Göreve gelir gelmez ilk işi terörist Selahattin Demirtaş’ın çizgisini beğendiğini söylemek oldu. Belediye’nin uhdesinde olan işleri yapmak yerine genel siyasete dair konuşmayı başlıca görevi haline getirdi. İstanbul’da yeniden çöp dağları oluşmaya, Haliç kokmaya, yollar çukurlaşmaya başladı. İstanbul’u sel aldı ama Ekrem İmamoğlu Bodrum’un deniz, kum ve güneşinden kendini alamadı. Hep bahsettiği 16 milyon seçmene işte böyle başladı ihanet silsilesine...
***
Milletin vergilerini terör örgütüne peşkeş çeken, belediyenin araçlarını PKK’nın hizmetine sunan HDP’li sözde belediye başkanlarının terör örgütü PKK’ya yardım ve yataklık sebebiyle görevden alınıp yerlerine kayyum atanmasına karşı çıktı. İlk fırsatta Diyarbakır’a gitti ve görevden uzaklaştırılan sözde belediye başkanlarına destek verdi. Odasından bomba düzeneği çıkan sözde belediye başkanlarına ayrımcılık yapıldığını iddia etti. PKK’nın tehditlerine rağmen bölgede canla başla görev yapan diğer belediye başkanlarına böyle ihanet etti.
***
Merkez üssü Sivrice olan Elazığ ve Malatya’da tüm Türkiye’nin yüreğini dağlayan 6,5 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Onlarca insanımız hayatını kaybetti, yüzlercesi de yaralandı. Birçok ev kullanılamaz hale geldi. Ocak ayının o soğuk kış günlerinde insanlar çocuklarıyla beraber dışarıda kaldı. AFAD başta olmak üzere birçok belediye anında yardıma koştu. Yardıma koşanlar arasında İBB’de vardı. Ancak Ekrem İmamoğlu yardım bahanesiyle Palandöken’e kayak tatili yapmaya koştu. Depremzedelere de böyle ihanet etti.
***
Türkiye’yi etkisi altına alan kar yağışından İstanbul’da nasibini aldı. Ama onun nasipsizliği Ekrem İmamoğlu gibi beceriksiz bir belediye başkanına sahip olmasıydı. Valilik ve Meteoroloji Genel Müdürlüğü bir ay öncesinden uyarıda bulundu. “Tüm yurdu etkisi altına alacak yoğun kar yağışının tipiye dönüşmesi bekleniyor, önleminizi alın” dedi. Önlemini alan belediyeler kar yağışını çocuklar için keyifli dakikalara çevirdi. Ama İstanbul halkına çile düştü. Hiçbir önlem almayan İmamoğlu binlerce kişiyi saatlerce yolda mahsur bıraktı. Yetmezmiş gibi aynı saatlerde kendisinin bir balıkçıda İngiliz büyükelçi ile balık yediği ortaya çıktı. Bu da yetmedi, İstanbullular için çok gördüğü kar küreme aracını kendi makam aracının önüne katmış gideceği restoranın yolunu açtırmıştı. Tabi dönüş yolunda da aynı manzara… İngiliz Büyükelçiyle balık yeme keyfini İstanbulluların refahına tercih ederek bir ihanete daha böyle imza attı.
***
İBB’de işe alınan 557 kişinin terör örgütleriyle bağlantılarının tespit edilmesinin ardından İçişleri bakanlığı teftiş başlattı. Sosyal Hizmet Uzmanı olarak görev yapan Şafak D. isimli terörist belediye binasında gözaltına alındı ve tutuklandı. Sözde dernek adıyla faaliyet yürüten, PKK propagandası yapan DİYADER üzerinden İBB’de işe alınan gassalların terör örgütüyle bağlantıları tespit edildi. Kırmızı bültenle aranan teröristlerin yakınları belediyede işe alındı. Son olarak da İBB’nin cenaze taşıma aracıyla uyuşturucu taşındığı ortaya çıktı. İBB, yerel seçimlerin diyeti olarak Kandil’le iç içe geçti. İhanetin daniskasını da böyle etti.
***
Terörist Sakine Cansız’ın kitaplarını belediyenin sitesinden satışa sundu.
Terörist Selahattin Demirtaş’ı sevdiği kadar İstanbul’u sevmedi.
HDP’ye sahip çıktığı kadar işine sahip çıkmadı.
***
İBB Başkanı dediğimizde aklımıza gerçekten halkına hizmet eden bir belediye başkanı gelsin isterdik.
Ama…
‘İhanetleri Boyundan Büyük Başkan’dan başka bir şey gelmez oldu.
