Tam iki yıl önceydi.

Suriye ve Irak tezkereleri Meclis’e geldi.

Oylama öncesi CHP ve HDP sırt sırta verip cansiperane tezkereye “hayır” kampanyası yürüttü, tezkere meclisten geçmesin diye büyük uğraş verdi.

***

Bu uğraş HDP’nin normaliydi.

Ortada CHP açısından anormal bir durum vardı.

Zira onlar amalı, fakatlı, lakinli cümleler kursa da geçmişte aynı tezkerelere evet demişti.

***

CHP’nin geçmişiyle çelişen bu tavrının sebebi neydi?

Tezkere geçmez, terörle kaynağında mücadele edilmezse terör örgütünü yok etmek amacıyla içerde ve dışarda yıllardır gösterilen onca mücadele boşa gitmez miydi?

Ve Türkiye sınır ötesinde terörle mücadele etmezse sınırlarımızın hemen yanı başında yuvalanan terör odakları, hayalini kurdukları terör koridorunu tamamlamak için fırsat bulmaz mıydı?

***

CHP’nin gözü bu soruları görmüyordu.

Çünkü onların gözü PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile ortak geleceğe açacakları yelkeni dolduracak rüzgardaydı.

O rüzgar CHP’yi terörle mücadelenin karşısına savurdu ama bu savruluşun ödülü HDP’nin Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday çıkarmaması ve CHP’nin adayı için oy istemesiyle alınacaktı.

***

Nitekim öyle de oldu.

CHP, şartlarını HDP’nin belirlediği ilk önemli imtihandan tezkereye hayır diyerek geçti.

Daha sonra verdiği sözlerle HDP’nin ittifaktaki yeri alenileşti, böylece CHP hem PKK’nın hem de siyasi uzantısı HDP’nin desteğini arkasına aldı.

***

Dün CHP açısından bütün mesele buydu.

Şimdi aynı tezkere yine meclise geldi.

Tezkerenin onay alıp almamasına etkisi olmasa da CHP’nin tavrı merak ediliyor, çünkü tezkere oylaması gelecekte CHP’nin ittifak siyasetinde PKK’nın siyasi uzantısının yer alıp almayacağına dair işaret veriyor.

***

Bakalım CHP bu kez ne yapacak?

Tezkereyi yerel seçimler öncesi parti içi karışıklıklar nedeniyle sekteye uğrayan Türk düşmanlarıyla olan bağlarını onarma fırsatı olarak mı kullanacak, yoksa Türk milletinden yana bir tavır mı sergileyecek?

Bozuk saatin bile günde iki kez doğruyu gösterdiği dünyada CHP’nin doğru olanı yapma olasılığı kaçtır, hep birlikte göreceğiz…