1 Haziran’da göreve gelen Nihat Özdemir başkanlığındaki Türkiye Futbol Federasyonu yönetim kurulu, federasyon icraatlarının lokomotifi olan yan kurulları açıklamakta hayli yavaş davranıyor. Merkez Hakem Kurulu’nun göreve geldikten 36 gün sonra açıklayabilen TFF, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu, Tahkim Kurulu, Temsilciler Kurulu atamalarını henüz yapmadı.

Bu gecikmelerin sebepleri başlangıçta Milli takımımızın 2 önemli grup maçının olmasının yanı sıra UEFA’nın finansal Fair Play koşulları doğrultusunda kulüplerimize getirdiği yaptırımlar, yayıncı kuruluşun sabit kur, ya da indirim talebi gibi çok önemli sorunların ön planda olmasıydı.

TFF Başkanı ve yönetim kurulu üyelerinin yarıya yakını geçtiğimiz dönemde de futbolun yönetiminde görev yapıyorlardı. Yusuf Namoğlu’nun istifası ile göreve gelen Sabri Çelik Kurulunu göreve getiren imzaların çoğu, günümüz yönetim kurulunda da yer alıyorlar. Aynı kişiler Sabri Çelik’i göreve getirdikten üç buçuk ay sonra yeniden görevlendirmediler. MHK’yı Zekeriya Alp’e teslim etmeleri Sabri Çelik ve ekibinden ve icraatlarından memnun olmadıklarını gösteriyor. Büyük umutlarla göreve getirilen Çelik, Çulcu ve Boşat atamalarda önemli hatalar yapıp federasyonu sıkıntıya sokmuşlardı.

Hakem camiası içerisindeki kısır çekişmelerin had safhaya varmış olması TFF yönetimini hakem olmayan bir MHK başkanı arayışına yönlendirdi.

İlk akla gelen isim olan Zekeriya Alp tüm çevrelerce olumlu karşılaşınca, MHK Başkanlığı için tartışmasız tek isim oldu. Zekeriya Alp ile TFF yönetimi arasında yapılan ilk görüşme sırasında MHK listesi ile ilgili olarak bazı görüş ayrılıkları ortaya çıkınca kurulun açıklanması birkaç gün gecikti. Ama sonunda Sayın Alp’in dediği oldu. Listesinden taviz vermedi. Hakem camiasının her zaman güçlü MHK’ya ihtiyacı vardır. Hakem Kurulu güçlü olunca, hakemlik kurumu da güçlü olur. Alp komitesi şu anda güçlü bir profil çiziyor. Çizgilerinden ödün vermedikleri sürece bu güçlü görünüm hakemlere ve sahadaki yönetimlere olumlu olarak yansıyacaktır.

Geçen hafta da yazdım, ateşten gömlek giydiler. Allah kolaylık versin, işleri zor, mesaileri yoğun, önlerinde klasmanların belirlenmesi ve sezon hazırlıkları için yapılacak eğitim çalışmaları gibi genelde futbol ailesini fazla ilgilendirmeyen ancak hakemlerin sene içi performansına direkt etki eden önemli faaliyetler var. Klasmanlar yapılırken terazinin düzgün çalışması olduğu gibi sene içine yansır. Eğitim çalışmalarının verimliliği direkt olarak sezon başlayınca doğru kararların yüzdesini yükseltir. Merkez Hakem Kurulu’nun bu çalışmalarının sonucunu maçların başlamasıyla ilerleyen haftalarda göreceğiz.

Ama futbol ailesi bu MHK’dan ümitli, hakemlerde önceki dönem başkanlığındaki icraatlarından dolayı Zekeriya Alp’e güveniyorlar ve iyi biliyorum ki, seviyorlar ve sayıyorlar. Sevgi saygı ve güvenin olduğu ortamlarda da başarıya ulaşmak çok da zor olmasa gerek...