Gerek yurt içinde, gerek yurt dışında aldığı sonuçlarla Türk futbol tarihinin en dikkat çekici takımı olmakla övünen Galatasaray, yeni bir tarih yazmaya hazırlanıyor. Hem kendisini hem de takımı birçok badirelerden kurtararak üç yıl yöneten Başkan Mustafa Cengiz ve yönetiminin, henüz nasıl bir hamle yapacağının netleşmediği seçim için 5 aday ortaya çıktı.
Beş adayın ortak paydası, yönetime karşı Fatih Terim kozu.
Seçilmek iddiasında olan adaylar, Mustafa Cengiz’in çok net sözlerle ifade ettiğinin aksine, Fatih Terim ile çalışacağını açıkladı. Hatta Burak Elmas, hepsinden bir adım öteye geçerek, bu arada başka bir teknik adamla anlaşma sağlanırsa, sözleşmeyi iptal edeceğini söyledi.
Kendilerini Batı’ya açılan pencere olarak açıklayan bir takım için gerçekten tartışılması gereken bir açmaz.
Eski başkanlardan Ünal Aysal’ın, Cengiz kadar sert sözlerle olmasa da kibarca dile getirdiği, “son kullanma tarihi” sözleri de adaylara etki etmedi.
Bu tartışmalar sonrasında Galatasaray seçimleri, tek ismin etrafında kilitlendi.
Cengiz’in deyimi ile “Üst Başkan Terim!” Fatih Terim’in Galatasaray’da yaptıkları asla yadsınamaz. Tabi aynı şekilde Galatasaray’ın da Terim’e katkısı…
Galatasaray’ın efsane başkanlarından Faruk Süren, Terim’in takımla birlikte çıktığı yoldaki tökezlemelerine aldırmadan arkasında durmasaydı, belki tarih farklı yazılırdı. Ya da 4 Türkiye Şampiyonluğunun uzantısı UEFA Kupası Şampiyonluğu’nun ardından Terim, İtalya macerasına girişmeseydi.
Gitti Terim, döndü Terim. Geldi, şampiyon oldu. “Eleman” sayıldı, gitti.
Başkanlar, yönetimler değişti, Terim hiç değişmedi. Bir yoluyla hep takımın üzerinde gölgesini hissettirdi.
Ve Terim o kadar büyüdü ki, saha içi ona küçük gelmeye başladı. Saha içinde futbolculara hükmetmek az gelince, yönetime yöneldi, oraları idareye yöneldi.
Bu yönelim en sonunda bir yandan sağlık sorunu ile uğraşan Cengiz’in sabrını taşırdı. Terim’in imalı mektubu da bardağı…
Galatasaray için bu seçim gerçekten çok önemli. Bakalım Batıya açılan pencerenin anahtarı kimin elinde kalacak?
