Milliyetçi Hareket Partisi 28’inci dönem Artvin Milletvekili Adayı Av.Mete Han Özkan, adaylığının açıklanmasının hemen ardından seçin bölgesine giderek çalışmalara başladı. MHP Artvin İl Başkanı Serdar Kılınç ve yönetimi ile birlikte, Milletvekili adayları Av.Mete Han Özkan ve Erkan Çağatay Kuruoğlu, seçim çalışmaları kapsamında Borçka halkıyla iftar yemeğinde bir araya geldi. Yoğun katılımın olduğu programda vatandaşlara seslenen MHP 1. sıra Milletvekili adayı Mete Han Özkan, Artvin’den farklı farklı partilerin milletvekili çıkardığına vurgu yaparak, “Artvin’imiz bugüne kadar herkese kucak açtı, kucakladı, sahiplendi. Şöyle bir hafızamızı yoklarsak; DSP'den, ANAP'tan, Doğruyol’dan, AKP'den CHP'den milletvekili gönderdik mi? Evet. Peki şimdi soruyorum sizlere; Sıra MHP'ye geldi mi? 14 Mayıs Pazar günü yapılacak seçimlerde, zalimlere, hainlere, Türk İslam düşmanlarına hesap soracak mıyız?” dedi. “MHP OLARAK ARTVİN’DEN MİLLETVEKİLİ ÇIKARTMAK İSTİYORUZ” Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan’a milletvekilliği seçimlerinde MHP’ye oy isteyen Özkan, “Sevgili dostlarım, ağabeylerim, ablalarım; kardeşlerim; darbe teşebbüsü olan 2016 yılından beri ittifak yaptığımız AK Parti ile birlikte yine cumhurbaşkanlığı seçimlerinde birlikte Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı destekliyoruz ve tekrar seçilmesi için ev ev, kapı kapı dolaşıp oy istiyoruz. Bu konuda adayımız belli kararımız nettir. 14 Mayısta yapılacak milletvekili seçimlerinde ise kendi başımıza ve ayrı olarak seçime gidiyoruz. Bu konunun özellikle bilinmesini istiyorum ve MHP olarak tarihte ilk defa Artvin’den milletvekili çıkartmak istiyoruz.” ifadelerini kullandı. CUMHUR İTTİFAKI ÇOK ÖNEMLİ AK Parti ittifakını verdiği bir örnek ile açıklayan Özkan, şöyle konuştu: “Bizleri yani MHP'yi yıllardır haklı ya da haksız şekilde, 2016 yılından beri yaptığımız ittifaktan dolayı eleştiren eşimiz, dostumuz, arkadaşlarımız oldu, halen daha var. Bu konuda defalarca ittifakın neden önemli olduğu ve devam etmesi gerektiğini anlatmış olmamıza rağmen hala kafası karışık, kızgınlığı geçmeyen dostlarımıza bir anımı anlatmak istıyorum. 2017 veya 2018 senesinde Konya’da yapılan MHP istişare toplantısı sonrasında seçimlerde ittifak yapılacağı ve seçimlere bu şekilde girileceği ihtimali ortaya çıkmıştı. Toplantı sonrası MHP Genel Başkan Yardımcıları ve MYK üyeleri ile birlikte akşam çayı içmek için otantik bir kafeye girdik. Bizi tarihi ve otantik kafenin sahibi Niyazi amca karşıladı, hoş beş sohbet ettik. Çaylar geldi. Ben söze başladım ve dedim ki Niyazi amca, bu seçimlerde ittifaka oy isteyeceğiz sen ne düşünüyorsun bu konuda dedim. Niyazi amca, "Ben size bir olay anlatayım siz de Devlet Bahçeli ve Ülkücüleri nasıl gördüğümü anlar ve seçimde nasıl oy kullanacağımı da burdan çıkartırsınız" diyerek başladı anlatmaya; "Mahallenin esnaflarından biri, biraz savurgan ve iş bilmezliğinden dolayı epey borçlanmış. Birgün icra arabası, devletin memurları ve alacaklının avukatı kapıya dayanmış. Mahalleli ne olup bitiyor diye merakla toplanıp bakmışlar ki komşularının evinde ne var ne yok haczedip götürecekler. Komşunun çocuğu çoluğu sokakta kalacak, adamın tezgahı bozulacak, evi dağılacak diye düşünen mahalleli üzülmüş bu duruma tabi. İcra memurlarından rica etmişler, yalvarmışlar ama bir sonuç alamamışlar. Bu esnada komşulardan biri, icra memurlarına ve alacaklı avukatına "komşumun bütün borcunu üstleniyorum, getir senedi imzalayayım, komşum borcu ödemezse ben ödeyeceğim" der. Bütün mahalle "Biz de kefiliz, o ödemezse biz öderiz" deyince avukat ve icra memurları, bütün mahallenin saygı duyduğu ve sevdiği bu adamın kefilliğini ve borcu üstlenmesini kabul eder ve borçlu adamın eşyalarına dokunmadan geri giderler. Böylece mahalle, yine eski huzuruna kavuşur, dayanışma içinde yaşamaya devam ederler. İşte Devlet Bahçeli, Türk Milletini kurtarmak için, borçlu adama kefil olup bütün borcu üstlenen saygın mahalle komşumuz gibi, ülkücüler de o mahallenin sakinleri gibidir. Ben biliyorum ki Bahçeli bir işe giriyorsa kendisi için değil, milleti için yapıyordur. Şimdi bana sorduğunuz sorunun cevabını umarım vermişimdir" dedi ve cilt cilt kitaplara yazılsa anlatılmayacak bir misalle meseleyi özetlemişti. GÜN AHDE VEFA GÜNÜDÜR Yani demem o ki Konya’daki Niyazi Amcanın bu feraseti ve hareketimize ve Genel Başkanımıza olan bu bakışı, inanışı karşısında bizim de artık Borçkalılar olarak, Artvinliler olarak MHP'ye ve Devlet Bahçeli'ye güç vermeliyiz, destek olmalıyız, dua etmeliyiz ve oy vermeliyiz. Gün ahde vefa günüdür. Gün Üç Hilal'i dalgalandırma günüdür. Gün fitneye, fesada geçit vermeme günüdür. Gün, MHP ve onun şanlı tarihine saygı günüdür.”