İKİYÜZLÜ BATI…

İsrail, ablukaya aldığı Gazze’de sergilediği vahşetlere bir yenisini daha ekledi.

Savaş uçakları bu kez bir hastaneyi hedef aldı.

Kadın, yaşlı, çocuk demeden içerisinde sivillerin olduğu bir hastaneyi hedef almaları, İsrail’in en temel insani değerlerden yoksun olduğunu gösteren ilk örnek değil ama son örnekti.  

***

En az 500 kişinin hayatını kaybettiği açıklandı, duyanların kanı dondu.

Bu kadarı da olmaz dedirtti.

İsrail bu yaptığıyla sadece savaş suçu işlemedi, insanlığın utanç vesikası olarak tarihin hazin sayfasında yer alacak bir trajediye imza attı.

***

Ama gelin görün ki…

Masum insanları katletmesi karşısında, bazıları İsrail’i aklama telaşına düştü.    

Dahası vahşetin durması, zulmün sona ermesi için acilen harekete geçmesi gerekenler tam tersine yangına körükle gitti.

***

“İsrail Gazze’deki hastaneyi vurdu mu, vurmadı mı?” tartışması, en az yaşanılan vahşet kadar kan dondurdu.

Batı medyası saldırıyı “patlama” şeklinde servis etti.

Bu servis edişi sivillere yönelik saldırıların her zaman savaş suçu sayılamayacağına yönelik yayınlar izledi.

***

Daha sonra Gazze’de yaşanan insanlık dramının bir numaralı sorumlusu Nethanyahu “Gazze’deki hastaneye saldıranlar İsrail Silahlı Kuvvetleri değil, Gazze’deki barbar teröristlerdi. Çocuklarımızı hunharca katledenler, kendi çocuklarını da katlediyor” dedi.

Ve nihayet Gazze’de yaşanan insanlık dramının bir numaralı destekçisi John Biden kendini gösterdi, böylesi bir ortamda gerçekleştirmeyi tercih ettiği İsrail ziyaretinde Gazze’deki hastane saldırısını İsrail’in yapmadığını öne sürdü.

“İsrail olmasaydı bir İsrail icat etmek zorunda kalırdık” sözleriyle tarafını gösterdi.

***

Nereden bakarsanız bakın…

İsrail “soykırım” niyetinde olduğunu gösterdi.

Ve ABD bu niyetin arkasında olduğunu ortaya koydu.

***

Geçmişte soykırıma uğratılan bir kavmin bugün soykırım yapmak için gösterdiği akıl dışılığının önüne geçmek için tek bir yol kaldı, o da Türkiye’nin konuya dair barış ve çözüm çabalarının neticelendirilmesidir.

Barış ve çözüm ortamının oluşturulması yerine İsrail’i destekleyici kışkırtıcı tavırların sergilenmesi sadece bölge için değil, dünyanın güvenliği için büyük bir tehdidin oluşmasına neden olacağı aşikardır.

Batı ikiyüzlülüğü bir kenara bırakıp bu gerçekle yüzleşmelidir.