Başı kesilmiş tavuk
“CHP Genel Başkanı” sıfatını emanet bir eşya gibi 769 gündür yanında taşıyan Özgür Özel’in en büyük problemi, bu kararsızlığı. Özgür Özel’in ikilemli halleri CHP’yi başı kesilmiş tavuk misali sağa sola savuruyor ve duruş problemi yaşayan bir parti durumuna düşürüyor. Mesela Türkiye’nin ikinci yüzyılına damga vuracak olan Terörsüz Türkiye sürecinde CHP kendisine öyle bir konum biçti ki, süreç başarısızlıkla sonuçlanırsa hemen ikileyecek, başarılı olursa zafer tablosunun içine gülücükler saçarak ilişecek. CHP her alanda ikilemleriyle meşhur hale geldi. Bir yanda sosyal demokrasinin bayrağını sallayan, Sosyalist Enternasyonal toplantılarının müdavimi bir CHP... Diğer yanda asrın yolsuzluk vakasının baş şüphelisi Ekrem İmamoğlu’nun kapitalleşme hikayesini meydan meydan halka pazarlayan bir CHP...
“Cumhurbaşkanına hakaret suçu anayasadan çıkarılsın” diyerek en şaibeli özgürlüklerin hararetli savunucusu kesilebilen bu parti, bir bakıyorsunuz CHP’deki yolsuzluk bataklığının kurutulmasını isteyen üyelerini tekme tokat ihraç edebilecek kadar faşist ve otokrat bir çehreye bürünebiliyor. CHP’nin parti programına giren “Siyasi ahlak yasası” , CHP’li belediyelerin ve siyasilerin içine bir türlü giremiyor.
Terörsüz Türkiye sürecine ayak uydurmaya çalışan DEM Parti’ye CHP’nin oy deposu olmaktan çıkıyor diye "Celladınıza âşık olmayın" şeklinde ayar veren Özgür Özel, cellat dediği AK Parti’yle “normalleşme” sürecine girip, MHP’ye “ittifak ortağıyla yürüyemez hale gelirse biz demokrasi yolunda herkesle yürürüz” diye göz kırpabiliyor.
Özgür Özel, “Biz bu ülkeyi çok partili demokrasiye geçiren, Türkiye’ye sandığı getiren partiyiz” diyor, fakat patlayan yolsuzluk lağımının kokusunu bastırabilmek için insanları sokağa dökmekten geri durmuyor. Sandıkta bileğini bükemediği iktidarı ayaklanma provalarının sahnelendiği sokak eylemleriyle tehdit ediyor. Sokağa çıkmayan sağduyulu vatandaşlarıysa “elinde kumandası, üstünde pijamasıyla oturanlar” diye küçümsüyor ve tahrik ediyor.
Bu ikilemlerin, bu mütereddit hallerin ve Özgür Özel’in bir türlü gerçek bir genel başkanlık sergileyememesinin arkasında Silivri duvarlarının gerisinden CHP’ye yön veren Ekrem İmamoğlu gerçeği var. Özgür Özel ne kadar kararsızsa, Ekrem İmamoğlu o kadar kararlı. Ekrem İmamoğlu oluşturduğu eko-sistemin gücüyle CHP’nin cari siyasetine şekil vermeyi sürdürürken Özgür Özel hâlâ CHP Genel Başkanı mı, yoksa Silivri emanetçisi mi olduğunu tam olarak netleştiremiyor. Özgür Özel’in gerçekten özgürleşmesi bu gölgeden kurtulup kurtulamayacağına bağlı. Fakat 769 gündür bunu bir türlü başaramadı.
