Fitne ve husumet itirafı!
Şişkin egosu ile 15 Temmuz’da başbakandı, 24 Haziran’da cumhurbaşkanı olacaktı…
MHP’deki bazı iflah olmaz fitne ve husumet erbabı ile bir zaman övgüler yağdırdığı, elini öpmek için yarıştığı genel başkanı ameliyat masasında iken yeniçeriliğe soyundular…
Uzun süre yazdık, dertleri parti değil, idealler değil, Türk milleti, demokrasi, hürriyet, adalet falan değil dedik, anlamadılar…
Esenboğa tarlalarında oradan oraya savrulduklarıyla kaldılar…
Vekilken ağzını açmayan omurgasızlık, listeye giremeyince ya da seçilemeyince aslan kesildi.
Türk milliyetçiliği ve Ülkücü Hareket’e hançer üstüne hançer vurdular.
Günlerce, aylarca MHP’ye ve Bahçeli’ye olmadık hakaret ve küfürleri ettiler…
Yapmadıkları iftira, yaymadıkları fitne, göstermedikleri husumet kalmadı…
“Balgat’taki kale”de gedik açamayınca istediğine ulaşan Topuklu ve şürekâsı, örgütü kurdu.
Yelpaze genişti, CIA devşirmesi, solcusu, sağcısı, artisti, CHP’lisi, Kürtçüsü…
Kimi il başkanı, kimi genel başkan yardımcısı, kimi vekil olacaktı…
Lakin Topuklu’nun ihtirası kısa sürede hepsini değirmen gibi öğüttü…
“Senaryolu bir kongre”den sonra ortalıklarda görünmedi, yerel seçimler vesilesiyle yine MHP ve Bahçeli’ye olan husumetini göstermeye başladı:
“Manisa ve Mersin’i yüzde yüz kesin alacağız!”
Kabak gibi bir itiraftır bu!
Mesele yüklendiği misyon gereği MHP ve Bahçeli’ye karşı açık fitne ve husumet tohumları ekmek…
Neden 81 vilayetten sadece MHP’li Manisa ve Mersin belediyelerini doğrudan hedef almaktadır?
Neden Y-CHP’li İzmir, Hatay, Muğla veya Aydın değil de MHP’li Manisa ve Mersin?
Neden kayyumdaki PKK/DBP/HDP’li Diyarbakır, Hakkâri, Mardin veya Van değil?
Bu açıklama bir husumetin itirafıdır…
İdeali bırakıp onulmaz bir “iktidar hastalığı”na yakalanmış binlerce insanı “güç” hırsı ile yuvalarından koparıp orta yerde bırakan Topuklu’nun deva bulmaz bu ihtirasına dur diyecek bir İP’çi yok mu?
Bu gidişat 31 Mart’ta partiler çöplüğünde sona erecektir…
İstifa edenlerin zehir zemberek açıklamalarından zerrece ders çıkarabilecek örgüt mensupları neredeler?
“Sağ”ı veya “merkez”i parçalamaya yönelmiş bu örgütlenmenin sorumlusu Topuklu’dur.
O’nun tatmin olmayan egosu, iflah olmaz ihtirasları karşısında Ülkücülere aslan kesilen eski Ülkü devleri, gölgesi boyunu aşmış cüceler neden sessizdir?
Topuklu, Y-CHP ithalatı ve PKK/HDP işbirliği ile kendini Kafdağı’nda görmüş, Dersimli Kemal’i dinlemeyip tek başına Saray’a sultan olmaya soyunmuştu…
Uğradığı hezimet, marifetin kendinde olmadığını herkese gösterdi.
Günlerce ortalıkta görünmedi, aniden yaratmaya muvaffak olduğu “istifa” algısıyla “kimsesiz” kalıveren eteğine yapışmış örgüt elemanlarının ağlamalarına dayanamayıp “senaryolu bir kongre” muzafferiyetiyle koltuğa oturmuştu.
Arkasından istifa furyası sökün etti…
MHP’de adam beğenmeyen, demokrasi yokluğundan, hukuksuzluktan dem vuran, tek adam despotizminden yakınan zavallı eski Ülkü devleri, masum milliyetçi taban nereye gideceğini bilemez oldu…
Topuklu, kendi başına kararlar aldı, teşkilatını birilerinin eline bıraktı, şimdi yerel seçimler vesilesiyle yine zehir saçıyor…
Bakalım fitne ve husumet yüklü “Manisa ve Mersin’i yüzde yüz kesin alacağız!” açıklamasına kaç İP’çi tepki koyacak?
Örgütün tepesine kurulan sözde Ülkü devleri bu sözlere nasıl bir açıklama getirecek?
MHP ve Bahçeli nefreti bakalım onları nerelere sürükleyecek?
Anlaşılan Manisa ve Mersin’de yeni fitne kurgulanıyor…
Bakalım Manisa ve Mersin halkı sandıkta nasıl püskürtecek bu fitneyi?