İmralı-Kandil merkezli ve emperyalizm odaklı siyaset yapan HDP’li yöneticileri, siz hiç “Kürtlerin okula, fabrikaya, kütüphaneye, spor salonlarına, ekmeğe, aşa, işe ihtiyacı var” derken gördünüz mü? Görmeniz mümkün değil çünkü onların hiçbir zaman misyonu Kürt kökenli vatandaşlarımızın huzurunu, refahını düşünmek olmamıştır. Ermeni merkezli olup da PKK terör örgütüne hizmet eden HDP’lilerin, niçin Kürtler gibi bir derdi olsun ki? İlk terör baskınlarını Kürt kökenli vatandaşlarımızın olduğu köylere yapan, bölge halkının okulunu, fabrikasını, hastanesini, tarlasını, camisini yakan-yıkan, “sağlık hizmeti almasın” diye doktorunu, “eğitim görmesin” diye öğretmenini, “ibadet yapmasın” diye imamını, “fabrika çalışmasın” diye işçisini, “tarla üretmesin “diye çiftçisini şehit eden PKK terör örgütüne hizmeti tek ölçüsü gören HDP, Kürtlerin sırtındaki kenedir.
Siyasetteki varlıklarının tek sebebi terör örgütü PKK’ya hizmet etmek olan HDP’nin, cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Doğu ve Güneydoğu’daki halkın tek bir meselesini bile dile getirmeden, “Öcalan’ı ve tüm PKK’lıları serbest bırakacağız”, “Kürdistan’ı kuracağız, özerkliği ilan edeceğiz, Afrin’i geri alacağız”, “PKK’ya yapılan operasyonları durduracağız” propagandasını yapması dahi nasıl emperyalizm kölesi olduklarını gösteriyor.
“Kürtlerin hakkını savunuyoruz” maskesiyle yine Kürtleri de öldüren bunlar değil mi?
Teröristbaşı Öcalan’ın şu sözleri, terör örgütü PKK’nın oyunlarını anlamaya yeter.
"Kürtler kadar aşağılık bir topluluk yok, en ufak hatalarında kafalarını ezeceksin, yoksa laf dinletemezsin."
"Kürt erkeği, karıdan yüz kat daha karıdır. Bunlar büyük, tarihi suçlamalardır. Basit suçlama yapmam."
"HEP'e destek vermeyen Kürt’ün tavuğuna kadar öldürün."
"Otoritemizi kabul etmeyenlerin evdeki faresine kadar başını ezin, göçertin. O topraklarda tarafsız kimse olmaz, ya bizdendir ya da düşman."
***
Böyle aşağılık bir zihniyete hizmet eden HD(P)KK’nın, Kürtleri temsil etmesi söz konusu olabilir mi?
Kürtlerin çoğunluğu Müslüman iken, ateizmi temel ölçü alan terör örgütü PKK’nın kurduğu HDP, nasıl olur da Kürtlerin temsilcisi olabilir?
Nereden bakarsan tutarsızlık, ne yandan bakarsan tuhaflık…
Tüm bunları Yüksekova'da terörden temizlenen bölgede binlerce kişinin katılımıyla gerçekleşen 5. Cilo Fest'te halay çeken vatandaşların videosunu paylaşan HDP İstanbul İl Başkanı Ferhat Encü’nün, “Rezilliğe bakın hele! Ve bu rezilliği eğlence diye sunuyorlar. Bazıları da buna ortak oluyorlar.” diyerek tepki göstermesini görünce kaleme alma ihtiyacı hissettim.
Terör ortamı yaratan PKK’ya sesi çıkmıyor ama terörden arındırılmış bölgelerde insanların festival etkinliği yapmasını “rezillik” olarak suçlayabiliyor. Sürekli kan aksın, sürekli bombalar, mayınlar patlasın, kurşun sesleri tabiatın sesini bastırsın, insanlar ölsün(!) bunların tek istediği bu. Bunlar insan olabilir mi? On binlerce kişiyi öldüren, ABD’nin silahlarıyla emperyalizmin uşaklığını yapanlar zaten insan olamaz.
Bunlara göre insanların eğlenmesi rezillik ama insanları öldürmek devrimcilik, özgürlük! Öyle mi?
Teröristbaşından “Bize itaat etmeyen Kürt’ün evindeki tavuğunu, faresini öldürün” talimatı alan sapkınlardan ne bekliyoruz ki?
Kürt kökenli vatandaşlarımızın PKK ve HDP baskısından kurtarılması demek, Doğu ve Güneydoğu Bölgesi’nin insanca yaşama, huzura, refaha kavuşması demektir.
Türk devleti ve hükümeti terör örgütüne darbe vurdukça bölge insanı nefes almakta ve HDP’ye destek verme baskısından kurtulmaktadır.
PKK’nın hizmetkârı HDP’liler istediği kadar insanların eğlenmesini “rezillik” olarak görsün, bölge halkı festivallere, konserlere boğulmalıdır. Zaten her festival terör örgütü PKK’ya vurulan darbedir. Terörden arındırılan yerlerde yıllardır görülmeyen festivallerin, konserlerin düzenlenmesi bölge insanının kanlı prangalardan kurtulmasının işaretidir.
Kandan beslenenler festivalden ürküyorsa, Türk devleti zaten PKK’yı eziyor demektir. HDP’de bu gerçeklik altında bölge halkının huzur içinde eğlenmesini “rezillik” görecek kadar çıldırıyor.
Emperyalizm şarlatanları istediği kadar çıldırsın, Türk devleti PKK’yı ezerek Doğu ve Güneydoğu insanına nefes aldırmayı sürdürmelidir ki zaten şu an yapılan da budur.
Tam yazıyı bitirirken HDP Eş Başkanı Pervin Buldan’ın “Öcalan’dan haber alamıyoruz, bizi görüştürmüyorlar” açıklaması geldi. Bunların tek derdi işte budur.
