinton, "Türkiye, deprem riski yüksek bir ülke ancak yine de bu depremler hem şiddetleri hem de yarattıkları yıkım bakımından eşi benzeri görülmemiş düzeydeydi. Sonuçları da çok ağır oldu. Bugüne kadar 11 ilde hayatını kaybedenlerin sayısı 49 bin 589'a, yıkılan veya ağır hasar gören bina sayısı da 301 bine ulaştı." bilgisini paylaştı.

Yıkımın ölçeğinin insan havsalasının alamayacağı boyutlarda olduğuna dikkati çeken Vinton, depremden etkilenen bölgenin Avusturya veya Portekiz kadar büyük olduğunu anlattı.

Vinton, depremlerin ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 16,4'üne karşılık gelen 15 milyon insanı barındıran bölgede gerçekleştiğini, bugün itibarıyla depremden etkilenen 2,3 milyon kişinin çadırlarda ve konteynerlerde yaşadığını, milyonlarca kişinin de barınacak yer bulmak için deprem bölgesini terk ettiğinin düşünüldüğünü bildirdi.

Uydu görüntülerinin sahadaki vahim durumu doğruladığını belirten Vinton, depremden çok etkilenen Hatay'da tüm yapıların yüzde 40'ının yıkıldığına, kadim Antakya kentinde bu oranın yüzde 80'lere ulaştığına işaret etti.

Vinton, "Türk hükümeti, depremzedelere yardım için büyük çapta kaynak tahsis etti ve salt geçici barınak değil, komple yeniden inşa için uygulayacağı planları açıkladı. Yardım etmek için tüm dünya seferber oldu, 88 ülke arama kurtarma çabaları ve acil tıbbi yardım için 11 bini aşkın personel gönderdi." ifadelerini kullandı.

Türkiye ile ilişkileri gergin olan ülkelerin dahi acil ihtiyaç yardımlarını depremden etkilenen bölgelere gönderdiğinin altını çizen Vinton, BM sisteminin de tüm kaynaklarını seferber ettiğini vurguladı.

Vinton, "BM kuruluşları, hem çadır, giyim ve hijyen maddesi ile birlikte 6 milyon sıcak yemek dağıtarak acil yardımı hem de acil kamu hizmetlerini restore etmek ve küçük işletmelerin yeniden açılmasına yardım etmek suretiyle, depremden etkilenen insanların hayatlarının normale dönmesini hedefleyen 'erken toparlanma' çalışmalarını destekliyor. Bu çalışmaları finanse etmek üzere BM kuruluşları toplu olarak, 16 Şubat'ta 1 milyar dolar tutarında 'acil yardım çağrısı' yayımladı. Donörler, şu ana kadar 167,4 milyon dolarlık (çağrının yaklaşık yüzde 16,6'sını karşılayan) katkı yaptı. Toplam ihtiyaç duyulan miktarın küçük bir kısmı olsa da yine de önemli bir tutar." değerlendirmesinde bulundu.

- "YENİDEN İNŞA MALİYETİ 103,6 MİLYAR DOLAR CİVARINDA"
Vinton, özellikle toparlanma ve yeniden inşa maliyetleri dikkate alındığında bu meblağın çok yetersiz kaldığını kaydederek, "Türk hükümetinin UNDP ve diğer BM kuruluşlarının desteğiyle, Dünya Bankası ve Avrupa Birliği (AB) işbirliğiyle hazırladığı depremlerin mali etkilerine ilişkin ilk değerlendirmeye göre, yeniden inşa maliyeti 103,6 milyar dolar civarında. 17 Mart'ta yayımlanan 'Türkiye Deprem Toparlanma ve Yeniden İmar Değerlendirmesi (TERRA)' adlı raporda salt tahrip olan binaları yeniden inşanın maliyeti tahminen 66,2 milyar doları aşıyor." bilgisini paylaştı.

TERRA raporuna göre sektörel bazda konut hasarının 66,2 milyar dolar olarak tespit edildiğini yineleyen Vinton, altyapı hasarının 10,2, eğitimle ilgili hasarın 6,7 ve sağlıkla ilgili zararın 5,6, diğer hasarların ise 14,9 milyar dolar olarak kayıtlara geçtiğini duyurdu.

Vinton, toplam hasarın 103,6 milyar dolar olarak tespit edildiğini kaydederek, bu rakamın Türkiye'nin uğradığı yıkımın ne derece büyük olduğunu yansıttığına dikkati çekti.

- "BUGÜN TÜM DÜNYANIN TÜRKİYE'NİN YARDIMINA KOŞMASI GEREKEN GÜNDÜR"
Bu rakamların Türkiye'nin gayri safi yurt içi hasılasının (GSYH) yüzde 9'una eşit olduğunu belirten Vinton, şöyle devam etti:

"Bu kayıp, aynı zamanda Türkiye gibi ekonomik bakımdan dayanıklı bir ülkenin dahi yeniden inşa maliyetini kendi başına karşılamakta zorlanacağını gösteriyor. İhtiyaçlarla eldeki mevcut araçlar arasındaki açığın kapatılması da uluslararası dayanışma ve cömertliğe dayanacak. Avrupa Komisyonu ve İsveç (AB Konseyi Dönem Başkanı), bugün Brüksel'de dünyanın 500 liderinin katılacağı bir Bağışçılar Konferansı düzenliyor. TERRA raporundaki rakamlar sunulacak ve dünyanın önde gelen ekonomileri, Türkiye'nin en çok ihtiyaç duyduğu zamanda yeterli mali destek taahhüdüyle Türkiye'nin yanında olduklarını gösterme imkanına sahip olacak. Taahhütlerini yapılandırırken donörlerin hatırlaması gereken şey, Türkiye'nin geçtiğimiz on yıl boyunca dünyanın en büyük mülteci nüfusuna güvenli sığınak sağlamada göstermiş olduğu eşsiz cömertliğe karşılık verme fırsatının önlerine gelmiş olmasıdır. "

Depremlerin etkilediği alanda Türkiye'de geçici koruma altına alınan 3,7 milyon Suriyelinin yarısının yaşadığını anlatan Vinton, Türkiye'deki depremzedelerin yüzde 13,7'sini Suriyeli sığınmacıların oluşturduğunu ifade etti.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in 9 Şubat'taki "Dayanışma merkezi olan bir bölge, şimdi artık acıların merkezi oldu." ifadelerini anımsatan Vinton, "Bu büyük afet karşısında uluslararası toplum, Türk halkının milyonlarca mülteci ve yerinden edilen insanı kabul etme, koruma ve onlara yardım etmede göstermiş olduğu aynı destek ve cömertliği Türk halkına göstermelidir. TERRA raporunun gösterdiği üzere, ihtiyaçlar çok büyük ve acildir. Bugün tüm dünyanın Türkiye'nin yardımına koşması gereken gündür. Şimdi tüm dünyanın Türk halkını destekleme zamanı." çağrısında bulundu. AA