Fenerbahçe’de değişen bir şey yok. Daha ilk dakikadan itibaren rakip kim olursa olsun, üstünlüğünü kabul ettiriyor, golünü atıyor, işini erken bitiriyor, sarı lacivertliler. Usta ayakların biri dursa, diğeri çıkıyor, goller geliyor. Kasımpaşa karşısında o öldürücü pres yapan, çok pozisyon bulan bir Fenerbahçe yoktu, sahada. Herkes kendi bölgesini savundu, rakibe fazla pozisyon verilmedi, ayağa paslarla gol arandı. Oyundan hiç kopmadı, İsmail hocanın talebeleri.

Kasımpaşa da rakibini sıkmadı, zorlamadı. Usta ayaklara rahat alan bırakınca, oyun hep tek taraflı oynandı. Yaşı gereği eleştirilen Dzeko belki de, takımın en çok koşan, arkadaşlarını pozisyona sokmak için mücadele eden bir performans sergiledi. Yeri geldi orta sahaya gelip top aldı, yeri geldi kanat ortaları yaptı. Bir de müthiş Fred vardı, yine sahada. Basmadık yer bırakmadı, hem atakta, hem de savunmada iyi işlere imza attı, yıldız oyuncu. Tabi İsmail’i de unutmamak lazım. İnanılmaz ikili oldular. Tıpkı Becao-Djuku ikilisi gibi. Bu maçta Ferdi ve Oosterwolde’yi o alışık olduğumuz hücum organizasyonlarında fazla görmedik. 2-0’dan sonra gerek görmediler herhalde.

İsmail Kartal yönetimindeki Fenerbahçe’de oyuncular her geçen gün birbirlerine daha çok alışıyor, daha çok yardımlaşıyor, daha takım oyunu oynuyor. Bu da, hem ligde, hem de Avrupa’da kesintisiz sonuçlar getiriyor