İsrail yönetimi içeride ve dışarıda yalnızlaşıyor

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
İsrail yönetimi içeride ve dışarıda yalnızlaşıyor

İsrail’in 7 Ekim 2023’ten beri Gazze’ye yönelik sürdürdüğü soykırımda 55 binden fazla insan hayatını kaybederken, yine bu saldırılar neticesinde bölgenin yüzde 88’i yok olmuş ve diğer yandan da açlıkla baş etmeye çalışan masumların medyaya yansıyan görüntüleri vicdanları derinden yaralamıştır.

İsrail’in Hamas bahanesiyle yürüttüğü saldırıların arka planında dönen karanlık ve şeytani senaryolar sadece Gazze’yle kısıtlı değil bölgenin tamamının yeni bir kaosa sürüklenmesine sebep olabilecek gelişmeleri de beraberinde getirmektedir.

Siyonist rejim, son 20 ayda Orta Doğu’da 5 ülkeye saldırmış, özellikle de Babül Mendep ve Kızıldeniz’in bu saldırılardan etkilenmesi sonucu küresel ticaret de önemli ölçüde etkilenmiş ve etkilenmeye devam etmektedir.

7 Ekim 2023’ten sonra İsrail’in Gazze’yle beraber bölgenin neredeyse tamamına yönelik yürüttüğü saldırgan tutum karşısında Türkiye ve birkaç ülke hariç ne yazık ki dünyadan yeterli baskı ve tepki gelmemiştir. Akabinde toplumsal anlamda yükselen sesler artmış en azından zayıf da olsa bazı Batılı ülkeler İsrail’e karşı resmi açıklamalar da bulunmuştur. Geçen süreç içerisinde Siyonist rejimin yarattığı tehdit ve küresel riskin giderek artmasıyla beraber gelinen aşamada ise özellikle de sürecin başında kısık sesli davranan Avrupalı çevreler yeni bir yaklaşım sergilemeye koyulmuşlardır. Önce Fransa’nın Filistin’i devlet olarak tanıyacağını açıklamasının ardından İngiltere, Malta gibi ülkeler de ardı ardına açıklamalarda bulunmuşlardır.

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları ve bölgesel olarak saldırgan tutumu küresel anlamda olduğu kadar ülkenin kendi içerisinde de Netanyahu hükümetine karşıt seslerin yükselmesini de beraberinde getirmiş hatta bir dönem hükümetin düşme ihtimali tartışmaları da yaşanmıştır. Son olarak İsrail’de faaliyet gösteren bir insan hakları kuruluşu tarafından Gazze’de bilinçli bir soykırım yapıldığına dair rapor yayınlanması içerdeki durumun da ne olduğunu somut olarak gösteren önemli bir çıkış olmuştur.

Netanyahu hükümeti hem içerde hem de dışarda giderek yalnızlaşmaya başlamıştır. Filistin’i tanıyacağı yönünde açıklamalar yapan ülkelere karşı ise en çok ABD’nin sesi çıkmaktadır. Bununla beraber bazı senatörlerden ise Gazze bağlamında akıl ve mantık dışı tehditler de gelmeye devam etmektedir.

Soykırımın en başından beri doğrudan ortağı olan ve İsrail’in bütün suçlarına göz yuman ABD’nin bu politikasından vazgeçmesi kendi hayrına olacaktır. Zira Netanyahu hükümeti ülkesiyle beraber ABD’yi de aynı çukura sürüklemektedir.

 

 

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...