31 Mart 2019 tarihinden itibaren CHP-İP-HDP ittifakının yönettiği kentlerimizin çehresi kötü yönde değişiklik gösterdi. Durağanlık bile geriye doğru gidiş sayılırken, bu kentler var olanı dahi korumakta yetersiz kaldı. Bir müddet geçtikten sonra insanlar “hizmet edilmesini bıraktık, şehre zarar vermesinler yeter” bezginliğini yaşamaya başladı.

Özellikle İstanbul, Ankara, Mersin, Adana, Antalya gibi hem turizme hitap eden hem de metropol kimliği olan bu kentlerde büyük bir geriye gidiş yaşandı. İnsanların çöp kokusundan şikâyetleri, park ve bahçelerin atıl bir vaziyete terk edilmesi ve sosyal hizmetlerin yetersizliği gibi durumlara bir de bu belediyelerin ekonomi yönetimindeki beceriksizliği eklendi. Üstelik bu beceriksizliğin mevcut ekonomik şartlarla da bir alakasının olmamasına rağmen…

İş bilmezlik…

Beceriksizlik…

Umursamazlık…

Bunların hepsi birleşince ortaya kocaman bir başarısızlık çıktı. Üstelik hem tamiri imkânsız hale gelen hem de milletin huzurunu kaçıran işler peyda oldu. Olan yine vatandaşa oldu tabi…

İstanbul gibi dünyanın başkenti olan bir metropol ehil olmayan ellerde adeta can çekişmeye başladı. Tarihin vicdanını sızlatan, milletin yüreğini kanatan yönetim tarzı her geçen gün bu şehrin ruhunu incitti. İnsanların umutla gittiği sandığın hüsranla neticelendiği bir dönem yaşandı. Ancak İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hala “her şey çok güzel olacak” demekle yetindi. Peki, ne zaman olacak? Görünen o ki hiçbir zaman…

Ankara’da da durum farklı değil. Ankaralının 5 yılının heba olduğu, algıdan başka bir belediyecilik hizmetinin bulunmadığı bu şehirde gerçekleştirilen bir tane vaat bulunmuyor ne yazık ki. Seçimler öncesi mağduriyetle makam arasına sıkışan bir adayın görev süresi de bu unsurlar arasında geçti. İdeolojik bir saplantının ürünü olan bu adaylar kendi seçmenlerinin de gözünde artık umutsuz vakalar.

İzmir’in içler acısı halinin son bulması gerektiğinde CHP seçmenleri de hemfikirler. Ancak bunun yine bir CHP’li aday ile gerçekleştirilmesi gerektiğini düşünüyorlar. CHP yönetimi ise nerede liyakatsiz bir isim varsa o adayı seçmenlerine dayatmayı vazife sayıyor.

Adana ve Mersin’in durumu da diğerlerinden farksız değil. HDP’nin omuzladığı ve karşılığında diyet istediği bu belediyeler ihanete saplandı. Belediye binalarından teröristler toplandı. Şehit yakınlarının işlerine son verildi. Alım-satım hizmetleri diğer beledilerden kat be kat fazlaya gerçekleştirildi. CHP-HDP-İP’in ihale yancıları fayda sağlarken kaybeden vatandaş oldu. Hem siyaseten hem sosyal belediyecilikte hem de hizmette sınıfta kaldılar. Neyse ki karne günü yaklaştı…

TOROSLAR’IN YILMAZ BAŞKANI

Hizmet bekleyen vatandaşlar zillete düşen belediyelerin yarattığı bu çileden kurtulmak için gün sayıyorlar. Bunlardan bir tanesi de Mersin… Bir kaç günlüğüne gazetemizin İdari Koordinatörü Bülent Kahraman ile Adana ve Mersin’de yaptığımız ziyaretlerde de bu bıkkınlığı gördük. Bununla beraber bu belediyeleri zilletten kurtarma azmini…

Mersin’in Toroslar Belediyesinin soyadıyla müsemma Yılmaz bir başkanı olduğunu vatandaşın ağzından duyduk. “Bizim için belediye meclisinde amansız bir mücadele veriyor” sözleri vatandaşın geleceğe yönelik umutlarını yitirmediğini gösterdi. Toroslar Belediye Başkanı Atsız Afşın Yılmaz’ın sosyal belediyecilik anlayışıyla yaptığı hizmetlerin takdir topladığına şahit olduk. Öğrencilere verilen burslar, toplumun tüm kesimlerine ayrım yapılmaksızın verilen hizmetler, toplumsal kaynaşmayı artırmaya yönelik düzenlenen faaliyetler ve daha niceleri…

Başkan Yılmaz aynı zamanda Kuvayımilliye’nin sembolü olan Milli Mücadele dönemine ait bir karargâhı da ayağa kaldırmış. 1918 yılından kalan ve bakıma muhtaç taş binayı Toroslar’a kazandırmış. O döneme ait eserlere bina içinde yer vererek günümüzle buluşmasını gerçekleştirmiş. Dönemin ruhunu bozmadan ayağa kaldırılan bu yapıyı gezerken Kuvayımilliye ruhunu iliklerinizde hissediyorsunuz. Başkan Atsız Afşın Yılmaz aynı zamanda bir gazi torunu… Dedesi, Kuvayımilliye gazisi Eyüp Sabri Çavuş’a ait özel eşyalara da bu binada yer vermiş. 

Atsız Başkan ile işte bu atmosferde sohbet ettik. Aynı zamanda avukat olan Atsız Afşın Yılmaz iyi eğitimli, vatandaşın avukatı ve haklının yanında olan bir kişiliğe sahip. Toroslar halkı ise Başkan Yılmaz’ı “Çalışkan Adam” sözleriyle tarif ediyor. Başkan Yılmaz ise hedefini şu sözlerle açıklıyor; “Mersin’i içine düştüğü zillet belediyeciliğinden çekip çıkaracağız.