Milli Takım her şeyin üstünde
Avrupa kupalarında mücadele eden takımlarımız kalbimizde milli takım statüsündedir. Sarısı, Beyazı, laciverti olmaz. Galatasaray’ın mağlubiyetine ülkece üzüldük ama son 8 ümidimiz hala var.
Avrupa kupalarında alınan mağlubiyetlere üzülüyoruz ama mücadele etmeleri bile bizleri gururlandırıyor. Avrupa’da mücadele eden takımlarımızın teknik direktörlerini kötü yönetimleri yüzünden yerden yerede vurmamalıyız, onlardan da A Milli Takımımız için özel bir hassasiyet göstermelerini bekliyoruz.
Dünya Kupası, ülke prestijimiz açısından çok önemli bir turnuva ve yıllardır gidemiyoruz. Şimdi heyecanlı bir yolculuk başladı. Süper Lig teknik direktörlerimiz Dünya Kupası turnuvasında ter döken kendi futbolcularının motivasyonunu bozacak söylem ve açıklamalardan uzak durmalı.
Bazı Teknik Direktörlerimizin, Milli takımımıza gönderdikleri öğrencilerine “çok zorlama, yorma kendini, sakatlanma, tam performans gösterme bir daha çağırmasınlar seni” gibi öğütler verdiğini duydum ve açıkçası inanmak dahi istemedim. Şayet duyduğum bu iddia doğruysa şunu bilmeliler hiçbir spor kulübü Milli Takımımızdan büyük değildir!
Bizim çocuklara, Dünya Kupası yolculuğunda bizim çocuklara başarılar diliyorum.
İSPANYOL HAKEM
Galatasaray ve Fenerbahçe’nin Avrupa kupaları son maçlarındaki hakemlerinin verdiği kararlar ve gösterdiği tavırlar hiç normal değildi Her iki maçta da İspanyol hakemler takımlarımızı adeta doğradı. UEFA’nın Türk takımlarına karşı sert tavrının altında Türkiye düşmanlığı geçmiş yıllardan örneklerle çok bariz ortada. Bu konuda TFF’den sert bir açıklama yapılması gerektiğini düşünüyorum.
FENER’İN AKLI DERBİDE
UEFA Avrupa Liginde temsilcimiz Fenerbahçe güzel ve baskılı başladığı Ferencvaros karşılaşmasında bir türlü istediği golü bulamadı. Rakibin ilk yarıda 2 şutu direkten döndü.
Tedesco İkinci devreye değişiklik yapmadan başladı. Ferencvaros ikinci yarıya önde baskılı ve adam adama presle başladı. Tedesco’nun ilk hamleleri Jhon, Nene ve Levent Oldu. İkinci yarıda rakip öne geçmiş olsa da Fenerbahçe reaksiyon gösterdi ve Talisca ile eşitliği sağladı ancak bir türlü galibiyet golünü bulamadı. Nene eğer direğe takılmasaydı Macar ekibini eli boş gönderecekti. 1-1’lik skor kötü değil ama kazanılabilecek bir maçtı. Teknik Direktör Todesco ve öğrencileri her ne kadar maç öncesi açıklamalarında Galatasaray maçına değinmeseler de, akılları Pazartesi günü oynanacak derbisindeydi. Çünkü kazanırlarsa 52 hafta sonra liderlik koltuğuna oturacaklar ve şampiyonluk yarışında önemli bir ivme kazanacaklar.
YİĞİT EFE KAZANILDI
Alt yapıda yetişen ve Ferençvaroş maçına ilk 11’de başlayan Yiğit Efe, sarı lacivertli takım adına gecenin kazanımı oldu. İlk maçı olmasına rağmen özgüveni ve yerinde müdahaleleriyle yıldızlaşan Yiğit Efe’ye nazar değdi. Korkulacak bir sakatlığının olmaması yüreklerimize su serpti. Yolu bahtı açık olsun. Bu arada Samsunspor, Avrupa’da göğsümüzü kabartan 3. temsilcimiz oldu. Deplasmandan 1 puanla dönmek çok değerlidir. Samsunspor hem ligde, hem Avrupa’da güzel işler yapıyor. Teknik ekip ve futbolcularını tebrik edelim.
