Mağdur Ekrem…


31 Mart yerel seçimleri öncesi Ekrem İmamoğlu ve ekibi ilginç bir seçim kampanyası yürüttü.
Ağızlarını her açtıklarında “kumpas” kelimesi mutlaka kullanıldı.
Bu durum sadece İmamoğlu ve yakın ekibinin izlediği bir yol değildi.
Saraçhane Bülbülü sıfatıyla anılan gazetecilerden beslemeleri sosyal medya trollerine kadar tüm yandaşların sıklıkla başvurduğu yöntemdi.
***
İBB’nin başarısızlıklarını anlatan, İmamoğlu’nun çapsızlığından dem vuran herkes kumpas kurmakla suçlandı.
Seçim kampanyası adı altında yürütülen tiyatroda sahne mağduriyet algısı ile açılıp kapandı.
İstanbul’un çilesi trafik sorununa ne gibi çözümler üretileceği sorgulandı, cevaben “kumpas” dendi.
Karşı karşıya olunan deprem riskinde karşı konutların kentsel dönüşümüne dair nelerin yapılacağı soruldu, cevaben “kumpas” dendi.
Sosyal belediyecilik namına kaç dar gelirli ailenin derdine derman olunacağı merakı “kumpas” denilerek giderildi.
***
Başarısızlıkların karşısına hayata geçirilen hizmetler konulamadı.
Çapsızlıkların karşılığı ortaya konan örnek vizyonla verilemedi.
Görev süresi boyunca İstanbul’a bir çivi çakmayanlar gerçeklerin üzerini yalanlarla kapatmaya çalıştı.
İcraatte çökenler mağdur edebiyatına sarıldı.
***
31 Mart neticesinde elde edilen sonuç iştahlarını daha da kabarttı.
Cumhurbaşkanlığına giden yolun önünün daha fazla mağduriyetle açılacağına inanıldı.
Erişilmesi arzulanan mağduriyet seviyesi için mahkûmiyet olmazsa olmaz görüldü.
Bu nedenle kamu görevlileri hedef gösterilmeye başlandı.
Belediyeye teftiş için gelen müfettişler tehdit edildi.
Hâkim, savcı, YSK üyesi ayırt etmeden yargı mensupları hedef alındı.
Bilirkişiler bile isteye hedef tahtasına oturtuldu.
***
Uzun lafın kısası…
İmamoğlu cephesinde her adım tasarlanarak atıldı.
Mahkûmiyetten devşirilecek mağduriyet adına tüm tuşlara basıldı.
Peki, hizmetsizlikle sınanan İstanbullunun öfkesi hesap edildi mi?
İBB Başkanı Cumhurbaşkanlığı hayali ile yanıp tutuşurken lastiği kabak, freni patlak belediye otobüslerinde kim süründü?
Gerçek mağduriyeti Ekrem mi yoksa 16 milyon İstanbullu mu yaşadı?