Saat 12…
Açıklamaları ne kadar tiye alınırsa alınsın, kürsü performansları ne kadar mizah malzemesi yapılırsa yapılsın, Özgür Özel yine bildiğini okumaya devam etti.
Eleştiri bombardımanlarına aldırmadı.
Genel başkanlık koltuğuna oturduğu günden beri sergilediği tuhaf davranış ve garip açıklama alışkanlığını inatla sürdürdü.
Konuşurken bir anda amigoya dönüşen tavırlar sergiledi.
Anlattıklarına tepki alamayınca kendi sözlerini kendi alkışlamaktan çekinmedi.
***
Bu tablo, CHP’nin siyaset üretememesinden doğan köşeye sıkışmışlığın eseriydi.
Ne zaman ayak oyunlarıyla yatıp kalkan bir yapı oldukları açığa çıksa, gerçeği gizlemek için hemen bir sirk kurdu.
Özel de bu sirkin baş cambazıydı.
Yandaş medyası bile “Oturduğu koltuğu dolduramıyor” cümlesini kurarken, o “Yerel seçimin birinci partisiyiz” söylemine sığındı.
Kurultayın arka planında dönen dolaplar soruşturulmaya başlarken, “Işıkları açıp kapatma” eylemine sarıldı.
Parti içi fitne kazanı Mansur Yavaş mı, Ekrem İmamoğlu mu tartışmalarıyla kaynarken, “6 okun yarısını yeşile, yarısını mora boyayalım” diye çıkış yolu aradı.
***
Gündem değiştirmek uğruna ne yapsa elinde kalsa da uslanmadı.
Bir gün “Bu hafta erken seçim kararı alalım” çıkışında bulundu.
Kimse oralı olmayınca ertesi gün meydanlarda eline tutuşturulan “kırmızı kartı” salladı.
“Büyük sürpriz” sözleriyle pazarlanan “kırmızı kart” hadisesi, CHP’den siyasi dengeleri değiştirecek bir hamle bekleyen herkeste hayal kırıklığı yarattı.
***
Belediye başkanları bir bir “yolsuzluk, rüşvet, ihaleye fesat ve teröre yardım” gibi suçlamalar neticesinde tutuklanınca ise şirazeyi tamamen kaçırdı.
“Kimsenin kafası karışmasın. Olan bitenin bir adı var. Bir darbe girişimidir, 19 Mart darbe girişimidir” sözlerinin ardından “19 Mart Darbe” yalanı organize bir propagandaya dönüştü.
Belediye kaynaklarının yağmalanmadığını, belediyelerde rüşvetin kol gezmediğini, ihalelerin yandaşlara peşkeş çekilmediğini göstermenin çaresini sağa sola saldırmakta aradı.
Mağdur edebiyatına sığındı, hakikatleri palavralarla boğmaya çalıştı.
***
Aklınca gündemi sarsmak için yaptığı açıklamaların sonuncusunda “AK Parti’ye kuruluş yıl dönümü hediyesi vereceğim” diyerek saat 12’yi işaret etti.
Onun bu işareti sonrası CHP’lilerin hep bir ağızdan “Yarın AK Parti tarih oluyor”, “Erdoğan istifa etmek zorunda kalacak”, “Erken seçim geliyor” açıklamaları herkesi beklentiye soktu.
Peki saatler 12’yi gösterince ne oldu?
İktidarı yıkmaya yeteceği söylenen bomba kurusıkı çıktı.
Açıklamasıyla kitleleri peşine düşürmek şöyle dursun, televizyon başında izleyenleri esneten bir gün daha yaşandı.
Özgür Özel, tüm bunları yaparken siyasette devrim yaptığını sandı.
Kırmızı karttan saat 12 şovuna kadar her hamlesinde, kendi mahallesinde dahi kıpırdanma yaratamadığını göremedi.