TİP Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Erkan Baş, bir televizyon programında “Mesela hiç kendisine sağcıyım diyen birisi gördünüz mü siz? Sağcılar kendilerine sağcıyım bile demezler. Türkiye’de çıplak bir biçimde kendisine ben sağcıyım diyen tek bir insan bile görmezsiniz çünkü ayıptır sağcı olmak ama solcular sayılarının azlığına bakmadan ben solcuyum diyebilirler. Bütün solcular bunu söylerler.” diyerek kendi durduğu alanı kutsallaştırmaya çalıştı. Ama Erkan Baş’ın başı, her olayı olduğu gibi göremiyor. Onun gözü ve beyni arasında siyasal bir kopukluğu var ve gözü beynine gerekli sinyali götüremiyor.

Hele bir vatandaşın "Neden HDP ile berabersiniz, Demirtaş 'Apo'nun heykelini dikeceğiz' demedi mi?" sorusu karşısında “Öyle bir şey demedi. Benim böyle bir röportajdan haberim yok" yanıtını verebiliyorsa Erkan Baş’ın hiçbir yorumunun sağlıklı olması mümkün değildir. Daha PKK’lı dostlarının ne dediğinden haberi yok ama sağcılık-solculuk üzerinden ahkâm kesiyor ve sağcıları aşağılayarak, taşıdığı solcu sıfatını yüceltmeye çalışıyor.

Erkan Baş’ın “Ben sağcıyım diyen tek bir insan bile görmezsiniz…” sözünü aslında yıllardır sol bir parti olan CHP çürütüyor. CHP bu toplumda solculuğun itibar görmediğini bildiğinden sürekli sağcı milletvekili ve belediye başkan adaylarını CHP vitrinine koyuyor ve sonuç almaya çalışıyor. Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş, Muhittin Böcek, Lütfü Savaş gibi sağcıları aday yapması buna örnektir. O halde toplum içinde ayıp olan Solculuk oluyor değil mi?

CHP Genel Başkanı olduğu ilk yıllarda “Devrimci Kemal’im” diye naralar atan Kemal Kılıçdaroğlu’nun, son 10 yıl içinde defalarca “En iyi Ülkücü-Milliyetçi benim” demesinin sebebini bize anlatabilir mi?

Erkan Baş, Cumhurbaşkanı adayın Kemal Kılıçdaroğlu idi. Sen bir solcu olarak milliyetçi ve ülkücüye mi oy vermiş oldun?

Türkiye’de solcu sıfatı taşıyan en büyük partilerden biri olan CHP’nin başındaki adam “Ben Solcuyum” diyemiyor.

Dostun PKK’lı Demirtaş’ın “heykelini dikeceğiz” dediği Marksist-Leninist terör örgütünün başı Öcalan bile sorgusunda “Gençliğimde Ülkü Ocakları üyesiydim” diyordu.

Ne o Erkan Baş, sizin Solcu önderleriniz utancından “Solcuyuz” diyemiyor mu?

Türkiye’de Sol denildiğinde silahlı terör örgütleri ile milletin milli ve manevi değerlerine düşmanlıktan başka akla ne geliyor Erkan Baş?

Hepiniz yıllarca “Anti-emperyalist, kahrolsun Amerika” nutuklarıyla gezdiniz ama şimdi icazeti Amerika’dan arar hale düştünüz. Ayrıca sol terör örgütü PKK/YPG’ye tonlarca silah yardımı yapan ABD’ye gıkınız çıkmıyor. ABD beslemesi YPG için canınızı verecek noktaya gelmişsiniz ama sağcılık-solculuk yarışı yaptırma derdindesiniz.

Yok Erkan Baş yok… Türkiye’de Solcu olmak ayıptır, günahtır ve ihanet gözükür. Bunun sebebi de sizin gibi Solcuların varlığıdır.

Başka ülkenin Solcusu kendi vatandaşının özgürlüğü, hakkı, adaleti için mücadele verir. Sosyal adaletsizliğe, gelir dağılımına ve yoksulluğa vatandaşıyla beraber ses verir. Türkiye’nin Solcuları da nerede terör örgütü var ona sahip çıkar, nerede hain var onun elini tutar. Emperyalist projeler için onbinlerce insanı öldüren terör örgütlerinin peşine takılan Solcuların, Türkiye’de hangi itibarı olabilir? Sol, Türkiye’de ne zaman milliyetçi ve milletin değer yargılarına saygılı davrandı ise işte o zaman itibar gördü. Ama Kemal Kılıçdaroğlu gibi maskesi milliyetçi, işbirliği HD(P)KK olanların bu itibarı bulması mümkün değildir.

Erkan Baş’ın üfürdüğüne bakmayın. Sol’un Türkiye’deki hali haraptır. Marjinaller dışında kimsenin “Solcuyuz” diye ortada dolaştığına şahit olan yoktur.

Türkiye’de sağcılık, muhafazakâr siyasal düzlemde ifade edilse de sağcılığın da kendi yüzleşmesini elbette yapması gerekir. Türkiye’de sağcılığın-solculuğun içi boşaltılalı yıllar oldu. Sol sağcılık, sağ ise solculuk oynuyor.

Sağcı alandan CHP’ye yanaşan Ahmet Davutoğlu’nun “Sol-sağ denklemi içinde de sol bir ortamda büyüdüm. İstanbul Lisesi, Boğaziçi Üniversitesi… Ama ben kendimi sağcı olarak görmedim hiçbir zaman.” demesi, Temel Karamollaoğlu’nun Che Guevara’nın sözünü partinin resmi sosyal medya hesabından paylaşması, İP’in Genel Merkez yöneticisi Arzu Önşen’in “Ben sosyalist devrimci bir ülkücüyüm" demesi tuhaf örneklerdir. Devrimci Kemal’in ne hale düştüğünü de zaten tüm Türkiye gördü.

Başbuğ Türkeş’in 1980 öncesi “Sol’un ihanet derecesine varan davranışları karşısında, Sağ ile olan kavgamızı erteledik.” derken içi boşaltılan kavramlara olan Türk milliyetçilerinin mesafesi o günlerde işaret edilmişti. Türkiye’deki Sol-Sağ kavramlarının hali ortadadır.

Erkan Baş’ın tarifleri ise sadece akıl ve mantığın başını yer… Gerçeklikle alakası yoktur. Solculuğun veba ve mikrop gibi görüldüğü Türkiye’nin sosyolojik yapısından haberi yoktur. Çünkü Türkiye’nin Sol’u, Türk milletinin özüne çok uzak ve mesafelidir.

Türkiye’nin sağı ve solu, Türkiye’nin varlığı ve geleceği noktasında buluşursa ancak bu kavramların içi dolabilir. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin, ideoloji ve fikirlerin içinin dolmasına yönelik vurguları, Türkiye’deki kalitenin fikir ve düşünce bazında değer kazanmasına yöneliktir. Sağa-sola menfaat savrulmaları kalitesizliğin temelini oluşturmaktadır.

Sağ ve sol yüzleşmesini yapmalı ama Erkan Baş’ın bu kafa yapısıyla kalite ve verim yakalamak imkânsızdır. Baksanıza o ne sağını ne solunu biliyor…