Günaydın Dilipak…
At gözlükleri ile kimseye eyvallah etmiyorlardı… Hele Bahçeli’ye… Çok uyardı, dinlemediler… Şimdi diyor ki “Hepimizi kullandılar!” Günaydın Dilipak, günaydın!
2007’de Genelkurmay İstihbarat Dairesi Başkanı’ydı… 2011’de “İnternet Andıcı”nda tutuklandı. Sonra Vatan Partisi’nde Genel Başkan Yardımcısı oldu… 2016’da ise Perinçekgiller medyasının başındaydı… 2017’de Perinçekgillerden ayrıldı. İşte bu Genelkurmay İstihbarat Dairesi eski Başkanı İsmail Hakkı Pekin, zaman zaman aldığı istihbaratları(!) paylaşıyor medyada… Mesela “Yeşil yaşıyor” diyor… Mesela “FETÖ’nün Türkiye’de toprağa gömülü 2 milyar doları var” diyor… Pekin, geçen gün yine ilginç şeyler söyledi: “1959’da Fetullah Gülen’in yanı sıra Mehmet Şevket Eygi de Özel Harp Dairesi’nde “hizmete” alındı”… Haydaaa!
“Aldandık, aldatıldık, kandırıldık” itiraflarına bir de “kullanıldık” ekleniyor… Devletin dini olmaz, adaleti olur desek de “muhafazakâr ve dinci iktidar” hevesleri, yıllarca Fethullah ve ordunun içine yılan gibi çöreklenen kadroları beslediler… Para, iktidar, medya içinde güzel güzel paslaşıyorlardı… Bir güzel “kullanıldılar”! Oysa Devlet Bey yıllar öncesinden bu örümceğe çok dikkat çekmişti… Milliyetçi-ülkücü kalemler defalarca yazdı... Kimi ayaklarının altında çiğnedi, kimi faşist, ırkçı, beynamaz ilan ettiydi… Başlarına taş düştükçe itiraf eder oldular…
12 Eylül 1980 öncesi de çileyi çeken ülkücüler oldu hep… Solcu, Kürtçü kardeşleri vardı Dilipakların, onları cuma namazında safa duran ülkücülere tercih ederlerdi hep… Sinsi, onun bunun kolunda icraatlarını, Başbuğ Türkeş ile Erbakan’ın dostluğuna yansıtamamışlardı… Ülkücü direnişin Komünizme verdiği mücadeleyi, ASALA, FETÖ, IŞİD ve PKK ile mücadeleyi görmezden geldiler… Benimseyemediler… Bugünlere geldik…
Dilipak, Yeni Akit’te yazıyor… Şimdilerde birşeyleri didiklemekle meşgul… “Cumhur İttifakı” olmazsa yaşanacakları seziyor olmalı… “Tamam, iktidar görevini yapmadı, bürokrasi de. Peki, “Cemaat” dediğimiz yapılar görevini yaptı mı? Üniversiteler, basın görevini yaptı mı? İş adamlarımız görevini yaptı mı? STK dediğimiz, oda, vakıf, dernek, sendikalarımız görevlerini yaptılar mı? Herkes iktidarı kullanmaya çalıştı, iktidar da herkesi.” Ve diyor ki: “Birbirimize karşı kazanacağımız bir zafer yok, birlikte kazanacağımız tek zafer var.” İyi de, kafa aynı kafa… Millet, vatan, bayrak, hürriyet uğruna Milliyetçi Hareket’in gösterdiği, siyasî menfaatlerini bir yana bırakan ve sonunda 15 Temmuz’a dayanan bütün “aldanmışlıklara rağmen” yanınızda “millî duruşu” neden hâlâ gösteremiyorsunuz? Daha kısa süreler öncesi bizi Amerikancı ilan etmek, proje Yeniden Millî Mücadelecilerle, Nurcu abileriyle, NATO’cularla, DHKP-C’cilerle, PKK’lılarla aynı oyunun içinde görmek neyin nesi Dilipak? Bunca “hançer”e rağmen MHP ve Bahçeli’den asla “kullanıldık” itirafını duyamayacaksınız… Hadi “Birbirimize karşı kazanacağımız bir zafer yok, birlikte kazanacağımız tek zafer var.” sözünüzü icraata dökün de görelim… Bunları da açık yüreklilikle yazabilecek misiniz?