Van’da düzenlenen Bölge İstişare Toplantısı'nda konuşan MHP Genel Sekreter Yardımcısı Tamer Osmanağaoğlu, "Önümüzde çok ciddi bir sınav bulunmaktadır. Bu sınav; 31 Mart'ta MHP’nin üretken belediyecilik anlayışıyla, Cumhur İttifakı'nın hizmet odaklı belediyecilik anlayışıyla buluşturacağımız illerimizde ilçelerimizde, hizmete hasret kalmış milletimize hizmet götürme sınavıdır. Bu sınav, Büyükşehir, İl ve İlçe Belediyelerinin kaynaklarını teröristlere peşkeş çekmek için fırsat kollayan müptezellere karşı verilecek ciddi bir sınavdır" diye konuştu. 

MHP'nin "2024'e Doğru, Diyar Diyar Anadolu" temasıyla başlatılan ve Van, Hakkari, Şırnak, Siirt, Bitlis, Ağrı ve Iğdır illerini kapsayan Bölge İstişare Toplantılarının onuncusu Van Evliya Çelebi Uygulama Oteli'nde yapıldı. Toplantıya, MYK Üyeleri, Milletvekilleri, İl Başkanları, İlçe Başkanları ve bir çok partilinin katılım sağladı.

Toplantıda konuşan MHP Genel Sekreter Yardımcısı, İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, İsrail'in Gazze'de yaptığı soykırıma değinerek, "Son Van ziyaretimde şu ifadeleri kullandığımı hatırlıyorum: 'Maalesef yoluna adakların adandığı, hasretle gelişi gözlenen huzur Müslüman Âlemine halen oldukça uzak bir mesafededir.' Üzülerek söylemeliyim ki aradığımız o huzur halen çok uzaklardadır." dedi.

Osmanağaoğlu konuşmasında şunları ifade etti:

"Geride bıraktığımız birkaç hafta içinde; sayısı 5 bini geçen küçücük çocuk Rahman’ın rahmetine kavuşmuş, sayıları 11 bini bulan “İNSAN” İsrail’in katliamında hayatını kaybetmiştir.

Ne var ki soykırıma dönen bu zulme sözde medeni dünya sessiz kalmakta ısrar etmiş, uluslararası siyasetin baş aktörleri görmezden gelmekte ısrar etmiş, ( devlet demeye dilimiz varmasa da bu ifadeyi kullanmak zorundayım ) İsrail Terör Devletinin mezaliminin pençesinde kıvranan insanlığın feryadına kulaklarını tıkamıştır.

Tüm bu yaşanan vahşete sesini çıkaranlar ise susturulmaya çalışılmış, kendisinde dünyanın tüm kaynaklarını sömürme hakkını bulan ABD ve takipçilerinin tehditleri havada uçuşmuştur.

İlginçtir; Arap dünyası haftalar sonra cılız bir tepki ortaya koymuşsa da Türkiye’nin insani ve tarihi sorumluluklarının gereği yaptığı girişimlerin dahi durdurulması telkin edilmiştir. İşi daha da ilginç kılan ise kendisini ezilenlerin sesi olarak pazarlayan, kurtarıcı olarak ortaya atan, bizden bildiğimiz ama bizi sendeletmeye çalışanların utanmadan, sıkılmadan bu zulme “ama, ancak” diyerek göz yummamızı beklemesidir.

Lütfen hatırlayın:

Afrika’daki sömürgeci zihniyete karşı çıkan Türk devletini sendeletmeye çalışanlar da bunlardı!

Balkanlar’da Türklere karşı sergilenen asimilasyon ve sindirme politikalarına sessiz kalmamızı isteyenler de bunlardı!

Bir neslin ülküsü haline gelen, Karabağ’a Türk’ün bayrağını astıran mücadeleye, Azerbaycan’ımıza destek vermemize karşı çıkanlar da bunlardı!

Elbette Türkiye Cumhuriyeti devleti sessiz kalmadı, Elbette Türk milleti bu mücadele azmini beslemekten geri durmadı! Ve hamdolsun ki Türk’ün yüreğinde demlenen fikir, bir fırtına olup ay yıldızlı al sancağı hak ettiği yere, bulabildiğimiz en yükseğe çekerek ülkülerine ulaşmakta muvaffak oldu.

Unutmayınız ki; olayları Ankara’nın penceresinden okuyarak yorumlayan Türk dış politikası, elindeki kartların ehemmiyetinin farkında olan Türk devlet aklı, gönül coğrafyasındaki tarihi haklarını sımsıkı sahiplenen “millet aklı” bu muvaffakiyetin temelini oluşturmuştur.

İnanın!

Bu akıl, bu idrak kabiliyeti ve bu feraset Türk ve Türkiye Yüzyılı'nın da temelini oluşturacaktır.

Tedirginlik kumaşından dokunmuş ruhlar Türk ve Türkiye Yüzyılı'nda huzura kavuşacak, zalimin demirden çarklarının arasında kalmış insanlık, Türk ve Türkiye Yüzyılı'nın bahşettiği çelikten iradeyle zincirlerini söküp atacaktır.

İşte bugün bu salonda bulunanlar bu çelikten iradenin vücut bulduğu Milliyetçi Hareket Partisi'nin onurlu mensuplarıdır.

Bugün bu salonda bulunanlar, varlığını Türk milletinin varlığına adayan, ilmini ve imkanlarını insanlığın huzuru için seferber eden Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin yol arkadaşlarıdır.

Bugün bu salonda bulunanlar zillete geçit vermeyen, sokağa teslim edilmek istenen ülkesine sahip çıkan, itibarsızlaştırılmaya çalışılan ülkülerini başının tacı yapan dava arkadaşlarımdır.

İnanıyor ve biliyorum ki; 14 Mayıs’ta ve 28 Mayıs’ta CHP’nin, CHP’nin hamisi olduğu HDP’nin, HDP ile hedef birlikteliği yapan İP’in, ismini zikretmeye gerek bile duymadığım diğer siyasi figürlerin planlarını bozan irade, 31 Mart’ta da oyunu bozacak, yereli ve merkezi buluşturarak Türk asrının temeline bir tuğla daha koymanın zaferini tadacaktır.

Önümüzde çok ciddi bir sınav bulunmaktadır. Bu sınav birilerinin düşündüğü gibi sadece 31 Mart’ta gerçekleştirilecek olan seçimleri kazanmak değildir!

Bu sınav; 31 Mart'ta Milliyetçi Hareket Partisi’nin üretken belediyecilik anlayışıyla, Cumhur İttifakı'nın hizmet odaklı belediyecilik anlayışıyla buluşturacağımız illerimizde ilçelerimizde, hizmete hasret kalmış milletimize hizmet götürme sınavıdır.

Bu sınav, Büyükşehir, İl ve İlçe Belediyelerinin kaynaklarını teröristlere peşkeş çekmek için fırsat kollayan müptezellere karşı verilecek ciddi bir sınavdır.

Görüyorum ki Milliyetçi Hareket Partisi tüm kadrolarıyla, Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin emrinde bu sınavı geçmeye muktedirdir.

Burada sizlerle birlikte zillete net bir mesaj göndermek istiyorum.

Ağrı'lı dava arkadaşlarım sizlere soruyorum: Ağrı “İstikrar ve Hizmet için, Uyumlu Yönetimle, "Mutlu Geleceğe" ulaşmak için hazır mı?

Hakkari dava arkadaşlarım: Hakkari " "Ayırmadan, Ayrışmadan Yerelde İktidar, Ülkede İstikrar” sağlamakta kararlı mı?

Şırnak! “Merkezden Yerele, İstilçrarı Bozmadan Umuda Doğru" yol almaya hazır mıyız?

Siirtli hemşerilerim: “Yönetimde İstikrar” diyerek “Daha Güçlü bir İstikbal"e ulaşmak için yürümeye yeminli miyiz?

Bitlis! "Güçlü Yasama, Kararlı Yürütme, Uyumlu Belediye" diyerek kutlu mücadelede sen de var mısın?

Iğdırlı hemşerilerim: Iğdır “Aklın Yolu Bir, Genelden Yerele Birlik, Ülkede Yönetimde Dirliği” sağlamak için hazır mısın?

Ve Elbette Van! Vanlı Dava Arkadaşlarım; "Yeni Yüzyıl, Lider Türkiye, Üretken Belediye" ülkümüze erişmek için, Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin 31 Mart için gösterdiği hedefe ulaşmaya hazır mısın?

İnşallah bu evetler 31 Mart’ta zillete tokat olup, zilletin ipini elinde tutanlara unutmayacakları bir ders olacaktır. İnşallah bu evetler geleceğin lider ülke Türkiye’sinin mimarlarının bugün tarihe düştüğü not olarak gelecek nesiller tarafından okunacaktır.

Lütfen Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin şu sözlerini unutmayın:

“Bizim için hiç kimse önemsiz ve değersiz değildir.

Türk milletinin hiçbir ferdi eşitsiz ve orantısız bir ilişkinin tarafı olmamıştır.

Elbette milletin ismi ezelden bellidir, ebediyete kadar Türk’tür.

Elbette vatanın ismi bin yıldır bellidir, sonsuza kadar Türk’tür.

Devletin ismi de kim ne söylerse söylesin, ne yaparsa yapsın Türk kalacaktır!”

Editör: Ferhat Erdemir