Ayrık otları...
Hani şu Sözcü’nün Atatürk üzerinden kitap ticareti yapan allamesi var ya…
Yağdanlıkta zirve yapacağım derken komik duruma düşmüş:
“Ekrem İmamoğlu, ‘otobüste yaşlı bir hemşerimizi gördüğümüzde, yerimizi vereceğiz, hamileye, engelliye yol vereceğiz, sokakları kirletmeyeceğiz, uygar İstanbullular olacağız’ dedi… 36 yıldır gazeteciyim, bundan daha güzel, bundan daha özlemini çektiğimiz vaat duymadım!”
Bunların “görgü kuralı” olduğundan ve “anaokulunda öğretildiğinden” bile habersiz ne oldum delisi adama…
Bir takipçisi “kapağı” yapıştırmış zaten:
“Bizde bunlar aile terbiyesiyle yapılıyor. Sizde belediye başkanı talimatıyla mı yapılıyor?”
*
Hakkındaki şikâyetleri Twitter’ın görmezden geldiği, yobazlığın zirvesine varmış bir densiz…
Bitmek bilmeyen Atatürk ve Cumhuriyet husumetini sürdürüyor:
“Gözlerinin önünde yaşanan 15 Temmuz’a ‘tiyatro’ diyenlerin 100 sene önce 5 sene işgalde İngiltere’ye 1 mermi sıkmayan işbirlikçi subaya ‘Başkomutan’ ve 15 senelik iktidarında 1 kez bile seçim yapmadan kendine zorla Cumhurbaşkanı dedirten Diktatöre ‘Ulu Önder’ demeleri nedir?”
Bu maması elinden alınınca Twitter’da nefret kusan şarlatana gereğini yapacak bir yönetici veya savcı yok mu?
*
Bukalemuna dönmüş Cumhuriyet’in kadın yazarı Kırıkkanat, Bay Müdafa için yazıyor:
“Aman zengin olsun, doymayan fakirlerden bıktık…”
Bir takipçisi kapağı yapıştırmış Mine ablasına:
“Beylikdüzü’nde zengin olduğundan habersiz…”
Derken… Bir takipçi de hem Fatih’e, hem Mine’ye giydirmiş:
“Aman ne olur ne bu tarafta, ne öteki tarafta, ne kıyamette yanıma uğramayın! Sizlere hiç tahammülüm yok! İnsan altı varlıklarsınız!”
*
Tayyip Beyin yakınlarındaki “ayrık otları”ndandı…
Gökçeklerin kanalından Ertem Efendi “gemiyi ilk terk edenler”den…
YouTube’ta Bay Müdafa’ya övgüler düzerken ipin ucunu kaçıracak kadar vıcık vıcık yalakalıkta:
“Birilerine ne düşer bundan sonra? Çok özür dilerim b.k yemek düşer!”
Ve eklemiş: “Bravo Ekrem başkan. Bu ülkenin insanları seni çok seviyor. Sevmeyenler de saygı duymak zorunda.”
*
İstanbul seçiminin zafer sarhoşlarından biri…
Demokrasi, adalet, eşitlik, inanç özgürlüğü maskesinin altındaki başka biri…
Bir ara vekil de yapılan, kendi parti yöneticilerinin bile yalanladığı adam…
Ekranda car car konuşan yancı gazeteci Yarkadaş, içindekini kusmuş:
“Bir hâkimin türbanlı olması doğru değil… Dünyanın hiçbir yerinde bu olmaz.”
Partilerine oy için kara çarşaflıları üye edenler, Eyüp Sultan’da seçim duasına çıkanlar, asıllarına geri dönüyor…
“Mart’ın sonu bahardı” ya “ayrık otları” her yanı sardı!
*
AKP kurucularından Özdemir sahnede…
Söyledikleri yenilir yutulur gibi değil:
“Yüzlerce FETÖ’cüyü devlet dairelerine ve kilit noktalara yerleştiren, danışmanları yargılanan ve hapse atılan Gül, Babacan ve Davutoğlu’nun hesaplarını aziz milletimize vermesi veya mahkemelerde yargılanması büyük bir zaruret arz etmektedir.”
Bravo diyeceğiz de, acaba “siyasî ayak” ortaya çıkarılır…
“Ayrık otları” ayıklanabilir mi?
Geçen gün İP’in Topuklusunu da mahkemeye çağırmışlardı…
Toprağımızı saran bu ayrık otlarının mutlaka çapalanması lazım…
Hadi bakalım…
