Dünya Sağlık Örgütünün bütçe yapısında ABD ile birlikte hareket eden ülke ve sivil toplum kuruluşlarının paylarının toplamı yüzde 51,34’dür. Bill ve Melinda Gates Vakfının kontrolünde olan GAVI ittifakı da bunun içinde. GAVI grubunun Afrika’nın çeşitli yerlerinde aşı fabrikaları bulunuyor. Afrika özellikle seçiliyor ve bunun çok önemli bir sebebi var.
Kovid-19 salgını ile birlikte, küresel çapta bazı tartışmalar da başladı. Bunlardan birincisi Dünya Sağlık Örgütünün bu salgının boyutlarını zamanında fark edemediği ve pandemi ilanında geç kaldığıdır. İkincisi de aşı çalışmalarının ne zaman tamamlanacağı ve sonrasında salgının etki alanındaki bütün dünya ülkelerine nasıl ve kimler tarafından dağıtılacağıdır.
BİLGİ NOTU
Dışarıdan bakınca bu tartışmaların sadece insanlığın sağlığı ve geleceği ile ilgili olduğu zannedilebilir. Bu kısmen doğrudur, insanlık elbette hem Dünya Sağlık Örgütünün ilgi alanındadır, hem de aşının bulunması ile bütün dünya nefes alacaktır. Prof. Dr. Fevzi Rifat Ortaç hocamız, yazdığımız yazılara katkı olabilmesi için bu konuda yaptığı araştırmayla ilgili bir bilgi notu göndermiş. Bu nottan, işin ayrıntılarında çok çarpıcı şeylerin olduğu anlaşılıyor ve Sayın hocamıza teşekkür ederek, bunları değerli okuyucularımla paylaşmak istiyorum.
ABD VE BİLL GATES FİNANSE EDİYOR
ABD Başkanı Trump, Dünya Sağlık Örgütünü Kovid-19 salgını için kendilerine yanlış tavsiyelerde bulunmakla ve pandemi ilanında geç kalmakla suçladı. Virüsün bu yüzden dünyaya çok hızlı yayıldığını iddia etti ve bu kuruma maddi yardımı kestiğini açıkladı. Trump’ı bu kadar öfkelendiren Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ne tür bir yapıdır ve nasıl finanse edilmektedir? Zira, işin esası bu soruların cevabında gizlidir. Birleşmiş Milletler başta olmak üzere, NATO, IMF, Dünya Bankası gibi Dünya Sağlık Örgütü de ABD’nin kontrolündedir. En büyük finansal yardımı bu ülke yaptığı gibi, diğer yardım yapan kuruluşların büyük bölümü de ABD menşelidir. Dünya Sağlık Örgütünün bütçe yapısında ABD ile birlikte hareket eden ülke ve sivil toplum kuruluşlarının paylarının toplamı yüzde 51,34’dür. Bunların içinde Bill ve Melinda Gates Vakfı da var. Bu vakıf, örgütün bütçesinin yüzde 9,76’sını finanse ediyor. Gates Vakfı üyeleri arasında bulunan ve aşıda küresel bir konumu bulunan Gavi Aşı İttifakı da ayrı bir finansör ve bütçeye katkısı yüzde 8,39 civarında. İkisinin toplamı yüzde 18,15 kadar. Bu ittifakın koronavirüs aşısı geliştirmeye yönelik uluslararası çalışmalarla ilgili açıklamaları zaman zaman medyaya yansıyor.
TRUMP’IN KIZGINLIĞININ SEBEBİ
Bu kadar bilgi, Dünya Sağlık Örgütünün ABD tarafından yönlendirildiğini ve yönetildiğini net olarak ortaya koyuyor. İşte Trump’ın kızgınlığının asıl sebebi en çok parayı vermelerine rağmen, örgütün neden ABD’yi önceden uyarmadığı, daha doğrusu korumadığıdır. Trump açık şekilde, örgütün dünyayı bir kenara bırakıp ABD’nin menfaatlerini öncelemesi gerektiğini, bunun dışında hiçbir şeyi kabul etmeyeceklerini söylüyor ve tehdit ediyor.
AŞI TEKELİ
Diğer taraftan daha ilk günden itibaren Bill Gates sanki üzerine vazifeymiş gibi koronavirüs salgını ile ilgili açıklamalar yapıyor ve özellikle aşının önemine dikkat çekip, tarihler veriyor. Bill ve Melinda Gates Vakfının kontrolünde olan GAVI ittifakının faaliyet alanı bu ilginin sebebini net olarak ortaya koyuyor. GAVI oluşumun temel faaliyet alanı aşı üretmek ve az gelişmiş ülkelerdeki çocukları aşılamak.
Dünyadaki aşı üretiminin çok büyük bölümü bu grubun elinde. Afrika’nın çeşitli yerlerinde aşı fabrikaları var. Bu ülkelerin kalkınması için fabrikaları buralarda kurduklarını söylüyorlar. Dünya Sağlık Örgütü, aynı zamanda GAVI’nin iştirakçilerinden. Bu iki kuruluşun Afrika ülkelerinde fabrika kurmasının ve bu ülkelerde yoğun aşılama yapmasının asıl sebebini Kovid-19 aşısı ile ilgili çalışmalar devam ederken, Fransa’dan gelen, “denemeleri Afrika’da yapalım” açıklaması ele verdi.
AFRİKA’YI KOBAY OLARAK KULLANIYORLAR
Az gelişmiş ülkeler, Dünya Sağlık Örgütü ve GAVI’nin laboratuvar alanı. Bu kıtanın seçilmesinin çok özel gerekçeleri var. Hukuki bir altyapı yok ve dolayısı ile kimsenin hakkını araması gibi bir sorun çıkmıyor. Bu ülkeler yardıma muhtaç oldukları için baskıya ve iş birliğine de açık haldeler. Eğitim seviyesi düşük ve kimse işin ciddiyetinin farkında değil. Kobay olarak kullanılacak insan bulmakta hiçbir sıkıntı da çekilmiyor, hiçbir sorun da yaşanmıyor. Nitekim, Afrika kıtasında yapılan aşı denemelerinde zehirlenerek ölen çocuk ve yetişkinler için ilgili firmalar ve yöneticileri hakkında Dünya Sağlık Örgütünün bugüne kadar hiçbir yaptırımı olmamıştır. Hatta bir açıklama yapma gereği bile duyulmamıştır.
ZULÜM İLE ABAT OLUNMAZ
Bütün bunları Trump da biliyor ve bu konuda şimdiye kadar hiçbir itirazı olmadığı gibi, görmezden ve duymazdan geliyor. Ancak ne zaman kendi ülkesi söz konusu olursa, ortalık ayağa kalkıyor ve hesap soruyor. Emperyalizmin el atmadığı hiçbir alan yok. Bu salgının dünyanın dengelerini altüst edeceğini ve yeni bir dünya kurulacağını söylerken tam da bunu kastediyoruz. Zulüm ile abat olanların akıbetinin berbat olması kaçınılmazdır.
