ABD’nin yeniden Afganistan rüyası

YAYINLAMA:
ABD’nin yeniden Afganistan rüyası

Afganistan, Orta Asya, Güney Asya ve Orta Doğu’nun kesişim noktasında oldukça stratejik bir konuma sahiptir. Hem tarihsel anlamda hem de modern dönemde pek çok çevre bu ülkede yerleşik bir konuma erişmek için çeşitli senaryolarla gerek askeri gerekse de politik hamlelerde bulunmuştur.

Afganistan’ın Asya ile beraber Orta Doğu’nun adeta bir gözetleme kulesi konumunda bulunması jeopolitik mücadelelerin merkezlerinden biri haline gelmesinde en önemli etkenlerden olmuştur.

19. yüzyılda İngiltere ve Rusya arasında “Büyük Oyun” olarak adlandırılan jeopolitik rekabetin merkezinde bulunan Afganistan üç kez İngiliz müdahalesine maruz kalmış ve nitekim 1919’da bağımsızlığını kazanmıştır. Soğuk Savaş ve sonrası dönemde ise 1979’dan 1989’a kadar Sovyet işgali altında 10 yıllık bir zaman diliminin ardından 1996’ya kadar iç savaş ile meşgul olmuştur. 2001’de ise terörle mücadele bahanesiyle ABD ülkeye yerleşmiş 2021 yılında apar topar Afganistan’dan çekilmek durumunda kalmıştır.

Önce Rusya-Ukrayna savaşı akabinde İsrail’in Orta Doğu’da başlattığı terörizm süreci, diğer yandan giderek derinleşen küresel etkiye sahip bölgesel krizler, bunlarla beraber tek kutuplu dünya düzeninin somut anlamda reddedilmeye başlanması, küreselleşmenin yerine yerelleşme politikalarının benimsenmesiyle ABD’nin neoliberal politikaları da etkisini kaybetmiştir. 

Trump dönemiyle ABD için yeni bir sayfa açıldığı iddiaları gündeme gelirken, seçim sürecinde kampanyasını “savaşları bitirmek” üzerine şekillendiren ve yine söylemlerini bu yönde geliştiren ABD Başkanı’nın dün söylediğinin ertesi gün tam tersini pazarlamaya çalışan tavrı, sahte kahramanlık başarıları, tutarsızlık ve ikiyüzlülük temelinde şekillenen politikaları esasında ABD’nin bir bilinmezlik içerisine düştüğünü açık etmektedir.

Bir yandan yapay söylemlere İsrail’e dur dediğini iddia eden ABD diğer yandan sonsuz ve mecburi desteğini sürdürmektedir. İsrail’in Orta Doğu’da izlediği saldırgan politika ABD’yi de bataklığa sürüklemekte Asya’ya harcamak istediği enerjiyi buraya toplamasına sebep olmaktadır. Bunun üzerine son düzenlenen Şangay İşbirliği Örgütü Zirvesi ise ABD’de soğuk duş etkisi yaratmıştır.

Geride bıraktığımız gün ABD Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirmiş ve Trump bu görüşmenin oldukça verimli geçtiğini ifade etmiştir. Görüşme öncesi yaşanan bazı gelişmeler ise dikkatlerden kaçmamıştır. Şi ile ticaret anlaşmasına varmaya çalışan Trump, Tayvan'a verilmesi planlanan değeri 400 milyon doları aşkın askeri yardım paketinin onaylamamıştır. Diğer yandan yine görüşme öncesi yaptığı basın toplantısında “Begram üssünü geri almaya çalışıyoruz. Çünkü Çin’in nükleer silahlarını yaptığı yerden 1 saat uzaklıkta” ifadelerini kullanmıştır.

ABD, Asya’da oyuna geri dönmek istiyor. Fakat İsrail’in Orta Doğu’daki vahşeti şuan ki aşamada bu konudaki en büyük engellerden birisi olarak Trump’ın karşısında duruyor. Diğer yandan olası Türkiye-Rusya-Çin ittifakı ise ABD’nin uykularını kaçırıyor.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...